Çelik: Sorunların tek çözümü tecridin sona ermesidir

Türkiye ve Kürdistan'daki sorunların temel nedeninin tecrit olduğunu söyleyen ÖHD'li Avukat Osman Çelik, "Eğer hükümet ülkedeki sorunları çözmek istiyorsa bir an önce tecride son vermelidir" dedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik tecrit devam ediyor. Her geçen gün ağırlaştırılan tecridin sona ermesi için tutsaklar 27 Kasım'da süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemine başladı. 40 gündür devam eden açlık grevine 100 cezaevinden en az 2 bin 500 tutsak katıldı. Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi Osman Çelik Öcalan'a yönelik tecride ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Tecridin 22 yıldır sistematik bir şekilde devam ettiğini hatırlatan Çelik, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik tecridin artık tüm topluma yayıldığını ve hükümet tarafından baskı aracı olarak kullanıldığını söyledi. Hükümetin hukuku ayaklar altına aldığını vurgulayan Çelik, özellikle İmralı'da farklı uygulamaların devrede olduğunu kaydetti. Ülkenin huzuru ve barışı için tecrit politikasına bir an önce son verilmediği gerektiğinin altını çizen Çelik, "Ülkede yaşanan tüm sorunların sebebi tecrittir. Türkiye'nin en büyük sorunu Kürt sorunudur. Bu sorunun çözümü için de Abdullah Öcalan önemli bir aktör ve çözümün anahtarıdır. Eğer hükümet bu sorunu çözmek istiyorsa mutlaka tecride son vermelidir" diye konuştu.

TECRİT POLİTİKASI TÜRKİYE TOPLUMUNA ZARAR VERİYOR

Kürt Halk Önderi Öcalan'ın tüm meşru halklarının gasp edildiğine dikkat çeken Çelik, şunları belirtti: "Tüm tutsakların aileleri, avukatları ve vasileri ile görüşme gerçekleştirme hakları var. Bunun yanı sıra TV, telefon ve gazete alma hakkı da var. Fakat 22 yıldır Abdullah Öcalan'ın, bu hakları gasp edilmiş durumda. Bu uygulamalar hukuksuzdur. Tecrit politikası Türkiye halklarına hizmet etmiyor ve hukuka zarar veriyor. Toplumun mücadelesi ancak tecridi sona erdirebilir."

TUTSAKLARIN TALEPLERİNE KULAK VERİLMELİ

27 Kasım’dan bu yana açlık grevinde olan tutsakların durumuna da dikkat çeken Çelik, "Tutsakların tek talebi var tecridin sona ermesi. Yani devletin kanunları uygulaması. Tutsakların talepleri çok basit. Tecridin sona ermesi, Abdullah Öcalan'ın ailesi ve avukatları ile görüşmesi. Eğer tecrit politikasında ısrarcı olmaya devam edilir ve tutsakların talepleri kabul edilmezse, bunun sonuçları ağır olur. Devlet tutsakların taleplerine kulak vermeli ve tecrit son bulmalıdır. Hükümet son günlerde reformdan bahsediyor. Reform ancak zihniyet değişimi ile olur. Gerçekten reform yapmak istiyorsanız İmralı'daki tecridi kaldırarak başlayabilirsiniz" diye konuştu.