Fransa’da 3 Kürt kadın siyasetçinin katledilmesinin üzerinden 1 ayı aşkın bir süre geçmesine rağmen henüz Kürt kamuoyunu tatmin edecek ciddi bir açıklama yapılmaması dikkat çekiyor. Fransa Kürt Dernekleri Federasyonu (FEYKA) durumu ‘Umudumuzu yitirmek istemiyoruz’ diyerek özetliyor.

Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’in Fransa’nın başkenti Paris’te katledilmelerinin üzerinden 33 gün geçti. Cinayetle ilgili açılan soruşturmada Ömer Güney adlı sanığın tutuklanması dışında henüz ciddi bir ilerleme görülmüyor. Katliamdan bu yana Kürtlerin en büyük merakı ise soruşturma ile ilgili tatmin edici bilgilerin kamuoyuna açıklanmamış olması.

Paris Katliamı’nda dikkat çeken bir diğer nokta ise, ilk günler ‘örgüt içi infaz’ tezine sarılan Türk ve Fransız medyasının, Ömer Güney adlı baş sanığın Türk milliyetçisi geçmişinin açığa çıkmasından sonra bu tezleri terketmiş olmaları. Bu da Kürtlerin cinayetlerin arkasındaki gerçek güçlerin gizlendiği kuşkularını arttırıyor.

AVUKATLAR DA İNCELİYOR

Paris katliamı soruşturma dosyaları ailelere veya avukatlarına verilmiş ve bu dosya Kürtleri savunan bazı avukatlara iletilmiş durumda.

Konuyla ilgili görüştüğümüz Fransa Kürt Dernekleri Federasyonu (FEYKA) Başkanı Mehmet Ülker, avukatlarının şu anda soruşturma dosyasını inceledikleri bilgisini verdi. Ülker ‘Avukatlarımız dosyaları şehit ailelerinden aldılar. Şu anda hem inceleyip hem de bilgi toplamaya çalışıyorlar’’ diyerek kendilerinin de dosya üzerinde durduklarını söyledi.

Soruşturmayı yürüten Fransız yetkililerin de bazen kendilerinin görüşüne ve bilgisine başvurduğu bilgisini veren Ülker, kendilerinin ve avukatlarının olabildiğince yardımcı olmaya çalıştıklarını belirtti.

TÜM BİLGİLER VERİLMİYOR ŞÜPHESİ

Katliam sonrası gelişmeleri takip eden tüm Kürtler gibi FEYKA Başkanı Ülker de bazı konulardaki şüphelerini gizlemiyor ve katledilen kadın siyasetçilerin ve kendi avukatlarının henüz kendilerine verilen tüm bilgileri de paylaşamadığını söylüyor. “Avukatlar henüz tam olarak bilgi veremiyor. Bildiğimiz şu ki, baş zanlı olarak bilinen Ömer Güney suçu üstlenmiyor. Tabii ona isnat edilen medyada çıkan her ifadenin doğru olup olmadığını bilemeyiz. Manipülasyonlar olabilir. Fransız polisi mutlaka biliyor, ya soruşturmanın selameti için ya da başka nedenlerden ötürü bilgiler yansıtılmıyor.”

FRANSA GÜNEY’İN ARKASINDAKİLERİ BİLİYOR

Ömer Güney’in Kürt toplumu içerisine sızdırılmış bir kişi olduğunun artık kendileri için kesin olduğunu söyleyen FEYKA Başkanı, Fransız yetkililerinin daha fazla şey bildiği kanısında. “Ömer Güney’in arkasında olanları Fransa biliyor. Paris’in ortasında olan bir şeyden bahsediyoruz. Bu siyasi bir cinayettir. Hüseyin Çelik’in ve daha katliam öncesinde Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın ‘Sakine Cansız Fransa’da demesi, bunlar tabii ki bizleri şüphelendiriyor. Yine Mehmet Ali Şahin’in ve Erdoğan’ın Almanya’ya yönelik açıklamaları da dikkate değer” diye ekliyor Mehmet Ülker.

MİLLİYETÇİ ÇIKINCA ‘İÇ İNFAZ’ TEORİLERİ BOŞA DÜŞTÜ

Paris katliamında dikkat çeken bir diğer nokta ise hem Fransız basınının hem de Türk basınının ‘iç infaz’ teorilerini giderek terketmiş olmaları. Cinayet zanlısı Ömer Güney’in Türk milliyetçisi olduğu anlaşılınca, bu tür teoriler de yerini daha muğlâk haberlere bıraktı.

Ömer Güney’in Türkiye seyahatleri ve son olarak Murat Şahin adlı MİT elemanının ifadeleri de Paris’teki soruşturmaya dâhil oldu. Alınan bilgilere göre Fransız yetkililer Murat Şahin üzerine çıkan haberleri yakından takip ediyorlar.

Paris’ten aldığımız izlenime göre, soruşturmayı yürüten Fransız görevliler ile bir şekilde karşı karşıya gelmiş hiç kimse, bu görevlilerin dahi ‘iç infaz’ teorisine inanmadığını gözlemleyebiliyor.

KÜRTLER, AYDINLATILMASINA DÖNÜK UMUDUNU YİTİRMEK İSTEMİYOR

Kürtler katliamın ardından bugüne kadar yaptıkları gösterilerle katliamın tüm yönleriyle aydınlatılmasını talep ediyor. FEYKA Başkanı Mehmet Ülker, katliamın aydınlatılmasına yönelik umutlarını korumak istediklerine dikkat çekiyor. Ülker, katliamın arkasındaki güçler ortaya çıkartılana ve kamuoyuna tatmin edici bir açıklama yapılıncaya kadar her hafta başta Paris olmak üzere, Avrupa şehirlerindeki eylemlerin devam edeceğini vurguluyor.

Her Çarşamba katliamın yaşandığı Kürdistan Enformasyon Merkezi önündeki eylemlerin yanı sıra Avrupa kentlerindeki adalet yürüyüş ve mitinglerinin arttırılması da planlanıyor.