Ajanlık dayatmasını reddedince oturumu elinden alındı

Ajanlık dayatmasını reddedince oturumu elinden alındı

Almanya’da süresiz oturum izni olan Kürt gazi Osman Çakır, kendisine ajanlık dayatması yapıldıðını ve sürekli takip edildiðini belirterek, oturum belgesini elinden alındıðını söyledi.

Osman Çakır, 2005 yılından bu yana Almanya’da yaşıyor. Mülteci olduðu Almanya’da iki yıl içinde oturum izni alan Çakır, 2010 yılında dil öðrenmek için okula başladı. Aynı yıl polis takibinin başladıðını söyleyen Çakır, ardından hakkında soruşturma başlatıldıðını belirtti.

5 Aðustos 2012’de Darmstatt’ta mahkemeye çıkarıldıðını anlatan Çakır, mahkemede istihbarattan bir kadın, Anayasayı Koruma Dairesi’nden bir kişi, Ýçişleri Bakanlıðı’ndan bir kişi, Bilgilendirme Dairesi’nden bir kişi, duruşma boyunca hiç konuşmayan iki kişi ile istihbaratçı adayı iki kişinin hazır bulunduðunu söyledi. Çakır, duruşmanın beş saat sürdüðünü sözlerine ekledi.

Daha sonra birkaç kez daha hiçbir gerekçe gösterilmeden çaðrıldıðını belirten Çakır, bu görüşmeler sırasında her ay Heyva Sor’a (Kürt Kızılay’ı) verdiði 5 euro, DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk’e saldırıyı protesto etmek için Mannheim’de yapılan bir yürüyüşe katılması, tüm festivallerde görünmesi ve derneklere uðramasının sorgulandıðını belirtti.

Çakır, ayrıca “YEK-KOM’da kimler çalışıyor, tüm bu yürüyüşleri kim organize ediyor, otobüs paralarını nereden getiriyorsunuz, kim kiralıyor” gibi sorulara muhatap olduðunu ve “birlikte çalışabiliriz” şeklinde ajanlık dayatmasına maruz kaldıðını ifade etti.

Tepki gösterdiðinde ise bu kez “PKK çalışmalarında yer alıyorsun, Heyva Sor’a üyesin, Mannheim derneðine üyesin” şeklinde suçlamalar yöneltildiðini söyleyen Çakır, şöyle devam etti: “Bana yöneltilen sorulardan biri de, neden Muzaffer Ayata’nın mahkemesine katıldıðım yönündeydi. Ben de ‘Muzaffer Ayata bir Kürt siyasetçisidir’ dedim. Onlara ‘halkıma ihanet etseydim, gerilla olmazdım. Türkiye’de de ajanlıðı kabul etmediðim için gerillaya katıldım’ dedim.”

Süresiz oturum sahibi olduðunu ancak pasaport süresinin dolması üzerine, kendisine polisten bir mektup geldiðini söyleyen Çakır, “Gittiðimde pasaportumla birlikte oturumuma da el koydular. Bunu da mahkeme kararına dayandırdılar” dedi.

Mahkeme kararının ise bu olaydan 5 gün sonra, yani 10 Aralık’ta kendisine ulaştıðını ifade eden Çakır, kararda PKK’ye destek vermekle suçlandıðını söyledi.

Çakır, ANF’ye bu bilgileri verdiði 22 Aralık Cumartesi günü de, istihbarattan bir kişinin kendisini gün içinde sürekli gözetlediðini belirtti.