Devrimciler Ordusu Genel Komutanı Haci Ahmed, Türkiye’nin Şehba bölgesinde İran, Rusya ve Baas rejimi ile işbirliği halinde bulunduğunu söyledi.

Minbic blokajı ve Reqa hamlesinden sonra Rusya ile Türkler arasında bir yakınlaşma olduğunu belirten Devrimciler Ordusu Genel Komutanı Haci Ahmed, "Şehba bölgesinde İran ile de ciddi ilişkiler geliştirdi. İşbirliği sonucunda Suriye rejimi ile Türkler arasında güçlü iletişim kanallarını da oluşturdu. Müthiş bir istihbarat ağı geliştirdiler ve bize karşı kullanıyorlar. Bu işbirliği ilerde farklı boyutlara da taşınabilir" dedi.

ŞEHBA’YI BOŞALTTILAR

Bölgenin yüzde 70’inin boşaltıldığını kaydeden Hacı Ahmed, çoğunu suçlayarak; ya mal varlıklarına el koyduklarını ya da faili meçhulle ortadan kaldırdıklarını söyledi. Bu tür yöntemlerin El Nusra, Ehrar El Şam, Sultan Murat ve Yavuz Sultan Selim tugayları eliyle yapıldığını ifade eden Hacı Ahmed, şöyle anlattı:

* Gözüne kestirdikleri kişileri kaçırıp çeşitli işkencelerden geçiriyorlar. Sonrasında ise yüklü bir miktar karşılığında bırakarak, alandan uzaklaştırıyorlar.

* İkinci bir yöntem ise sürgüne gönderdikleri kişilerin evleri ve mallarını Türkmenlere vererek, gidenlerin geri dönüş yollarını da kapatıyorlar.

* Ürünlerini çıkarıp geçimini sağlayamayan insanlar uygulanan ambargodan dolayı evlerini, mallarını satıp çıkmak zorunda bırakılıyor. Bu da başka bir göçertme, boşaltma yöntemi olarak kullanıyor. 

Bu yöntemlerin Ezaz’dan Cerablus’a kadar uygulandığını aktaran Hacı Ahmed, "Çaresiz bıraktıkları insanların evlerini ve topraklarını para ile satın alarak, bir pilot bölgede oluşturmaya çalışıyorlar. Bunu en çok Çobanbey(Rai) üzerinde geliştirmeyi amaçlıyorlar. Kamuoyuna yansıtmadan zamana yayarak, devam ettirecekler" diye konuştu.

TÜRKMEN GRUPLARIN GÜÇLENDİRİLMESİ

Türk devletinin, artık kullanma kıymeti kalmayan grupları tasfiye etme harekatı başlattığını, kendilerine bağlı olanları yani Türkleştirdikleri grupları güçlendirerek, diğerlerini ortadan kaldırmaya çalıştığını söyleyen Hacı Ahmed, şunları paylaştı: "En çok Türkmen grupları güçlendiriyor. Onları bölgede hakim kılmak istiyor. İşgal ettiği kentlere 'iç güvenlik güçleri' adı altında gönderdiği grupları da etkili kılıyor. Çünkü direkt onlara bağlı gruplardır. Zaten eğitim merkezlerinin hepsi Türkiye kentlerindedir. Bu tür grupların eğitim tarzından yemin etme törenlerine kadar Türk usulüne göredir."

ASKERİ HAKİMİYET PEŞİNDE

Türk devletinin işgal ettiği kentlerdeki eski yapıların hepsini yıkmaya başladığını; yıktıkları eski ve tarihi yerlerin yerine kendileri ile birlikte hareket edenler için yeni evler inşa ettiğini belirten Devrimciler Ordusu Genel Komutanı Haci Ahmed, "Yaptıkları yerlere de Türkçe yazılar yazıp Atatürk fotoğraflarını asıyorlar. Tam bir Türkleştirme politikası güdüyorlar. Fakat Bab ve Ezaz’da zorlanıyorlar. Bab’da Şêx Akil Tepesinde bir askeri üs kuruyorlar. Güney Kürdistan’da uyguladıkları politikalarını aynısını burada devreye koymuş durumda. Bölgenin tamamında askeri hâkimiyet kurmayı hedefliyor" diye konuştu.

İRAN VE SURİYE’NİN DE İŞİNE GELİYOR

Türkmen dağı ve İdlip çevresinde Türkmenlerin yanı sıra Şam, Hama ve Humus’tan Arapların getirildiğini kaydeden Haci Ahmed, şunları vurguladı: "İran ve Suriye de bu işin içindedir. Onlar da Şam, Hama ve Humus’taki Arapları buraya getirip yerleştiriyor. Çünkü bu durum onlara da yarıyor. İran bu politikaları çok iyi yürütüyor. Şehba bölgesi onlar için müthiş bir kullanım alanı haline geldi. Uzun vadede burada en çok kazanım elde edecek olan İran’dır."