Çete yöneticileri Reyhanlı'daki Demirler Çiftliği'nde!

Dihaber, muhabirleri Erdoğan Alayumat’ın gözaltına alınıp tutuklanmadan önce haber merkezine gönderdiği sınır hattındaki haberlerini yayımlamaya devam ediyor.

Reyhanlı'daki Demirler Çiftliği'nde çetelerin konakladığı öğrenildi. Çalışanlarından biri çiftlikteki tabloyu anlatırken, kendi aralarında Suriye üzerine Arapça konuşan çete yöneticilerinin, gündüzleri gerek olmadıkça dışarı çıkmadığını söyledi. İçeriye telefon, fotoğraf makinesi ya da elektronik cihazlarla girişi yasak olan çalışanlar, çıkarken de ince aramadan geçiriliyor.

Reyhanlı'nın Demirler Çiftliği (Reyhanlı A.Ş) çalışanı, çiftlikteki villalarda silahlı grupların sakallı, sarıklı, üst düzey yöneticilerinin kaldığı bilgisini vererek, kısa sürede Hatay'ın en çok kazanan şirketinin yaptığı işleri ifşa etti.

Dihaber, muhabirleri Erdoğan Alayumat’ın gözaltına alınıp tutuklanmadan önce haber merkezine gönderdiği sınır hattındaki haberlerini yayımlamaya devam ediyor.

Alayumat’ın “Silahlı grupların çiftliği!” başlıklı haberinde şu bilgiler yer alıyor:

ÇETELERE SİLAH VE LOJİSTİK SAĞLAYAN ŞİRKET

Savaş üssü haline getirilen Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde kurulu ve halk arasında Demirler Çiftliği olarak bilinen Reyhanlı A.Ş, Suriye savaşının başlaması ile birlikte radikal gruplara silah ve lojistik destek vermekle nam salmış. Sınır hattında son haftalarda yaşanan hareketlilik, AKP Hatay Milletvekili Fevzi Şanverdi’nin de ortak olduğu Reyhanlı Demirler Çiftliği'ne de yansırken, çiftlikte El Nusra ve Ehrar El Şam gibi çetelerin üst düzey yöneticilerinin ağırlandığı belirtildi.

SAVAŞTAN KAZANIYOR

Savaşın en kazançlı şirketlerinden biri olan Reyhanlı A.Ş, uzun süre çiftlik üzerinden gerek MİT, gerekse Emniyetin “karanlık” işlerini gördü. Çiftliğe dışarıdan bakıldığında tam bir askeri kışlayı andırıyor. 6 yıl önce çiftlik daha çok hayvan barınağı olarak kullanılırken, savaşın başlaması ile birlikte bu çiftlik hızla büyümeye, son 6 yıl içinde Hatay'ın en çok kazanan şirketlerinden biri olmaya başladı.

ÇİFTLİKTEKİ VİLLALARDA ÇETE YÖNETİCİLERİ KALIYOR

Çiftlik içinde camii, market gibi toplu kullanım alanları bulunurken, şirket çiftlik etrafındaki arazileri de satın aldı. Çiftlikte daha önce çalışanlar için kurulan barınaklar yıkılarak yerine lüks villaların yapıldığı görülürken, bu villalarda El Nusra ve Ehrar El Şam gibi çetelerin üst düzey yöneticilerinin kaldığı söyleniyor. Çiftliğin çevresinde yaşayanlar, son 3 yıldır faaliyette olmayan çiftliğin içinde sürekli bir hareketliliğin olduğunu ifade ediyor.

Çiftlikten beyaz renkli araçların ÖSO içinde yer alan grupların hakimiyet kurduğu İdlib kentine gönderildiği basına yansırken, bu şekilde şirketin milyon dolarlar kazandığı belirtilmişti. Uzun süre bu şekilde gruplara silah ve lojistik destek sağlayan şirket, sınır hattının ısınması ile birlikte faaliyetlerine kaldığı yerden devam ediyor. Çiftlikte sonradan yapılmış 3 katlı villalar dikkat çekerken, çevrede yaşayan halk, bu villalarda şirket sahiplerinin yanı sıra İdlib bölgesi örgütlerinin yöneticilerinin kaldığını belirtiyor. Aynı kaynaklar, daha önce çiftliğin silah sevkiyatı yaptığını da söyledi. Kaynaklar, çiftlikte sakallı, sarıklı tanımadıkları şahısların sık sık kaldığını anlatıyor.

ÇİFTLİK ÇALIŞANI ANLATTI

Çiftlikte temizlik işlerinde çalışan, ancak isminin açıklanmasını istemeyen bir çalışan, çiftlikte konaklayanların hepsinin çetelerin yöneticileri olduğunu söyledi. Bu yöneticilerin sadece Suriye'den değil, Türkiye'nin başka kentlerinden de geldiğini belirten çalışan, ülkede hangi kentlerden geldiklerini bilmediğini, ancak bu kişilerin dışarıya çıkarken zırhlı araçlarla çıktığını ifade etti. Gündüzleri gerek duyulmadıkça villalardan dışarıya çıkılmadığını sözlerine ekleyen çalışan, çiftlikte az sayıda olan çalışanlarla pek konuşmadıklarını, daha çok kendi aralarında Arapça konuştuklarını söyledi.

Çalışan, çiftlikte kalan çete yöneticilerinin, daha çok akşam bir araya gelip konuştuklarını, sohbetlerinin daha çok Suriye üzerine olduğunu söyledi. Çiftlikte sürekli yeni kişilerle karşılaştıklarını da dile getiren çalışan, çiftliğe gelenlerin daha çok gece saatlerinde geldiğini anlattı. Çalışanların içeriye telefon, fotoğraf makinesi ya da elektronik cihazlarla girişinin yasak olduğunu ifade eden çalışan, "Birkaç ay önce bir çalışan içeriye telefonla girmişti. Bu fark edildiği an çalışan direkt dışarı alınıp karakola götürülmüştü. Bir gün süren sorgunun ardından serbest bırakıldığını duyduk, ancak kendisinden bir daha haber alamadık" diye konuştu.

Çalışan, çiftlik içinde olan villaların etrafında 24 saat silahlı kişilerin nöbet tuttuğunu ifade etti. Villaların bir yandan 24 saat kapalı devre kamera sistemi ile korunduğunu, bunların yanı sıra bir de silahlı korumaların yerleştirildiğini dile getirdi. Çalışanların işe başlarken ince bir aramadan geçirildikten sonra içeriye alındığını, mesai bitiminde de ince bir aramadan geçirildikten sonra çiftlikten çıkmalarına izin verildiğini aktaran çalışan, ayrıca villaların içinde temizlik işi için gittiklerinde başlarında sürekli silahlı kişilerin beklediğini anlattı.