Avrupa’daki aşırı sağcı partiler, 2014’teki Avrupa Parlamentosu seçimleri için koalisyon arayışında. Avrupa aşırı sağının kıta çapında birleşmesi yabancılara ve Avrupa bütünleşme sürecine karşı ciddi risklere yol açabilir. Ancak siyasi gözlemciler aralarındaki ideolojik farkların böyle bir birleşmeyi engelleyeceğini düşünüyor.

Fransız Marine Le Pen ile Hollandalı sağ popülist Gert Wilders Avrupa Birliği’ne karşı olmalarına rağmen Avrupa Parlamentosu’na girmek için koalisyon kurmaya çalışıyor. Medya ise bunu, sağın ülkeler bazında yaşanan oy artışını Avrupa geneline yaymayı hedeflelediği yorumunda bulunuyor.

Aşırı sağcı lider Geert Wilders ile bir araya gelen Le Pen, Avrupa seçimleri öncesi olası bir koalisyonun temellerini attı. Ülkelerinin egemenliklerini yeniden kazandırmak istediklerini belirten sağcı liderler diğer partilerle görüşmelerini de sürdürüyor.

Ulusal Cephe lideri Marine Le Pen, diğer partilerle görüşmelerine birkaç aydır devam ediyor. Belçikalı, Avusturyalı ve İsveçli aşırı sağcı liderler federasyona şimdiden destek vermiş durumda. Son kamuoyu yoklamaları da Avrupa seçimlerinde Ulusal Cephe’nin ilk sırada çıkabileceğini işaret ediyor.

Siyasi gözlemciler Avrupa’daki sağ partiler arasında işbirliği kurmanın organizasyon açısından kolay olmadığını, geçmişte de AP’de benzer gruplaşmalar olduğunu, ancak aralarındaki rekabetten dolayı dağıldıklarını söylüyor.

Öte yandan AP üyesi Sylvie Goulard, modern sağın ırkçı fikirlerini örten yeni bir dil ürettiği düşüncesinde. Siyasi sağın özgürlük ve demokrasi gibi değerleri kabullendiğini, liberal görünmeye çalışıp homoseksüeller ve kadınların haklarına da sahip çıktığını söyleyen Profesör Kai Arzheimer ise, sağ popülist partilerin Avrupa fikrine karşı çıkmakla, milliyetçilik ve Yahudi düşmanlığı gibi eski ilkelerini perdeleyip toplumda kabul görmeye başladığını ifade ediyor.

Eskiden göç kelimesi ile ten renkleri ve dilleri farklı olan yabancıların kastedildiğini hatırladan Prof. Arzheimer, “Günümüzde ise kültürler savaşı olarak lanse ediliyor. Avrupa toplumları ırkçılığın bu modernize edilmiş şeklini daha kolay benimsiyor” dedi.