10 Ekim Ankara Katliamı Davası'nın 3'üncü duruşması, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülüyor. Duruşmaya, yaşamını yitirenlerin aileleri ve yaralıların yanı sıra müşteki avukatlar, HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve CHP milletvekilleri Şenal Sarıhan, Veli Ağbaba, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan ve ÖDP Başkanlar Kurulu Üyesi Alper Taş da katıldı.

SANIK EŞİNİ TEHDİT ETTİ

Sanık Hatice Akaltın'ın ifadesine geçildi. Akaltın'ın, Antep’te verdiği ifadesi hakim tarafından okundu. Müşteki avukatların sorularına yanıt veren Akaltın, Metin Akaltın ile ilgili soruları geçiştirdi. Avukatların “Esin Durgun ifadesinde evinizin deşifre olduğunu söylüyor, sen ne diyorsun” sorusuna Akaltın, "Evimiz deşifre olsaydı saklanırdık” yanıtını verdi. “Halil İbrahim Durgun kendini patlattığı evin kontratını neden üzerine aldı?” sorusuna karşılık Akaltın, “Demek ki yakalama kararı yoktu ki rahatça gezebiliyordu” dedi.

Bu sırada Metin Akaltın, eşine müdahale ederek “Cevap vermek zorunda değilsin, cevap verme” dedi. Hatice Akaltın ise, bu müdahaleden sonra yöneltilen sorulara “Cevap vermiyorum” dedi. Bütün sorulara “Cevap yok” diyen Hatice Akaltın, önceki duruşmalarda diğer sanıkların sorgu sırasında takındığı örgüt tavrını aldı. Sanıklardan Mehmeddin Baraç'ın, müşteki avukatlarına “Yalan ifadede bulunuyorlar" şeklinde müdahale etmesi üzerine salonda kısa süre gerginlik yaşandı.

Hatice Akaltın’ın avukatı Oğuz Akman, müvekkilinin sorulara cevap vermesini istedi. Akaltın'ın masum olduğunu düşündüğü için savunmasını aldığını söyleyen avukat Akman, Akaltın'ın sorulara cevap vermemesi durumunda müdahillikten çekileceğini ifade etti. Avukatın müdahalesi sonrası Hatice Akaltın, sorulara cevap vermeyeceğini söyledi. Ancak Akaltın eşi Metin Akaltın'ın silahlı fotoğrafı gösterildiğinde "Bu eşim" diyerek teşhis etti. Çelişkili ve panik halleri dikkat çeken sanık Akaltın kısa süre sonra fotoğraf için, “Hayır, oyuncak olabilir” dedi.

Akaltın'ın net olmayan ifadeleri sonrası avukat Akman, “Diğer sanıkların bulunması nedeniyle sorulara cevap veremiyor, diğer sanıklar dışarı çıkarılsın” talebinde bulundu. Bunun üzerine mahkeme heyeti talebi kabul ederek, diğer sanıkların dışarı çıkartılmasını istedi. Sanık Metin Akaltın, salondan çıkartılırken eşi Akaltın'a tehditkar bir ifadeyle “Cevap vermeyeceksin” derken, avukat Akman'a da “Sen savunma daha iyi” ifadesinde bulundu.

Avukat Akman, Hatice Akaltın'ın çocuklarının hayati tehlikesinden kaygılandığı için sorulara cevap verememiş olabileceğini belirterek, “Çocuklar için koruma önlemlerini alınmasını istiyorum” dedi. Avukat Akman, “Olayın çözülmesi için Hatice’den rica ediyorum, bildiklerini anlatsın” dedi.

ÇELİŞKİLİ VE KAÇAMAK CEVAPLAR

Ardından müşteki avukatlar, Hatice Akaltın’a sorduğu soruları tekrarladı.

"Şubat duruşmasından sonra Antep polisi sizi aramamış, doğru mu?" sorusuna sanık Akaltın, "Avukatımla konuştum, mahkemeye gittim. Babamlaydım evimdeydim yakalama kararı çıktığında polisler gelseydi o zaman kapıma" dedi. Akaltın, Şubat ayında hakkında çıkan yakalama kararından haberi olduğunu söyledi.

Müşteki avukatları, sanık Hatice Akaltın’ın sorulara cevap vermemesi, bazı sorulara verdiği cevaplarda çelişkili ve kaçamak ifadelerin görülmesi nedeniyle Hatice Akaltın’ın sıradan bir "Örgüt üyesi" olmadığını ve 10 Ekim katliamına iştirak ettiği söyledi.

Müşteki avukatlar, Hatice Akaltın'ın tüm deliller toplanana kadar tutukluluk halinin devam etmesini talep ederek, Akaltın’ın çocuklarının devletin korumasına alınması gerektiğini ifade etti.

Mahkeme Hatice Akaltın’ın ifadesinden sonra duruşmaya ara verdi.

TUTUKLU VE FİRARİLER

Ankara katliamı davasındaki sanıkların 18'i tutuklu bulurken, 17'si firari durumda.

Tutuklu sanıkların isimler şöyle: İbrahim Halil Alçay, Resul Demir, Hüseyin Tunç, Mehmedin Baraç, Nihat Ürkmez, Hakan Şahin, Yakup Şahin Yakup Karaoğlu, Metin Akaltın, Erman Ekici, Burak Ormanoğlu, Hacı Ali Durmaz Abdülmüttalip Demir, Talha Güneş ve Abdulhamid Boz, Suphi Alpfidan, Hatice Akaltın, Esin Durgun.

Firari sanıklar Ahmet Güneş, Bayram Yıldız, Deniz Büyükçelebi, Edremit Türe, Hasan Hüseyin Uğur, İlhami Balı, Kasım Dere, Muhammet Zana Alkan, Mustafa delibaşlar, Nusret Yılmaz, Ömer Deniz Dündar, Savaş Yıldız, Yakup Selağzı, Kenan Kutval, Walentina Slobodjanjuk ve Cebrail Kaya hakkında kırmızı bültenle arama talep edilmişti.