Mareşal Halife Hafter’in sözcüsü Ahmed El Mesmari, yaptığı yazılı açıklamada, Trablus merkezli Ulusal Birlik Hükümeti’ne bağlı güçlere karşı askeri operasyonlarını sürdüreceklerini bildirdi.

Mesmari, siyasi istikrarın yeniden başlatılmasının ancak “terörist grupların imha edilmesi”, başkenti kontrolünde bulunduran milislerin feshedilmesi ve silahsızlanması ile mümkün olduğunu kaydetti.

Hafter güçleri Nisan 2019’dan bu yana Trablus’u ele geçirmek için operasyon yürütüyor. Hafta başında Trablus’un doğusundaki stratejik Sirte kenti, Hafter güçleri tarafından ele geçirilmişti.

Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Çarşamba günü İstanbul’daki görüşmelerinde Libya’da ateşkes çağrısında bulunmuştu. Moskova ve Ankara’nın Libya’daki çıkarları da birbiriyle uyuşmuyor.

Moskova, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Fransa Hafter’i desteklerken, Türkiye Trablus merkezli İslamcı grupları açık bir şekilde destekleyerek, Kasım ayında bu hükümetle iki anlaşma imzalamıştı. Türkiye Trablus’a gönderdiği yüzlerce çete mensubunun yanısıra kendi askerlerini de göndermeye başladı.

Hafter, Putin’in girişimini selamlamakla birlikte, “teröristlere karşı” savaşa devam edeceklerinin altını çizdi. Yazılı açıklamada, “Bu gruplar başkenti ele geçirdi ve kendilerine askeri ekipmanlar, cephaneler ve dronlar sağlayan bazı ülkeler ve hükümetlerin desteğini alıyorlar. Bu ülkeler ayrıca dünyanın her yanında (Hafter yanlısı) silahlı güçlerle savaşmak için teröristler gönderiyorlar” denildi. Hafter bu ifadeleri ile Türk devletinin, Libya’ya gönderdiği DAİŞ-E Nusra karışımı çete gruplarını ima etti.

Türk devletinin Libya’ya asker göndermesi bölge ülkelerinin yanısıra Avrupa ülkelerinde de tepkiyle karşılanıyor. 7 Ocak Salı günü İtalya, Almanya, Fransa ve İngiltere Dışişleri Bakanları Brüksel'de Libya'daki son gelişmeleri değerlendirmek üzere bir araya geldi. Dört ülke, Türkiye’nin Libya’ya asker gönderme planını reddetti.

Libya Ulusal Ordusu’nun şefi Halife Hafter da 3 Ocak günü El Hadat televizyonunda yayınlanan konuşmasında, Türk devletinin Trablus merkezli Ulusal Birlik Hükümeti’ne destek amacıyla olası askeri müdahalesine karşı “seferberlik” ve “cihat” çağrısında bulunmuştu