'AKP yasak ve yetki daraltmayı gündemine alıyor'

HDP, "AKP yerel idarelerin yetkilerini yok etmek için reform söylemi geliştirmektedir" dedi. Parti, konuya ilişkin araştırma önergesi verdi.

HDP Grup Başkanvekilleri Çağlar Demirel ve İdris Baluken, yerel yönetimlerin merkezi yönetimin vesayeti altında olması hakkında Meclis'te araştırma istedi.

'REFORM SÖYLEMİ ADI ALTINDA OTORİTERLEŞME'

Demirel ve Baluken'in önergesinde, şunlar ifade edildi: "İktidarın 'can ve mal güvenliği' gerekçesiyle ilan ettiği sokağa çıkma yasakları yüzlerce canın yitirilmesine, binlerce yaralanmaya, yüz binlerce yerinden edilmeye ve milyarlarca dolar değerinde maddi zararın oluşmasına neden olmuştur. Türkiye’de reformlar ya çatışma sürecinin hemen ardından konuşulur ya da savaşın tam ortasında yasakları arttırmak için gündeme gelir. Şu an devam eden çatışmalı süreçte AKP yerel idarelerin yetkilerini yok etmek için reform söylemi geliştirmektedir. Reform söylemi adı altında saklanan şey ise daha fazla otoriterleşmedir. Öz yönetim talebine karşı otoriterliği tesis etmek üzere yasal çalışmalar yapmaya çalışan AKP, paralel olarak da halk tarafından irade olarak seçilen onlarca belediye başkanını, yüzlerce belediye meclis üyesini gözaltına alıp tutuklamıştır. 

'AKP YASAK VE YETKİ DARALTMAYI GÜNDEMİNE ALIYOR'

Hükümetin adımları değerlendirilirken sürekli olarak geriye dönüş eğilimi göze çarpmaktadır. Yerel yönetimler alanındaki düzenlemelerde temel alınması gereken yetki ve bütçenin yerele aktarılmasıdır. 1808 yılında modern anlamda yerel yönetimlerin temelini oluşturan Prusya Kentler Yönetmeliğinden Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartına kadar gelişen 200 yıllık süreçte atılan adımların neredeyse tamamında yerel yönetimlerin özerkliği sürekli olarak güçlendirilmiştir. Öyle ki Avrupa parlamentosunda kabul edilen yasaların %70’i yerel yönetimlerin taleplerinin karşılanması amacını taşır. Türkiye ise yasakları ve yetki daraltmasını gündemine alıp modern demokrasilerin gerisinde kalmaktadır."

Önergede, 6360 sayılı yasa ile toplam Büyükşehir belediyesi sayısının 30’a çıkarıldığına değinilerek, "Bu yasayla büyükşehir belediyelerindeki beldelerin tamamını, büyükşehir yapılmayan illerdeki bazı belde belediyeleri de nüfus kriteri doğrultusunda kapatılmıştır. Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden belediyelere ayrılan payın belediyeler arasında paylaşımında uygulanan kriterler göz önüne alındığında çok gelişmiş illerin çok, az gelişmiş illerin az kaynak sahibi oldukları görülmüştür" denildi.

YEREL YÖNETİM PAYLARI

Önergede, şu bilgilere de yer verildi: "Gelişmiş iller olan İstanbul, Ankara ve İzmir illerine ayrılan kişi başı yerel yönetim payları Mardin ve Diyarbakır’ın 1,5 katı, en az gelişmiş iller olan Ağrı ve Muş ile Bartın illerinin 1,93 katı olarak gerçekleşmektedir. Belediyelerin öz gelir yaratma kapasiteleri göz önüne alındığında çok gelişmiş illerin kişi başı yerel yönetim paylarının az gelişmiş illerin 5 katı olabildiği görülmüştür. 

İktidar sözcülerine göre hükümetin, 'belediye yetkilerine neşter vuracak birtakım uygulamaları hayata geçirme planları yaptığının' vurgulandığı önergede, "Bu planları devreye koymak için de öz yönetim olarak tarif edilen demokratik hak taleplerini kendisine bahane etmektedir.  Muhalefet partilerine mensup belediyeler sürekli olarak hayali gerekçelerle baskı altına alınırken, hükümet üyesi yerel idareler adeta dokunulmazlığa ve suç işleme özgürlüğüne sahiptir" diye kaydedildi.

İktidar sözcülerine göre büyükşehir yasasıyla kaldırılan il özel idarelerinin yeniden kurulacağına da dikkat çekilen önergede, son olarak şunlar belirtildi:

'VESAYET, MADDİ SIKINTILAR, YOLSUZLUKLAR ARAŞTIRILSIN'

"Mevcut durumda 30 büyükşehirde il özel idaresi kapanmıştır. Ancak bu illerde YİKOB’lar (Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığı) kurulmuş ve maden ruhsatları gibi işlemler bu kurumlara devredilmiştir. Bu kurumlar pratikte İl Özel İdarelerinin seçilmiş organlarının devre dışı bırakılmış hali olarak başbakanlığa (temsilen vali) bağlı çalışan kurumlardır. Zaten bu kurumların gerekli görüldüğü takdirde yerel yönetim gibi çalışma yetkileri bulunmaktadır.

Toplum ve devlet yapısının bir sistem içerisinde özgürce yaşamasını sağlayan kurumlardan olan yerel yönetimlerin yaşadığı vesayet, maddi sıkıntıların araştırılması ve belediyelerdeki yolsuzlukların açığa çıkarılması amacıyla bir Meclis Araştırması açılmasını talep etmekteyiz."