2. Demokrasi ve Barış Konferansı başladı

2. Demokrasi ve Barış Konferansı başladı

HDK'nın düzenlediği 2. Barış Konferansı, başladı. Konferansın divan başkanlığına seçilen HDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü,  Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve Kürt halkının mücadelesi sayesinde bu günlere gelindiğini belirterek, "Kobanê direnişi sayesinde bu günü konuşabiliyoruz" dedi. 

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) tarafından gerçekleştirilen 2. Demokrasi ve Barış Konferansı İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Konferans Salonunda başladı. "Kobanê direnişini selamlıyoruz"  şiarıyla ikincisi düzenlenen ve iki gün sürecek Konferansa HDP milletvekilleri, HDK bileşenleri, STK temsilcilerinin yanı sıra Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak, Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Hatice Çoban, DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle, HDK Eş Sözcüleri Sebahat Tuncel ve Ertuğrul Kürkçü, Cem Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Cemal Canpolat, siyasetçi Dengir Mir Mehmet Fırat, Prof. Dr. Gençay Gürsoy, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, KESK Genel Başkanı Lami Özgen, İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, PSAKD Genel Başkanı Müslüm Doğan, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Nazan Üstündağ hazır bulundu. Konferans, divan başkanlığına seçilen Ertuğrul Kürkçü’nun konuşmasıyla başladı.  Kürkçü, amaçlarının çatışmasızlığı sürekli kılmak ve bunun üzerinden barışa güç vermek ve çözümü güçlendirmek olduğunu söyledi. Bu yıl ümitlerinin biraz sarsıldığını ancak umut olmadan barış olmayacağını ifade eden Kürkçü, bunun için her şeyi göze almak gerektiğini vurguladı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın kararlı duruşu ve Kürtlerin fedakârlık yaparak sürece sahip çıkışına değinen Kürkçü, DAİŞ çetelerinin Kürtlere yönelik amansız saldırılarının Türkiye'nin de barışı tartışmasına yeni terimler eklettiğini söyledi.

'BARIŞI TARTIŞIYORSAK BUNDA KOBANÊ DİRENİŞİNİN ROLÜ BÜYÜK'

Barışı, Suriye, İran ve Irak'a bakmadan tartışılamayacağını belirten Kürkçü, bu yönüyle bütünlüklü bir bakışın olması gerektiğini vurguladı. Kobanê'deki muazzam direnişin tüm insanlığın dikkatini çektiğine işaret eden Kürkçü, barıştan söz edilebiliyorsa Kobanê direnişinin bunda önemli bir payı olduğunu söyledi. Kobanê düşecek olursa Türkiye'den bir dönem için barıştan söz etmenin mümkün olmayacağını dile getiren Kürkçü, Kürtlerin haklarının devletin boş bakışları altında tehlikedeyken burada hiçbir şeyi düşünemeyeceğini kaydetti. Barışa sunulan katkıların iktidar tarafından görülmediğini ifade eden Kürkçü, inançlarını bir kez daha ifade edeceklerini, barış için mücadele edenlerin, özgürlük aşıklarının Kobanê için seferberlik yürüttüğünü, barış için yardımcı olduğunu vurguladı. Kürkçü, barışın büyük bir mükafat olduğunu söyleyerek, bunu hak etmek istediklerini dile getirdi. 

'KÜRTLER DİRENİŞ GELENEĞİNİ YARATTI'

Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı ise bugüne kadar devletin şiddet eylemiyle yüz yüze kaldıklarını söyledi. Prof. Dr. Fincancı, Kobanê direnişine destek verenlere yönelik devlet şiddetine dikkat çekti. Geçen yıl devlet tarafından katledilenlerin bir yüzü ve adı olduğunu söyleyen Fincancı, bu yıl katledilenlerin çoğunun adının ve yüzünün olmadığını dile getirdi. Kürtlerin halklara direnme ve mücadele geleneğini yerleştirdiğini belirten Fincancı, "Bunu büyük bedellerle gerçekleştirdi. Pek çoğunun mezarında adı dahi olmayan bir bedelle. Siyasi iradenin şiddetine, katliamlarına rağmen, yeniden tankların sokaklarda dolaştığı, sokağa çıkma yasaklarına karşı Kürt halkı ve halklar barış iradesi gösteriyor. Bunun yolunu hep birlikte bulmak zorundayız" diye konuştu.

Kobanê direnişine değinen Fincancı, "Katil sürüsünü geri püskürtecek başarıya ulaşmasıyla Kobanê direnişinin barışı müjdeliyor. Egemenlerin şiddetine rağmen barışı konuşmaya devam edeceğiz. O yüzden insanlar akın akın sınıra gidiyor ve mücadele ediyor. Barış içindir. Egemenler korkuyor. Demokratik özerklik kavramının uygulama alanıdır Kobanê. Bunun başarıya ulaşmasını istemiyorlar. Barışın olması için kararlılık gösteren halklar var bu topraklarda. Buradan tekrardan Kürt halkına selam gönderiyorum. 1980 sonrasındaki dönemde umut aşıladılar, mücadeleyi olanaklı kıldılar. O nedenle barış süreci çok önemli bizler için" dedi.

Konferans konuk konuşmalarıyla devam ediyor.