Amed’de bulunan sivil toplum kuruluşları ortak basın açıklaması yaparak, Dicle Vadisi’nin tarım alanı arazisi kapsamından çıkarılması kararına tepki gösterdi. DTSO Başkan Yardımcısı Metin Aslan, “Kentin yaşam kaynağı ranta teslim edilmek istenmektedir” dedi.

Amed’de bulunan sivil toplum kuruluşları ortak bir basın açıklaması yaparak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Dicle Nehri üzerinde yer alan alanların tarım arazisi kapsamından çıkarılması kararına tepki gösterdi. Ortak basın açıklamasına Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO), Mezopotamya Ekoloji Hareketi Bileşenleri, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Bileşenleri ve Büyükşehir Belediyesi olmak üzere 75 sivil toplum kuruluşu destek verdi. Sivil toplum kuruluşları adına basın açıklamasını okuyan DTSO Başkan Yardımcısı Metin Aslan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından alınan bu kararın, yeni yapılaşmaların yol açacağı, alanın otantikliğini, özgünlüğünü, bütünlüğünü bozacağını ifade etti. 

Kentin yaşam alanı Dicle Vadisi’nin tarım işlevlerinin binlerce yıldır değişmediğini belirten Aslan, “UNESCO’ya dayanak oluşturan özgünlük, bütünlük ve otantiklik gibi temel koruma kriterleri, Dicle Vadisi’nde lokal müdahalelere rağmen bu güne kadar varlığını sürdürmüştür. Bu kapsamda kentin tüm bileşenlerinin katılım ve katkılarıyla Alan Yönetimi Planı, Ağustos 2014 tarihinde UNESCO’ya sunulmuş, bu planla da yerel yönetimler ve merkezi hükümet olarak UNESCO’ya alanın nasıl korunacağı konusunda taahhütte bulunulmuş olmaktadır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Dicle Nehri üzerinde yer alan Sur ve Yenişehir ilçeleri sınırları içerisinde ve aynı zamanda Yönetim Alanı’nın önemli bir bölümünü yapı rezerv alanı ilan etmiş ve 7.517.732.11 metrekare yüz ölçümlü bu alanı tarım arazisi niteliğinden çıkarmak için başvuru yapmış ve İl Toprak Koruma Kurulu’da 14.11.2014 tarih 71/4 nolu karar ile bahsi geçen alanın tarım alanı dışına çıkarma kararı almıştır” dedi.

UNESCO SÜRECİ RİSKE GİRECEK

Bu kararın yeni düzenlemeler ve yapılaşmalara yol açacağının altını çizen Aslan, “Bu karar, yeni düzenlemelerin yapılmasına, yeni yapılaşmalara yol açacak, alanın otantikliği, özgünlüğü, bütünlüğü, binlerce yılda oluşan eko-sistemini bozacaktır. Dolayısıyla kentimiz ve ülkemiz açısından son derece önemli ve prestiji yüksek olan UNESCO sürecini riske atacaktır. Tüm bu vasıfların Alan Yönetim Planı ile korunarak geleceğe taşınması hedeflenmiştir. Ancak bu kararla kentim yaşam kaynağı ranta kurban edilmek istenmektedir” şeklinde konuştu.

Toprak Koruma Kurulunun görevlerini hatırlatan Aslan, sözlerine şöyle devam etti: “19 Temmuz 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 2. ve 4. maddelerinde ‘tarım arazilerinin amaç dışı ve yanlış kullanımlarının önlenmesi, korumayı sağlayacak yöntemlerin oluşturulması gerekmektedir’ şeklinde belirlenmiştir. Alan Yönetim Planı, Eşgüdüm ve Denetleme Kurulu olarak onaylayan kurumlar, aynı zamanda Toprak Koruma Kurulunda da korumaya aykırılık oluşturan kararların altına da imza atmıştır. Bu durum sorgulanması gereken bir husustur.”

BAKAN MEHDİ EKER'E ÇAĞRI

İl Toprak Koruma Kurulu‘nun, kararı onaylaması için Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na gönderdiğini vurgulayan Aslan, “Bakanlık, ‘Tarım arazileri atalarımızın mirası değil, torunlarımızın emaneti olduğunu unutmayalım’ spotlarıyla kamuoyuna farkındalık yaratmaya çalışırken, ‘Diyarbakır medeniyetler beşiğidir’ sözünü dilinden düşürmeyen Diyarbakır Milletvekili ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı sayın Mehmet Mehdi Eker’i bu konuda duyarlı olmaya, yasaya aykırı bu kararı onaylamamaya, dünya kenti Diyarbakır’ın tarihine ve toprağına sahip çıkmaya davet ediyoruz” ifadeleri yer aldı.

‘KİMSEYİ YANLIŞ BİLGİLENDİRMİYORUZ’

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in ‘Böyle bir karar yok, kamuoyu yanlış yönlendiriliyor’ şeklindeki sözlerinin sorulması üzerine TMMOB Amed İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Turan Kapan, “Biz kapalı kapılar ardında kentle ilgili kararlar alınmasını kabul etmiyoruz. Basın mensupları burada, getirin kentimiz ile ilgili kararları tartışalım, beraber karar verelim. Halkın yararına bunun kullanılması için varız. Biz kimseyi yanlış bilgilendirmiyoruz. Ankara’da Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce ile yaptığımız görüşmelerde bunu dile getirdik. Bakan Eker, bu konuda böyle bir beyanat vermişse, Bakan Güllüce buradadır, biz buradayız” şeklinde konuştu.