Kürtlere karşı savaşı Suriye ve Irak’ta da devam etmek için Meclis’teki çoğunluğuyla savaş tezkeresi çıkartan AKP-MHP iktidarının, kendi bekasının derdine düştüğünü belirten Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren, Kürt halkının kazanımlarına tahammül edilmediğini söyledi. 

ANF’ye konuşan Öneren, şunları söyledi: “AKP-MHP faşist iktidarı kendi bekasını başta Kürt halkı olmak üzere, yoksul halklara, kadınlara, işçilere, öğrencilere karşı yürüttüğü politikalarla sürdürmek istiyor. İktidar, ayakta kalamayacağını biliyor. Bizler de biliyoruz ama artık iktidarda bunu kavramış durumda. Bu nedenler her yolu kendine hak görüyor. İki yıl daha uzatılan tezkere ve verecekleri savaş kararıyla Recep Tayyip Erdoğan’ın en büyük hedefi Kürt halkının Kuzey-Doğu Suriye topraklarına saldırmaktır. Son günlerde Suriye’nin kuzeyindeki askeri araçlar da bize bunu kanıtlıyor. Aslında Erdoğan’ın iki hedefi var; birincisi savaşı ön plana çıkarıp bir kaos yaratarak kendi varlığını sürdürebilmek. İkinci hedefi ise kaybettiği uluslararası imajı savaşla gündeme gelerek, düzeltmek.”

YARGILANACAKLARINI BİLİYORLAR

AKP-MHP blokunun, aslında aynı zamanda yoksullara, işçilere, kadınlara, öğrencilere ve bütün sosyalistlere saldırdığını kaydeden Öneren, “Faşist blok tarafından bizlere açılan bir savaş var. Yıllardır besleyip büyüttükleri faşizmle karşı karşıyayız. İşgal, milliyetçilik, ırkçılık politikalarıdır. Alevilerin, Kürtlerin kapılarını işaretleyerek 12 Eylül sürecinde tanık olduğumuz politikaları yeniden yaşıyoruz. Faşist saldırılara her geçen gün bir yenisi ekleniyor. Bu saldırılar onların gücünden kaynaklanmıyor; korkularından, kaygılarından, yargılanacaklarından kaynaklanıyor” şeklinde konuştu. 

SAVAŞIN BEDELİNİ HALKLAR ÖDÜYOR

Savaş tezkeresinin, bütçe görüşmelerinin devam ettiği bir süreçte onaylandığına dikkat çeken Öneren, şöyle devam etti: “Biz, yıllardır alanlarda, sokaklarda veya her söylemimizde ‘savaşa değil; barışa, yoksullara bütçe’ diye slogan attık. Savaş açlık, sefalet, yoksulluk demektir. Özellikle de kadınlar, çocuklar, işçiler en büyük darbeyi alan kesimdir. Bu savaş bizim savaşımız değil. Saray’ın bize uyguladığı bir savaş, bunu ayırt etmek gerekiyor. Bu savaş, Saray’ın bekası içindir. Her savaş gibi bu savaş da halkların cebinden çıkıyor. Harcanan her mermi, her kurşun, her tank mutlaka bizim bütçemizden savaşa ayrılan bütçedir. Asgari ücret bile şu anda açlık sınırının altında. Sırf bu saltanat sürsün diye halklara bunun bedelini ödetiyor. Bütçenin savaşa değil, barışa ve yoksul halka ayrılmasını istiyoruz.”

BU DİKTATÖR DE AYAKTA KALAMAYACAK

Hiçbir diktatörün savaş politikalarıyla ayakta kalamadığını anımsatan Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren, “Yoksul halklara açlığı reva gören, kendi saltanatı için her şeyi yok sayan, iktidarı için bütün bütçeyi askeri alanlara aktaran hiçbir iktidar ayakta kalamadı. Birçok diktatör, bu yolu takip eden iktidar, kesinlikle yargılanmayla tarihin kara sayfalarına gömüldü.”