Kürdistan’daki yüzlerce Faili meçhul cinayette ismi geçen Mehmet Ağar sadece bir cinayetten yargılanıyor. Altındağ İlçe Nüfus Müdürü Abdulmecit Baskın cinayeti konusunda hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen Mehmet Ağar hakkındaki iddianame kabul edildi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Altındağ İlçe Nüfus Müdürü Abdulmecit Baskın'ın 1993'te öldürülmesine ilişkin Mehmet Ağar, İbrahim Şahin ve Korkut Eken'in de arasında bulunduğu 12 kişi hakkında hazırladığı iddianame Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

Ağar’ın ismi 1994’de kadar işlenen cinayetlerde geçiyor. Bu yüzden çok sayıda olayın zaman aşımına uğrama riski bulunuyor. 1993 yılında işlenen Abdulmecit Baskın cinayetine ilişkin zamanaşımı 30 Eylül 2013 tarihinde doluyordu.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihatlarına göre kamu görevlilerinin işledikleri bu tip suçlarda zamanaşımı söz konusu olamaz, ama ancak iç hukuk açısından zamana aşımı 20 yıl olarak belirlenmiş.   

Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili'nin hazırladığı iddianamede, Abdulmecit Baskın'ın 30 Eylül 1993'te gece kaçırılarak, ateşli silahla öldürüldüğü, cesedinin 3 Ekim 1993'te Ankara-Haymana yolu üzerinde bulunduğu belirtiliyor. Mecit Baskın Hakkâri nüfusuna kayıtlıydı ve Ankara Altındağ Nüfus Müdürlüğü yapıyordu.

1994 yılında Ayhan Çarkın'ın da aralarında bulunduğu üç özel harekâtçı tarafından ofisinden alınarak o dönem faili meçhul cinayetlerin merkezi olan Gölbaşına götürüldü. Mecit Baskın, bir daha evine dönemedi. Yıllar sonra Yüksekova çetesini soruşturan emekli astsubay Hüseyin Oğuz'a, Mecit Baskın'ın PKK üyelerine nüfus cüzdanı çıkardığına dair söylentiler nedeniyle öldürüldüğünü itiraf etmişti.

İddianamede, dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Kemal Ağar, Özel Harekât Daire Başkanı İbrahim Şahin, o dönemde dairede görev yapan Korkut Eken ile eski Özel Harekât Polisleri Ayhan Çarkın, Ziya Bandırmalıoğlu, Ayhan Akça, Ercan Ersoy, Seyfettin Lap, Ahmet Demirel, Ayhan Özkan, Uğur Şahin ve Alper Tekdemir "şüpheli" olarak yer aldı.

Sanıkların, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nın "cürüm işlemek için oluşturulan silahlı teşekkülün faaliyeti kapsamında adam öldürmek, adam öldürmeye iştirak" suçundan "ağırlaştırılmış müebbet hapisle" cezalandırılmaları istendi.

Mecit Baskın’ın Hakkâri’de yaşayan oğlu Eren Baskın, İddianamede Tansu Çiller ’in "şüpheli" olmamasından üzüntü duyduklarını açıklamıştı.

"Susurluk davası"ndan hükümlü eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, bir yıl cezaevinde kaldıktan sonra 29 Nisan günü Yenipazar Cezaevi'nden tahliye edildi. Ağar'a, cezasının kalan 1 yılı için  denetimli serbestlik hükümleri uygulanacak.

"Devlet adına bin operasyon" yapmakla övünen ve kontrgerilla şefi olarak adlandırılan Eski Emniyet Genel Müdürü ve eski İçişleri Bakanı olan Mehmet Ağar, 3 Kasım 1996’daki Susurluk kazasından sonra hakkında açılan davada "silahlı çete oluşturmak"suçlamasından sadece 5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.  15 Nisan 2012'de Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Ağar hakkında vermiş olduğu kararı onamıştı.