80 yaşındaki Done ninenin vasiyeti, ‘toprağında ölmek’

80 yaşındaki Done ninenin vasiyeti, ‘toprağında ölmek’

Çete saldırılarının ardından sığındığı Maraş’ta valilik kararıyla çıkarlan 150 kişiden biri olan 80 yaşındaki Done Ahmet’nin hayatı çizilmiş suni sınırlar arasında hasretle geçmiş. Annesi Şırnaklı olan Done nine “O memleket hasretiyle öldü, ben bunu yaşamak istemiyorum. Kendi toprağımda ölmek istiyorum” diyor.

DAİŞ çetelerinin saldırıları nedeniyle 3 ay önce Kobanê'nin Kasime, Kine ve Elecax köylerinden göç ederek, yakınlarının vasıtasıyla Maraş'a yerleşen 25 Kobanêli aile, önceki gece Maraş Valiliği'nin talimatıyla kentten atıldı. Polisler tarafından apar topar araçlara bindirilen 150 Kobanêli, Suruç'a getirilip sokağa bırakıldı. Hiçbir yer gösterilmeden öylece sokağa atılan ailelerin yardımına koşan Suruç Belediyesi ekipleri onları geçici olarak bir yere yerleştirdi. Son bir kaç aydır yaşadıkları travma yetmezmiş gibi bir kez daha zulme maruz kalan çoğunluğu yaşlı ve çocukların oluşturduğu Kobanêlilerden 80 yaşındaki Done Ahmet’in hayatı ise çizilmiş suni sınırlar arasındaki acılara yabancı değil.

‘ANNEM MEMLEKET HASRETİYLE ÖLDÜ’

Done'nin annesi Sare, 1960 yılında Şırnak yakınlarında göç ederek gittiği Kobanê’de, babası Ahmet Hamo ile evlenir. Yıllarca annesinin memleket özlemini içinde taşıyarak gözlerini yumduğunu söyleyen Done, devam eden döngüde haksızlığın eksik olmadığını dile getirerek, “Annem gibi memleket özlemi çekmek istemiyorum” diyerek, Kobanê’ye dönmek istediğini söyledi. “O memleket hasretiyle öldü, ben bunu yaşamak istemiyorum. Kendi toprağımda ölmek istiyorum” diye anlattı.

‘HER ŞEYİMİZİ ALDILAR’

Çetelerin Kasime köyüne saldırması üzerine önce Kobanê’ye, ardından da sınırı geçerek Maraş’a geldiklerini anlatan Done, 5 çocuğu ve 10 torunun topraklarından uzakta yaşamasına gönlünün el vermediğini, ancak ellerinden bir şey gelmediğini ifade etti. Yaşadıkları haksızlığı kabul edemediklerini dile getiren Done, "Suruç’a geldiğim günden bu yana ağlamaktan bir hal oldum. Maraş’a, DAİŞ’ten kaçarak yerleşmiştik. Çadırımızı ve her şeyimizi soğan ve pamuğa giderek kazandığımız parayla almıştık. Daha kendimiz toparlayamamışken tekrardan bize aynı şeyleri yaşattılar. Gidip Kobanê’de savaşarak öleyim, ama buralarda rezil olmayayım. Çocuklarla oradan oraya sürülüyoruz. Çok canımız acıyor. Perişan edildik. Dayanacak takatimiz kalmadı” dedi.

‘BURADA BİR GÜN BİLE YAŞAMAK İSTEMİYORUM’

Bir gün bile Türkiye’de yaşamak istemediğini söyleyen Done, “Haksızlığa maruz kaldık. Önce çeteler bizi memleketimizden etti. Şimdi de bu yaşta Türk devleti ordan oraya sürüyor. Biz de insanız. Bizim de acımız var” diye tepki gösterdi. Kobanê’den çıkarken yürüyemediği için çocuğunun Kobanê’den Türkiye’ye kadar kendisini sırtında taşıdığını anlatan Done, “Artık yaşlıyım. Bir gün boyunca bazen yürüdüm bazen de oğlumun sırtında Türkiye’ye geldim. Öleceksem de kendi topraklarımda öleyim. Bu işkence son bulsun” diye konuştu.