Amed ve İzmir'de kayıplar için adalet arayışı sürdü
Amed ve İzmir'de insan hakları savunucuları ile aileler, kayıplar için adalet arayışlarını sürdürdü.
Amed ve İzmir'de insan hakları savunucuları ile aileler, kayıplar için adalet arayışlarını sürdürdü.
İHD Amed Şubesi ve kayıp yakınlarının her hafta düzenlediği “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” oturma eyleminin 436’ncısını gerçekleştirildi. İHD şubesinde yapılan eylemde kayıpların fotoğrafları taşındı. Eylemde konuşan İHD Kayıp Komisyonu Üyesi Hasan Yalçın, bugüne kadar herhangi bir şüphelinin dahi ifadesinin alınmadığını belirterek, adaletin bir an önce sağlanması gerektiğini söyledi. 101 gündür açlık grevi eylemini sürdüren Akademisyen Nuriye Gülmen ve Öğretmen Semih Özakça’nın sağlık durumuna da dikkat çeken Yalçın, eğitimcilerin taleplerinin karşılanmasını istedi.
İHD Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Pekdoğan, 11 Haziran 1990 tarihinde Urfa’nın Siverek ilçesinde bulunan Ordu Taksi Durağı’nda şoförlük yaptığı esnada JİTEM tarafından kaybettirilen Adnan Bağca’nın hikayesini okudu. Bağca'nın ailesine 56 DA 423 plakalı Toros marka mavi araçla Amed'e yolcu götürüldüğü bilgisi verildiğini belirten Pekdoğan, 3 gün sonra Siverek Emniyet Müdürlüğü tarafından Bağca’nın Amed'de gözaltına alındığı ve birçok mermi ile yakalandığının aktarıldığını söyledi.
Pekdoğan, ancak daha sonra bu bilginin ret edildiğini söyledi. Ailenin yaptığı araştırmalarda plakası verilen aracın sahte evrak ile sık sık alınıp satıldığı bilgisinin edinildiğini ifade eden Pekdoğan, Bağca’nın JİTEM tarafından zorla kaybedildiği iddiasının eski özel harekatçı Ayhan Çarkın’ın 2011’de çeşitli basın organlarına yansıyan itiraflarında yer aldığını kaydetti.
Bağca Ailesi'nin olay ile ilgili devletin tüm kurumlarıyla görüşmesine rağmen iç hukukta herhangi bir sonuç alınmadığını ifade eden Pekdoğan, dosyanın AİHM’e taşıdığını ancak olay ile ilgili henüz bir kararın çıkmadığını ifade etti.
İZMİR
İHD İzmir Şubesi de "faili meçhul" cinayetler ve gözaltında kayıplara dikkat çekmek amacıyla her hafta düzenlediği eylemlerini sürdürdü. Bu hafta 24 yıl önce kaybedilen iş insanları Adnan Yıldırım, Savaş Buldan ve Hacı Karay'ın failleri soruldu. Konak eski Sümerbank önünde yapılan eyleme, HDP yöneticileri ve çok sayıda kişi katıldı. "Kayıplar bulunsun failler yargılansın” ile “Kayıplar vicdandır sahip çık” pankartlarının açıldığı açıklamayı İHD Yöneticisi Ahmet Çiçek yaptı.
Dönemin Başbakanı Tansu Çiller tarafından hedef gösterilen İş İnsanı Adnan Yıldırım, Savaş Buldan ve Hacı Karay'a dikkat çeken Çiçek, davanın geçmişine ilişkin şunları söyledi: “1996’da Adnan Yıldırım, Hacı Karay ve Savaş Buldan’ın zorla kaybedilerek öldürülmesi, MİT tarafından hazırlanan Susurluk Raporu’nda yer aldı. Ayrıca Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hala devam eden 'faili meçhul' cinayetler davasının 10.04.2015 tarihli duruşmasında ifade veren eski MİT Kont-Terör Dairesi Başkanı Mehmet Eymür, haber elemanı Tarık Ümit’in kendisine verdiği 'öldürülecek işadamları listesi'ni açıkladı. Bu listedeki isimler arasında Adnan Yıldırım, Hacı Karay ve Savaş Buldan da bulunuyordu. Mahkemede bu listenin Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı arşivlerinde 'müteahhit çizelgesi' adıyla yer aldığı da ortaya çıktı. Aralarında Yıldırım, Buldan ve Karay’ın da bulunduğu 18 kişinin öldürülmesinden sorumlu tutulan 19 sanığın yargılanmasına Ankara’da devam ediliyor.”