Amed ve Batman’da kayıp yakınlar failleri sordu

Amed ve Batman’da kayıp yakınları, bu hafta da “kayıpların bulunması ve faillerinin yargılanması” talebiyle eylem gerçekleştirdi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi ve kayıp yakınlarının eylemi 540’ıncı haftasında, valilik yasağı nedeniyle yine dernek binasına gerçekleşti.

"Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" yazılı pankartın açıldığı oturma eyleminde, kaybedilenlerin fotoğrafları taşındı.

İHD Şube Başkanı Abdullah Zeytun, 90’lı yıllardan itibaren kaybedilen insanların halen bulunmadığını hatırlatırken, annelerin sesine ses olmaya çalıştıklarını kaydetti.

Zeytun, “Binlerce insanın yaşam hakları elinden alınmasına rağmen Türkiye, kendi iç hukukunda gerekli hiçbir teamülü yerine getirmedi. Her hafta olduğu gibi suçluları, failleri burada ifşa edeceğiz. Mücadelemiz onarıcı bir adalet elde edilene kadar devam edecektir” dedi.

Bu haftaki eylemde 1980 yılında Amed’de sivil giyimli kişilerce gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Recep İkincisoy’un akıbeti soruldu.

İHD Kayıp Komisyonu Üyesi Hasan Yalçın, İkincisoy’un 16 Temmuz 1980 tarihinde Büyük PTT'nin arka sokağındaki evinin önünde kaçırıldığını hatırlattı. Yalçın, ailenin yaptığı tüm girişimlerden bir sonuç alınamadığını sözlerine ekledi.

Batman’da da kayıp yakınları, 446'ncı kez bir araya geldi. Daha önceleri Gülistan Caddesi’nde yapılan eylem, son 41 haftadır yasak nedeniyle İHD şubesi binasında yapılıyor. Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlar eyleme destek verdi.

İHD Batman Şube yöneticilerinden Celal Anlayıcı, eylemde yaptığı konuşmada 75 yaşındayken 14 Nisan 1995 tarihinde JİTEM elemanları tarafından kaçırılan Kadir Keremoğlu'nun kaybedilme öyküsünü anlattı.

Keremoğlu’nun Van merkezdeki bir camiden çıkarken 01 EA 600 plakalı Beyaz Toros ile birlikte 3 araçtan inen kişiler tarafından kaçırıldığını söyleyen Anlayıcı, ailenin yaptığı araştırma sonucunda ortaya çıkan bilgilere dikkat çekti. Anlayıcı, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'a teslim edilen Keremoğlu’nun önce Van JİTEM merkezine, daha sonra Jandarma Alay Komutanlığı'na götürüldüğünün öğrenildiğini belirtti.

Başvuruların ardından aileye bir telefon geldiğini anlatan Anlayıcı, telefon açan kişinin "Babanızı bırakmak için 750 bin mark istiyoruz" dediğini söyledi. Bunun üzerine aile, sözkonusu parayı Ziraat Bankası’nda bir hesaba yatırmasına rağmen, Keremoğlu’ndan şimdiye kadar bir haber alınmadığı kaydedildi.

Cezasızlık politikasına vurgu yapan Anlayıcı, "Devlet, suçun mahiyetine göre cezalandırmakla yükümlüdür. Devletin bu yükümlülüğünü yerine getirmesini istemek suç değil, en doğal hakkımızdır. Suç olan kaybedenleri korumak, onları hukukun üstünde tutarak cezasız bırakmaktır" diye konuştu.