Aykan Sever: Savaş uzun vadeye yayılabilir
Gazeteci Aykan Sever, ABD veya İsrail, İran’a yönelik kara harekatına kalkışmazsa da İran-İsrail savaşının uzun vadeye yayılabileceğini söyledi.
Gazeteci Aykan Sever, ABD veya İsrail, İran’a yönelik kara harekatına kalkışmazsa da İran-İsrail savaşının uzun vadeye yayılabileceğini söyledi.
Şu anki savaşın, mevcut kapitalizmin aynası olduğunu; dünya ve gelecek için bunu yaratabildiğini belirten gazeteci Aykan Sever, şunların altını çizdi: “Yarattığı liderler de Trump ve benzerleri. Bunlar, kapitalizmin sıradanlığının bize dayattığıdır. Sosyalizm ya da komünizme şu an birçok insan için ütopya gibi bakabilir ama kapitalizmin ütopyası dahi yok. Yapmak istedikleri zaten şu an bize yaşattıkları. Öcalan'ın da özellikle demokratik komünal toplum vurgusu var. Sosyalizmin başka bir tarifi. Şimdi bu savaşa karşı yapılacak örgütlenme de bunun temelinde olabilir. Aynı zamanda yeni bir enternasyonalin temeli de bu olabilir.”
ANF’ye konuşan gazeteci Aykan Sever, İsrail- İran çatışmasını kaçınılmaz olduğunu belirterek, şunları söyledi: “İsrail ile İran arasındaki savaş, sonuçta beklenen bir durumdu. Amerikan yönetimi ile İran arasında görüşmeler halen sürerken bu çatışma devreye girmesi mühim. İsrail'in belki acele etmesinde, bu çatışma öncesi İran yönetiminin İsrail'le ilgili bazı istihbarat bilgilerini elde etmesi ve bunun yayınlaması etkili olmuş olabilir. İran da böyle bir çatışmanın geldiğini gördüğü için son dönemde özellikle (en azından basına yansıyan bazı bilgilere göre) Çin'den füzelerle ilgili malzeme ithalatını arttırmıştı. Yine İran tarafından çok sayıda füzenin depolandığına dair bir tür propaganda filmi diyebileceğimiz şeyler de yayınlanmıştı” dedi.
TRUMP, BU SAVAŞI YETERİNCE SATAMIYOR
ABD Başkanı Donald’ın Trump’ın savaşın başlatılmasıyla bir miktar “zor duruma” sokulduğunu kaydeden Sever, şöyle devam etti: “Trump bütün istediklerini yaptıran adam pozisyonu sağladı kendine ama son olayda iki partiden oluşan bir ekip Trump'ın elinden savaş yetkisini almaya çalışıyor. Öyle bir yasa çıkarmaya çalışıyorlar. Trump'ın yetkisini kısıtlayıp en azından bunu kongreden bir kararla yapılabilecek bir duruma çevirmeye çalışıyorlar. Amerika'da da herkes hoşnut değil nihayetinde. Hem Amerikan toplumunda bu hoşnutsuzluk yaygınlaşıyor hem de bürokrasi içerisinde. Bu savaşın onların savaşı olmadığının farkındalar muhtemelen. Daha doğrusu Trump, bu savaşı yeterince satamıyor.”
3. DÜNYA SAVAŞI YENİ BİR ETABA GEÇTİ
3. Dünya Savaşı'nın yeni bir etaba geçtiğini ama bu savaşta 3. Dünya Savaşı'nın stratejik hesapları dışında eski hesapların da görüldüğünü kaydeden Sever, “Örneğin İran, şah döneminde bir sömürge pozisyonundaydı. Bunun yeniden kazanımı için de bir çaba var. Öte yandan bu savaşın Çin'e karşı da bir boyutu var. Çin’i çevreleme dediğimiz stratejinin bir parçası… Hepsi iç içe geçmiş vaziyette. Sonuçta Ortadoğu'da açık olan şu; Amerika ve bunun paralelinde İsrail hegemon güç olarak kendini tarif etmeye çalışıyor. Bunu da şiddet ve savaş yoluyla yapmaya çalışıyor, gerçek olan bu” dedi.
SAVAŞIN YARATTIĞI ANORMAL ATMOSFER
Gelinen noktada asıl problemin, savaşın yarattığı atmosfer olduğunu; savaşın, dünyanın genelinde insanları normal düşünemez hale getirdiğini söyleyen Sever, şöyle konuştu: “Geçmiş dönemde, savaşın ’normal sonuçlarından’ bir tanesi, her sıradan insanın savaşa karşı olmasıydı, çünkü savaşın dünya toplumlarına genel olarak zarar vereceğini düşündük. Şimdi böyle bir evrede değiliz maalesef. Sadece seyirci de değiliz. Bir yandan seyrediyoruz ama halkları aktif destekleyici haline getirmeye de çalışıyorlar. Özellikle dünyadaki politikacıların normal bir rasyonaliteyi kaybettiğini söyleyebiliriz. Normal aklın, mantığın ölçülerini terk ettiğimiz bir dönemden geçiyoruz.”
