Alternatif Nobel Onur Ödülü Snowden’e verildi
Alternatif Nobel Onur Ödülü Snowden’e verildi
Alternatif Nobel Onur Ödülü Snowden’e verildi
“Doğru Yaşam Vakfı” tarafından her yıl insan halkarı savunucularına verilen ‘Right Livelihood Onur Ödülü’ bu yıl ‘Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu’ (NSA)’nın izleme faaliyetlerini kamuoyuna açıklayan Edward Snowden ile Guardian Gazetesi Şef Redaktörü Alan Rusbridger arasında paylaştırıldı.
‘Doğru Yaşam Vakfı’ tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Büyük bir cesaret ve beceriyle şimdiye kadar tahmin edilemeyen kapsamdaki demokratik kontrol mekanismasının dışında, temel insan haklarıyla çelişen devlet dinlemelerini ifşa ettiği için” Snowden’in ödüle layık görüldüğü belirtiliyor.
‘Onur Ödülü’nü Snowden ile paylaşan Guardian’ın Şefi Alan Rusbridger’in gazetenin bağımsızlığını koruduğu, küresel çevre, insan hakları ve gelişme konularında gazeteyi güvenilir bir kaynak haline getirdiği belirtiliyor. Rusbridger İngiliz devletinin tüm baskı ve tehditlerine rağmen Snowden’in kendisine ilettiği belgeleri yayımlamayı sürdürmüştü.
500 bin kron tutarındaki ödüller ise Pakistanlı Avukat Asma Jahangir, merkezi HongKong’da bulunan Asya İnsan Hakları Komisyonu’nun sorumlusu Basil Fernando ve çevre örgütü ‘350.org’ kurucusu ABD’li Bill McKibben’e verildiği belirtildi ve ödüle layık görülenler hakkındaki bilgiler kamuoyuyla paylaşıldı.
YARGITAY’A SEÇİLMEYİ BAŞARAN İLK PAKİSTANLI KADIN
Asma Jahangir Pakistan’ın önde gelen İnsan Hakları hukukçusu. 30 yıl boyunca ülkede güç durumda bulunan kadın, çocuk, azınlık halklar ve en yoksul kesimleri savundu. 1986 yılında Pakistan’ının ilk hukuk yardım bürosunu kurdu. Tehdit ve fiili saldırılara uğramasına, gözaltına alınmasına rağmen ayrımcılık içeren yasalara karşı kampanyalar yürüttü ve iktidar sahiplerinden hesap sormayı sürdürdü. Jahangir tarihte bir ilke imza atarak Pakistan’ın ilk kadın Baro Başkanı olmayı başardı ve böylelikle Yargıtay’da da yoksulların savunma olanağını buldu.
Basil Fernando Asya’da saygı duyulan bir insan hakları savunucusu. 30 yıl boyunca yaptığı çalışmalarıyla insan hakları mücadelesi veren sıradan vatandaşlarla yapısal politik reformlar için çalışan kurumlar arasında köprü işlevi gördü. Basil Fernando 20 yıl yönettiği Asya İnsan Hakları Komisyonu (AHCR) ile birlikte insanların özgürlükleri kısıtlandığında ve tehlikeye girdiğinde dünyanın en gelişkin ‘yıldırım eylemleri’ni gerçekleştirdi. AHCR’nin okulları ve verdiği eğitimler aktivist ve hukukçuları insan hakları ve hukuk devletinin ilkeleri konusunda bilgilerle donalttı ve böylelikle insan haklarının herkes için geçerli olduğunu savunan halk hareketinin gelişimine katkıda bulundu.
İKLİMİ ODAĞINA KOYAN HALK HAREKETİNİN KURUCUSU
Bil McKibben ise dünyanın en önde gelen çevre aktivistlerinden. Kitapları ve konferansları on yıllar boyu büyük etki yarattı ve 1989’da yazdığı ‘The End of Nature’ kitabı kitlelerin dikkatlerini klim değişikliklere çeken ilk eserlerden biriydi. Son on yıl içinde iklimi odağına koyan dünyanın en heyacanlı halk hareketi 350.org’u kurdu.
