Amed’den ‘Hükümet istifa’ sesleri yükseldi

Amed’den ‘Hükümet istifa’ sesleri yükseldi

Gezi Parkı’nda ağaçların kesilerek AVM yapılmasına karşı 6 gündür direnişte olan halka yönelik polis şiddetine karşı Amed’den “Hükümet istifa” sesleri yükseldi. Taksim’de yaşananların sadece kentsel dönüşüm çalışmaları olmadığını, halkların AKP zulmüne karşı bir isyanı olduğunu söyleyen ESP Genel Başkan Yardımcısı Ok, “Taksim Tahrir Meydanı’na dönmüştür” dedi.

HDK, PSKAD, KESK, DİSK ve bağlı sendikalar ile Türk-İş 7.bölge Gezi Parkı’nın yıkımına karşı direnişe geçen halka yönelik polis şiddetini Sanat Sokağı’ndan AZC Plaza önüne gerçekleştirdiği yürüyüş ve oturma eylemi ile protesto etti.

“Her yer Taksim her yer direniş. Devlet terörüne son” yazılı pankartın açıldığı yürüyüşte, “Barışa evet diktaya hayır”, “Taksim goristan ji bo faşistan”, “Amed isyandır Taksim’e selamdır”, “Hükümet istifa” yazılı dövizler taşındı. TKP’nin de destek verdiği ve sık sık “Amed’den Taksim’e isyandayız”, “AKP’ye teslim olmayacağız”, “AKP istifa” sloganları atan kitle AZC Plaza önünde yarım saatlik oturma eylemi yaptı.

Oturma eylemi sırasında yapılan konuşmalarda, meselenin Taksim’de iki üç ağacın kesilmesi değil AKP zulmüne karşı isyan olduğu vurgulandı. AKP’nin iktidara geldiği günden bu yana “Tek dil, tek millet, tek bayrak” ifadeleriyle teklediği kaydedildi.

HDK Amed sözcüsü Mehmet Aslanoğlu yaptığı konuşmada, “Türkiye’de bir haftadır halklar AKP diktatörlüğüne karşı direnişte, isyanda” dedi. Aslanoğlu, Gezi Parkı direnişlerine polisin şiddetli müdahalesi sonucu Antalya HDK bileşenlerinden Mehmet Ayvalıtaş’ın yaşamını yitirdiğini Ankara’da ise OSTİM işçisi Ethem Sarısülük’ün ağır yaralandığını ve durumunun ciddiyetini koruduğunu hatırlattı.

KESK Dönem Sözcüsü Mehmet Karaaslan ise Türkiye’deki toplumsal muhalefet hareketlenmelerinde geri adım atmadıklarını ve atmayacaklarını belirttiği konuşmasında, yaşanan faili meçhulleri ve zorunlu göçleri hatırlattı. KESK’in eylemsellik sürecine ilişkin bilgi veren Karaaslan, toplumun her kesiminin bu eylemsellikleri desteklemesi için çağrıda bulundu. Karaaslan, “AKP tüm sosyal alanlara saldırdığı gibi işyerlerimize de saldırarak özelleştiriyor. Kazanım tüm toplumun kazanımı olacaktır, sadece bir kesimin değil. “Biz AKP’yi Roboski’den Reyhanlı’dan tanıyoruz. TEKEL’in özelleştirilmesinden tanıyoruz. Ve AKP’ye güvenmiyoruz” diyen Karaaslan, toplumsal muhalefetin sesini yükseltmesinin çözüm sürecine de katkı sunacağını söyledi.

‘TAKSİM TAHRİR MEYDANI’NA DÖNMÜŞTÜR’

ESP Genel Başkan Yardımcısı Fethiye Ok, “Taksim’i gaza boğanlar, Türkiye’nin 60 kentini Nazi Kampı’na çevirenler barışı getiremezler. Barışı biz işçi ve emekçiler getireceğiz” diyerek Gezi Parkı için direniş gösteren halkı selamladı. Taksim’de yaşananların sadece kentsel dönüşüm çalışmaları olmadığını, halkların AKP zulmüne karşı bir isyanı olduğunu söyleyen Ok, “Taksim Tahrir Meydanı’na dönmüştür” dedi.

AKP Hükümeti’ne halkların taleplerinin derhal kabul edilmesi için seslenen Ok, “Türkiye’nin kentlerini gaza boğarak bu ülkeye barış getiremezsiniz” dedi. KESK’in 5 Haziran’da gerçekleştireceği grevi desteklediklerini belirtti.

 Kitle adına açıklamada bulunan Genel İş Sendikası Amed Şube Başkanı Mehmet Salih Doğrul, “Türkiye ve Kürdistan’da emeğimize, yaşamımıza, doğamıza dokundurtmayacağız” dediği konuşmasında, “Türkiye tarihinde bu direnişle oluşan kırılma noktası şunu göstermiştir; halkın yaşamın etkileyen hiçbir konuda halka rağmen adım atamazsınız, atamayacaksınız. Baskılarınız, yasaklarınız, şiddetinizle halka boyun eğdiremezsiniz. Tüm Türkiye’nin meydanlarından yükselen ortak ses ‘hükümet istifa’ olmuştur. Bu sesi büyüteceğiz, bu haykırışın anlamı açıktır” diye kaydetti.

 “Gezi Park’ı park olarak kalacaktır. Ne Taksim’de ne Topçu Kışlası’nda ne de tüm doğa ve yaşam alanlarımızda talana izin vermeyeceğiz” diyerek eleceklerine sahip çıkmak için direnişlerini sürdüreceklerini belirten Doğrul taleplerini şöyle sıraladı: “Gezi Parkı’ndan başlayarak halkın demokratik hak kullanımını engelleyen, şiddetle bastırma eylemi veren, bu emri uygulatan, yüzlerce insanın yaralanmasına neden olan sorumlular, başta İçişleri Bakanı, İstanbul Valisi, Emniyet Genel Müdürü olmak üzere derhal istifa etmelidir.

Gaz bombası kullanımı yasaklanmalıdır.

Ülkenin dört bir yanında direnişe katıldığı için gözaltına alınan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalı, haklarında herhangi bir soruşturma açılmamalıdır.

Taksim başta olmak üzere Türkiye’deki tüm meydanlarda, kamusal alanlarda toplantı ve eylem yasaklarına son verilmelidir.”

Açıklamanın ardından KESK ve bağlı sendikalarının yarınki eylem programı duyurularak eyleme çağrıda bulunuldu.