Diyarbakır D Tipi Cezaevi'nde üç yıla yakın süre tutuklu kalan ve dün tahliye edilen gazeteci Bedri Adanır, "Benim serbest kalmamın bir önemi yok. Onlarca gazeteci arkadaşım tutsak. Samimi bir çözümden yana olduklarını bütün gazetecileri serbest bırakarak göstermeliler" dedi.

Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde "örgüt propagandası" suçlamasıyla yaklaşık 3 yıldır tutuklu kalan gazeteci Bedri Adanır, Diyarbakır 6. Aðır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmasında tahliye edildi. Ancak duruşmada 6 yıl 3 aylık ceza verilen Adanır, ceza Yargıtay tarafından onanırsa 20 ayını daha cezaevinde geçirecek.

Tahliye sonrası ANF'ye açıklamada bulunan Bedri Adanır, "Sadece ailem, arkadaşlarım üzülmeyecek, diye seviniyorum. Arkamda tutsak arkadaşlarımı, meslektaşlarımı bıraktım. Kendi durumumdan çok onları önemsiyorum" dedi.

'BÜTÜN ARKADAŞLARIMIZ SERBEST BIRAKILIRSA OLUMLU BULABÝLÝRÝZ'

Cezaevinde bulunduðu sürece haksızlıða maruz kalan pek çok kişiyle tanıştıðını anlatan Adanır, "Öyle hikayelerle karşılaştım ki... Yüksekovalı bir arkadaşımız vardı. Üniversiteyi kazanmış, daha birinci dönemini bitirmeden cezaevine getirildi. Ergenliðe cezaevinde girdi. 18 yaşındaydı girmiş. 4 yıldır tutuklu. Eðer bir deðişiklik yaşanmazsa 2-3 yıl daha tutsak kalacak. Çözüm, bu insanların tamamının serbest bırakılmasıdır" ifadelerini kullandı.

Adanır, tutuklu gazetecilerin toplu halde özgür kalmaları gerektiðini savundu: "Birer ikişer olarak serbest kalmamızı önemli bulmuyoruz. Bütün meslektaşlarımız serbest bırakıldıðında olumlu bir adım olarak görebiliriz. Basının, Kürtlerin üzerindeki baskının son bulmasıyla olumlu bir adıma inanabiliriz. Yani gazeteciler açısından ölçü; gazetecilerle ilgili davanın tamamen kapatılmasıdır. Eðer olumlu şeyler olacaksa o davaya yaklaşımlarda olacak. Basın ve ifade özgürlüðünün, örgütlenme özgürlüðünün ölçüsü, bu. Türkiye'de demokrasinin ölçüsü son 3-4 yıldır yapılan toplu tutuklamaların, gözaltıların drudurulmasıdır; demokratikleşmenin ölçüsü de, budur."

'HÜKÜMET TASFÝYEYÝ DURDURMALI; ÖZELEŞTÝRÝ VERMELÝ'

Kürtler üzerindeki gözaltı operasyonlarının sürdüðüne dikkat çeken Adanır, şöyle dedi: "Onlarca yeni gözaltı yaşandıðını duydum. Bunlar görülürken, birer ikişer tahliyelere başvurulmasını çözüm olarak görmem mümkün deðil. Hükümet basının önüne çıkıp, kamuoyunun önüne çıkıp bunların özeleştirisini vermek zorunda. Bu özeleştiri ne zaman yapılırsa, bunları o zaman güvenilir, oyalama kokmayan, tasfiyeye dönük olmadıðına inandıðımız gelişmelerden sayarız."

Adanır, hayatında iki tutkusunun ve bunların da 'matematik' ile 'gazetecilik' olduðunu söyleyerek, ekledi: "Ama öyle bir şey oldu ki, gazetecilik yaparken tutuklandım ve matematikten de oldum. Her iki tutkumdan da mahrum ettiler. Biraz dinlendikten sonra kaldıðım yerden devam edeceðim."

Adanır, toplum ve kurumlardan cezaevindeki tutsaklara daha yoðun ilgi göstermesini talep ederek, "Açlık grevi mücadelesi veren arkadaşlara ve bütün tutsak arkadaşlarıma selam gönderiyorum" dedi.