Bu yıl 53 ülkeden 120 kişi ve kuruluş ‘Doğru Yaşam Ödülü’ için aday gösterildi ve bugüne dek 65 ülkeden 158 kişi ve kuruma ödül verildi. 2014 yılı ödülleri 1 Aralık 2014 tarhinde İsveç Parlamentosu’nda düzenlenecek olan bir törende sahiplerine dağıtılacak. Onur Ödülü alanlar da törenlere katılıyorlar ama Rusya’ya iltica eden Edward Snowden’in törene katılması beklenmiyor.
İSVEÇ’TEN BİR SKANDAL DAHA
“Doğru Yaşam Ödülü’nü alanlar her yıl Doğru Yol Vakfı tarafından Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Basın Odası’nda düzenlenen bir basın toplantısıyla basın ve kamuoyuna açıklanıyor. 2014 yılı ödüllerinin de 25 Eylül günü saat 10.00’da aynı yerde yapılacağı medya kuruluşlarına bildirilmişti.
Ancak Dışişleri yetkilileri basın toplantısının yapılmasından bir kaç gün önce vakıf yöneticilerine “Güvenilk Kuralları”ndan dolayı basın toplantısını Dışişleri Bakanlığı Basın Odası’nda yapamayacaklarını bildirdiler.
Vakfın Genel Müdürü Ole von Uexkull, basına yaptığı açıklamada ödülü Edward Snowden’e verdikleri için Dışişleri Bakanlığı’nın daha önce yapılmasını kabul ettiği basın toplantısına izin vermediğini belirterek İsveç Dışişleri yetkililerine tepki gösterdi.
“Biz daha önce kendi ülkelerinde adaletsizliklere karşı mücadele eden, yasaları çiğneyen hükümet yetkililerini eleştiren pek çok kişiye ödül verdik. Şimdi de aynı şeyi yapıyoruz. Snowden gerçek bir yurtsever ve onun ABD Anayasını savunduğuna inanıyorum. Dışişlerinin nasıl düşündüğünü iyi biliyorum. Küçük ve zayıf ülkelerden ödül alanlar geldiğinde İsveç insan haklarını ve demokratik değerleri savunuyor” diyen Uexkull, İsveç’in aynı tutumu güçlü ülkeler karşısında da göstermesi gerektiğini söylüyor.
Konu hakkında görüşlerina başvurduğumuz Dışişleri yetkilileri olay hakkında yorum yapamayacaklarını ve konu hakkında açıklama yapma yetkisinin Carl Bildt’in Basın Sekreteri Erik Zsiga’da olduğunu belirtiyorlar. Zsiga ise telefonlara cevap vermiyor.
İsveç Devlet Televizyonu’nun edindiği bilgiler Carl Bildt’in Snowden’e ödül verildiği için Dışişleri Bakanlığı’nda basın toplantısının yapılmasını engellendiğini gösteriyor.
BİLDT, SNOWDEN’İN İNTERNET ÖZGÜRLÜĞÜ KONFERANSINA KATILMASINI DA ENGELLEMİŞTİ
Bu yılın Mayıs ayında İsveç Hükümeti’nin ev sahipliği yaptığı, internet özgürlüğünün tartışıldığı ‘Stockholm İnternet Forumu’na katılmak için başvuruda bulunan Snowden ile birlikte Guardian Gazetesi Şef Redaktörü Alan Rusbridger, Gazeteci Glenn Grennwald,ve tanınmış internet özgürlüğü aktivisti Jacob Appelbaum’un konferansa katılma talepleri reddedilmişti.
Snowden İsveç Ulusal Savunma Radyo Kurumu’nun (FRA) ile Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı’na (NSA) arasında yakın işbirliği olduğunu, İsveç’in Baltık Denizi’deki fiberoptik kabloları izleyerek ve dinleyerek ulaştığı bilgileri ABD’ye ilettiğini gösteren ‘Çok gizli’ damgalı belgeleri Greenwald’ın yardımıyla kamuoyuna açıklamıştı.
İsveç Hükümeti’nin bundan dolayı Snowden ve söz konusu gazetecilerin konferansa katılmalarını engellediği yorumları yapılırken, Amerikalı film yapımcısı Laura Poitras, İsveç Hükümeti’nin internet özgürlüğü savunucularını kara listeye almasını protesto etmek için konferansa katılmamıştı.