15 Şubat uluslararası komplo protesto ediliyor
15 Şubat uluslararası komplo protesto ediliyor
15 Şubat uluslararası komplo protesto ediliyor
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın uluslararası komplo sonucunda Türkiye'ye getirilişinin yıldönümü olan 15 Şubat yaklaşırken, protestolar da yayılıyor. Düzenlenen basın açıklamalarında 15 Şubat kınanırken, Öcalan'ın özgürlük koşullarının sağlanması talep edildi.
Muş'un Malazgirt ilçesinde BDP İlçe Örgütü, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın uluslararası komplo ile Türkiye’ye getirilişinin 14’üncü yıldönümü olan 15 Şubat’ı ilçe binasında yapılan halk toplantısıyla kınadı. Çok sayıda kişinin katıldığı toplantıda konuşan BDP İlçe Başkanı Nihat Kalın, 15 Şubat'ı kınadıklarını söyledi. İmralı’da 14 yıldır ağır bir tecrit uygulandığına vurgu yapan Kalın, “Başbakan Erdoğan ‘terör örgütüyle, İmralı’yla görüşmem’ diyordu. Niye bugün görüşüyor. Çünkü Kürt sorunu konusunda tıkanmış ve bunun tek muhatabı da Sayın Öcalan olduğu için görüşme yapılıyor. Artık dünya şartları Kürtlerin lehine değişiyor. Kürtler statülerine kavuşacak, Kürtler artık eski Kürt değil. Erdoğan devletin tüm kurumlarını eline almış, zannediyor ki Kürtleri de istediği şekilde yönlendirecek, ama olmadı” dedi. Toplantıda, 15 Şubat'ta hayatı durdurma çağrısı yapıldı.
BDP Adana İl Örgütü, 15 Şubat’ta düzenleyeceği kitlesel basın açıklamasına ilişkin bilgilendirme toplantısı düzenledi. BDP Adana il binasında düzenlenen toplantıya BDP Adana İl Başkanı Uğur Bayrak, BDP PM üyesi Cemil Elden, HDK Adana İl Yürütme Kurulu üyeleri Güven Boğa ve Serpil Aslan'ın yanı sıra KURDİDER, TUHADER, MEYADER, Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri ve kişi katıldı. Düzenlenecek etkinliğe ilişkin değerlendirmede bulunan BDP Adana İl Başkanı Uğur Bayrak, hükümet ve devlet tarafından başlatılan müzakere-diyalog sürecinin sağlıklı yürütülebilmesi için Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünün sağlanması gerektiğini söyledi.
Diyalog, müzakere ve barışın umut edildiği bir süreçte 15 Şubat’ın daha da önem arz ettiğine işaret eden Bayrak, “Sayın Abdullah Öcalan’ın sıradan bir lider olmadığı ve önemli bir şahsiyet olduğunu hem Türkiye, hem Ortadoğu ve hem de dünya kamuoyu gördü. Bizler de bu önemli lideri önemsiyoruz. 3 buçuk milyon insanın irademdir dediği insanın arkasında duruyoruz. Çünkü bu ülkede barış onun şahsında gelir. 15 Şubat’ta biz de halkımız ile birlikte alanlarda olacağız. Bu nedenle Adana’da yaşayan tüm halkımıza çağrı yapmak istiyoruz. Bu çerçevede bizler 15 Şubat’ta saat 14.00’da Adana’da Dağlıoğlu Mahallesi Karasu Kavşağı’nda bir araya geleceğiz. Bu 15 Şubat’ın son 15 Şubat olması dileği ile hep beraber orada olalım. Bu sürece katkı sunalım. Barışa katkı sunalım. Çünkü bu ülkede barış olacaksa Sayın Öcalan’ın şahsında olur. Bu 15 Şubat’ı da her yıl gibi klasik 15-20 ya da yüz kişi ile yapılacak bir basın açıklaması ile değil bir miting havasında ama barışa denk düşecek söylem ve sloganlar ile hep beraber barış için yapalım. Sayın Öcalan’ın özgürleşmesi için bu bir adımdır" diye konuştu.
15 Şubat'ı protesto etmek amacıyla Van Tutuklu ve Hükümlü Yakınları Demokratik, Hukuk ve Dayanışma Derneği (TUYAD-DER), kendi binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, BDP Van İl Başkanı Musa İtah, Van Belediye Başkan Yardımcısı Abdurrahman Doğar, İHD, EMEP, YÖDER, il genel meclis üyeleri, GÖÇ-DER, MEYA-DER, KURDİ-DER yöneticileri de hazır bulundu. Toplantıda konuşan Van TUYAD-DER Başkanı Ahmet Aygün, Öcalan şahsında Kürt özgürlük mücadelesinin tasfiyesini amaçlayanların boşa çıktığını söyledi. "Kürt halkının meşru mücadelesine karşı her türlü vahşeti mübah görenler tarihin lanetli sayfalarından asla kurtulamayacaklar" diyen Aygün, “Geçmişte Kürt önderlerini astılar ve özgürlük mücadelesinin bittiğini sanarak şunu unuttular; bu yeşeren tohumların daha da güçlü bir şekilde çıkacağının hesabını yapmadılar. Kürt mücadelesi Sayın Öcalan şahsında Kürt halkı özgürleşinceye kadar sürecektir” dedi. Öcalan’ın İmralı'da içinde bulunduğu ağırlaştırılmış tecrit koşullarına rağmen 14 yıldır emsalsiz bir direniş yürütüğünü söyleyen Aygün, "Bu direnişle teslim ve tasfiye eksenli yürütülen uluslararası komployu ve buna dayalı tüm planları boşa çıkarmıştır. 'Sayın Öcalan'a özgürlük, Kürt halkına siyasi statü' şiarıyla halkımızı 15 Şubat günü saat 12.00'da Feqiyê Teyran Parkı'nda yapılacak basın açıklamasına davet ediyoruz" diye konuştu.
Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde Tutuklu ve Hükümlü Aileler ile Dayanışma Federasyonu (TUHAD-FED) Yüksekova Temsilciliği tarafından 15 Şubat, düzenlenen basın açıklaması ile kınandı. Temsilcilik binası önünde yapılan basın açıklamasına BDP İlçe Başkanı Nail Durmaz, Yüksekova Belediye Başkan Vekili Abdulhaluk Özdel, Eski İl Genel Meclis Başkanı Ferzende Yılmaz, Barış Anneleri İnisiyatifi aktivistleri ile çok sayıda yurttaş katıldı. Açıklamayı yapan TUHAD-FED Yüksekova Temsilcisi Husret Akçelik, 15 Şubat'ı kınadıklarını söyledi.
BDP Urfa İl Örgütü, 15 Şubat'a ilişkin Ahmet Bahçıvan İş Merkezi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya, BDP PM Üyesi Serhat Bingöl, Ceylanpınar Belediye Başkanı İsmail Arslan, Aligor Belediye Başkanı İbrahim Halil Arslan, BDP Urfa İl Eş başkanları Halit Yıldıztekin ve Leyla Akçan, il, ilçe yöneticilerinin yanı sıra yüzlerce kişi katıldı. Açıklamayı yapan BDP İl Yöneticisi Abdurrahman Pişkin, 15 Şubat'ın Öcalan'ın şahsında Kürtlerin, Türklerin ve tüm Ortadoğu halklarının demokratik birliği ve özgür geleceğine yönelik bir müdahale olduğunu belirtti. Öcalan'a yönelik geliştirilen tecride değinen Pişkin, "AKP hükümeti iktidara geldiği günden bu yana Kürt halkının mevcut sorunlarını zaman zaman dillendirse de topluma herhangi bir çözüm projesi sunmadığı gibi geçmişten gelen iktidarların bile yapmadığı bir baskı ve korku imparatorluğu kurmayı amaçlamıştır. Oslo görüşmeleri ile başlayan müzakere sürecinde Sayın Öcalan'ın muhatap alındığı bizzat Başbakan tarafında kamuoyuna açıklanmıştı. Ülkemizde yıllardır süren savaşı durdurabilme iradesine sahip olduğunu her açıklamasında belirten AKP hükümeti, Sayın Öcalan ile yapılan görüşmelerin ayrıntılarını kamuoyu ile paylaşmalıdır" dedi.
Görüşmelerin olduğu bir süreçte operasyonların da devam ettiğine dikkat çeken Pişkin, şöyle devam etti: "Bir yandan görüşmelerde bulunan hükümet bir yandan da askeri ve siyasi operasyonlara devam etmektedir. Sorun Sayın Öcalan ile masaya yatırılıp müzakere edilmeden çözülmeyecektir. Her geçen dakika halkların aleyhine işlemektedir. AKP'nin açılım adı altında başta Kürtler olmak üzere bütün Türkiye'deki azınlıklara yaşattıkları ortadayken, tecrit ve katliamlarla sindirme politikalarını gündemin baş sırasına oturtan AKP, zulümden başka bir şey vaat etmemektedir." Pişkin, Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yollarla çözülmesi ve müzakerelerin devam etmesi için Öcalan'ın derhal serbest bırakılmasını talep etti. Açıklama yapılan 5 dakikalık oturma eylemi ile sona erdi.
URFA HALK İNİSİYATİFİNDEN 15 ŞUBAT’TA ‘HAYATI DURDURUN’ ÇAĞRISI
Öte yandan Urfa Halk İnisiyatifi, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişin 14'üncü yıldönümünde hayatı durdurma çağrısı yaptı. Konuya ilişkin dağıtılan bildiride "15 Şubat Uluslararası komployu protesto etmek için 7'den 70'e genciyle, kadınıyla, alanlarda radikal serhıldanları geliştirmeye çağırıyoruz. 15 Şubat günü Urfa'nın her yeri serhıldan alanı olmalı, hayat durmalıdır. Kontaklar çalışmamalı, esnaf kepenkleri kapatmalı ve okul boykotları yapılmalıdır. Kürt halkının ve Kürt özgürlük hareketinin yürütmüş olduğu özgürlük mücadelesi hem Ortadoğu'daki devletlerin hem de uluslararası güçlerin sömürgeci hesaplarını boşa çıkartmıştır" ifadelerine yer verildi.