Aydar: Brüksel konferansı sürgünler için siyaset yolunu açacak
Aydar: Brüksel konferansı sürgünler için siyaset yolunu açacak
Aydar: Brüksel konferansı sürgünler için siyaset yolunu açacak
KCK Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar, Brüksel’de gerçekleştirilecek olan Halkların Demokrasi ve Barış Konferansı’na katılacakların çoğunun yasaklı kesimlerden oluşacağına dikkat çekerek, “bunlar türkiye’nin mağdurlarıdır. Konferansın bir konusu da bu mağduriyetin giderilmesi, sürgünlerin geri dönmesi, siyaset yolunun açılması olacak” dedi.
KCK Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar, 29-30 Haziran tarihlerinde Belçika’nın başkenti Brüksel’de toplanacak olan Halkların Demokrasi ve Barış Konferansı’nı Yeni Özgür Politika gazetesine değerlendirdi.
Aydar, Brüksel'deki konferansın, Ankara ve Amed'de yapılan konferans serisinin devamı olacağını belirterek, format itibariyle daha çok Ankara'dakine benzeyeceğini söyledi.
Türkiye'de demokrasi ve barıştan yana olan tüm güçlerin hazır olacağını, katılım talebinin oldukça fazla olduğunu kaydeden Aydar, "Katılımcılar sadece sürece ilişkin görüş belirtmeyecek, aynı zamanda bu sürece nasıl katkı sunulacağı perspektifiyle hareket edecekler" dedi.
Ankara ve Amed'de çıkan kararların kendilerini bağladığını belirten Zübeyir Aydar, şunları söyledi: "Bu konferansı önceki iki konferanstan farklı kılan, katılımcıların çoğunun yasaklı olması. Bunlar Türkiye'nin mağdurlarıdır. Türkiye'de siyaset yapamayan ve sürgün edilmiş kişilerdir. Konferansın bir konusu da bu mağduriyetin giderilmesi, sürgünlerin geri dönmesi, siyaset yolunun açılması olacak. Konferansımızı diğer konferanslarda ayıran bir başka nokta ise lobi ve diplomasi çalışmaları olacaktır. Konferansın Avrupa'da yapılmasından kaynaklı olarak barış ve demokratikleşme sürecini bütün dünyaya anlatma görevi olacaktır. Böylelikle demokratik kamuoyunun desteğini alınmasına yönelik çalışmalar olacaktır. Ayrıca Ankara ve Amed'de tartışılan konular da gündemimiz de olacaktır."
Almanya'daki Türkiyeli ve Kürdistanlı demokratların, yurtseverlerin, ilericilerin ve sosyalistlerin yer aldığı bir platform olan Demokratik Güç Birliği Platformu'nun (DGBP) önemli olduğunu vurgulayan Aydar, "Konferansımıza Demokratik Güç Birliği Platformu'nun bütün bileşenleri katılıyor, dolasıyla konferans bu platforma da güç verecektir. DGBP'nin diğer bileşenlerle buluşma zemini de hazırlanmış oluyor. Hem Brüksel'deki hem Ankara'daki konferans, Türkiye'de değişim isteyen güçlerin birlikteliklerine ve örgütlenmelerine katkı yapacaktır. Her iki konferans demokratik alternatifin ortaya çıkması açısından bir zemin oluşturacaktır" diye konuştu.