Adalet Bakanlıðı gazeteciler için yeni suçlar üretti!

Adalet Bakanlıðı gazeteciler için yeni suçlar üretti!

Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi'nin (CPJ) tutuklu gazetecilere ilişkin hazırladıðı rapora karşı rapor hazırlayan Adalet Bakanlıðı, savcıları bile geride bıraktı. DÝHA muhabiri Çaðdaş Kaplan hakkında, gazeteciler iddianamesinde ve ek klasörlerde tek kelimesi dahi geçmeyen suçlamalara yer verdi.

Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi'nin (CPJ) tutuklu gazetecilere ilişkin hazırladıðı rapora karşı rapor hazırlayan Adalet Bakanlıðı, DÝHA muhabiri Çaðdaş Kaplan hakkında skandal niteliði taşıyan ithamlarda bulundu. Adalet Bakanlıðı Kaplan'ın iddianamesinde ve ek klasörlerde tek kelimesi dahi geçmeyen suçlamalara yer verdi. Kaplan'ın avukatı Gülcan Kartal, "bir müteahhidin silahla tehdit ederek kaçırılıp örgüt evine götürülmesi ve gasp edilmesi, sahte polis kimliði kullanma" gibi yalan iddialara karşı dava açacaklarını söyledi.

Adalet Bakanlıðı, Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi'nin (CPJ) Türkiye'de tutuklu 76 gazeteciden 61'inin doðrudan gazetecilik faaliyetleri nedeniyle "örgüt üyesi" ve "örgüt yöneticisi" olarak suçlandıðını ve bunların büyük bölümünü Kürt gazetecilerin oluşturduðuna dair raporuna karşılık bir rapor hazırladı. CPJ'nin "Türkiye'nin basın özgürlüðü krizi, gazetecilerin hapsedildiði ve muhalefetin suç sayıldıðı karanlık günler" başlıðıyla hazırladıðı rapora, Bakanlık'tan ve AKP'ye yakın medyadan tepki gelmişti. Adalet Bakanı Sadullah Ergin, rapor için "2011 yılı raporunu telafi etmek amacıyla hazırlanmış bir raporla karşı karşıyayız. Tek yanlı hazırlanmış bir rapor. Sadece tek taraflı alınan ifadelere dayanan bir liste yapılmış. Bu defa 76 gazetecinin cezaevinde olduðundan bahsediliyor. Oysa bu 76 kişinin büyük kısmı geçen yıl 2011'de de tutuklu yargılanıyordu. Ne oldu da geçen yıl gazeteci görünmeyen kimseler bu yılki rapora gazeteci olarak işlendi" diye açıklama yapmıştı.

Adalet Bakanı Sadullah Ergin'le yarın görüşmeye gelecek olan CPJ'ye verilecek deðerlendirme raporunda, "Bu kişiler gazeteci deðil, terör örgütü üyesi. Bombalama, polis öldürme gazetecilik faaliyetinin neresinde? CPJ, Yargıtay'ın ulaştıðı sonuçları kabul etmeyerek, bir üst mahkeme olma hevesinde. Hükümlüleri tutuklu olarak göstermek de çelişki" denildi.

Adalet Bakanlıðı'nın hazırladıðı ve Hürriyet'in sitesinde yer alan raporda; DÝHA muhabiri Çaðdaş Kaplan hakkında skandal niteliði taşıyan ithamlarda bulunuldu. Adalet Bakanlıðı Kaplan'ın iddianamesinde tek kelimesi dahi geçmeyen bir suçlamaya yer verdi. Raporda Kaplan'a ilişkin "bir müteahhidin silahla tehdit ederek kaçırılıp örgüt evine götürülmesi ve gasp edilmesi, sahte polis kimliði kullanma" iddialarına yer veriliyor. Kaplan'ın avukatı Gülcan Kartal, Kaplan'ın dosyasında böyle bir iddianın yer almadıðını, yaptıðı haberlerden ve fotoðraflarından örgüt üyeliði ile suçlandıðını söyledi. Tamamen mesleki çalışmalarından dolayı Kaplan'ın suçlandıðını belirten Kartal, yargılama devam ederken, deliller daha ortaya konulmamışken böyle bu şekilde masumiyet karinesinin ihlal edildiðine dikkat çekti. Hukuki olarak böyle bir şeyin olamayacaðına dikkat çeken Kartal, "Masumiyet karinesi ihlal edilmiş ve bu Adalet Bakanlıðı eli ile yapılmış oluyor. Ýddianamede de böyle bir şey yok ek klasörlerde de yok. Bunlar doðru deðil tamamen gerçek dışı. Biraz özen gösterilmesi gerekiyor, bu korkunç bir şey müvekkil açısından. Ciddi bir ihmal var. Dava açacaðız bununla ilgili" dedi.

Raporun bir diðer dikkat çeken ve çelişkili ifadeler barındıran bölümü ise Eylül Dergisi editörü Erdal Süsem hakkında. Süsem, iki farklı örgüte üye olarak gösteriliyor. Adalet Bakanlıðı'na göre Süsem hem TKPML-TÝKO üyesi hem de PKK üyesi.