TÜRKİYE BÜYÜK BİR MANİPÜLASYON YAPIYOR
En çok dillendirilen “Sıra Türkiye'ye mi gelecek?” sorusu ve bunun etrafındaki söylemin bir manipülasyon olduğuna işaret eden Sever, şunları dile getirdi: “Bence Türkiye, büyük bir manipülasyon yapıyor. Şu anki koşullar için söylüyorum, yarın başka türlü olabilir. Sonuçta Türkiye, Ortadoğu'da şu ana kadar İsrail'in geliştirdiği politikaların paralelinde davrandı. Türkiye'deki yönetim, büyük ve kanlı bir suç cürmünün üzerine oturduğunu biliyor. O yüzden yarınlarıyla ilgili güven duymuyorlar. Aslında kendi güven duymamalarını bütün toplumu ‘İsrail bize saldırabilir’ diye manipüle ederek perdeliyorlar. Bence Türkiye'deki şu an yönetenlerin doğrudan hesapları, Türkiye'nin emperyalizmi diye tarif edebileceğimiz, mevcut sermaye yapısının hevesleri üzerine kurulu. Sonuçta Suriye'den daha büyük pay kapmak, petrol bölgeleri dahil, petrol, doğalgaz vesaire bölgeleri dahil olmak üzere.
TÜRKİYE’NİN EMPERYAL HEDEFLERİ
Şunu da hesaplıyorlarsa hiç şaşırmam; Doğu Kürdistan, Rojhilat'ın da aynı zamanda belli ölçülerde kontrol ve himaye altına alınması meselesini. Zaten olay Rojhilat'tan ibaret. Güneybatı Azerbaycan diye tarif edilen büyük Azerbaycan ülkesi üzerinden yıllarca CIA ile birlikte Türkiye ve Aliyev yönetimi çeşitli projeler içerisinde. Bunun örgütlenmeleri de var. Bu aynı zamanda Ermenistan'ı da tehdit eden bir süreç. Bunun da altını açıkça çizmek lazım. Aliyev'in Erdoğan'ı ziyareti, arkasından muhtemelen Paşinyan’ın 20 Haziran'da Erdoğan ile görüşmeye gidecek olması, bütün bu süreçle ve Türkiye'nin emperyal hedefleriyle bağlantılı. Türkiye'yi yönetenler, kendilerinin suçlu olduğunun, aynı zamanda Türkiye toplumunu çürüttüklerinin de bilincinde. Demagojiye başvuruyorlar; İsrail bize de saldırabilir, diye. Belli güvenceleri zaten vermişler İsrail'e karşı. Birtakım taahhütler altına girmişler ama öte yandan da Trump'a ‘Netanyahu kötü, biz daha iyiyiz” diye sesleniyorlar, çünkü Türkiye de bu emperyal hayallere talip.”
SAVAŞ YIPRATICI BİR BİÇİMDE SÜRECEK
Gazeteci Aykan Sever, savaşın uzun vadeye yayılacağını tahmin ettiğini belirterek, “İsrail veya Amerika gidip karadan bir işgale yönelemez. Muhtemelen birbirlerine ciddi zarar verdikten sonra durabilirler. Savaş uzun vadeye yayılarak yıpratıcı bir biçimde sürecek. Bu süreçten de en fazla zarar gören halk olacak. Bunun altını çizmemiz lazım. Öncelikle savaşa dur denilmesi gereken bir politika benimsenmeli. Sol açısından söylüyorum. Hatta sadece sol için değil, dünyanın geleceğiyle ilgili bir kaygımız varsa öncelikle savaşa dur demenin yollarını bulmalıyız. Bu kapsamda davranmamız gerekiyor. Yoksa militarizmin, faşizmin bir anlamda yüceltildiği bir dönemdeyiz. O yüzden savaşı durdurmak burada temel önemde” diye konuştu.
KAPİTALİZMİN SARADANLIĞININ DAYATTIĞI BUDUR
Şu anki savaşın, mevcut kapitalizmin aynası olduğunu; dünya ve gelecek için bunu yaratabildiğini vurgulayan Sever, şunları ekledi: “Yarattığı liderler de Trump ve benzerleri. Bunlar tesadüfen olmuş şeyler değil, kapitalizmin sıradanlığının bize dayattığıdır. Sonuçta burada sosyalizm ve komünizm dışında bu dünyanın hiçbir çıkışı yok. Sosyalizm ya da komünizme şu an birçok insan için ütopya gibi bakabilir ama kapitalizmin ütopyası dahi yok. Yapmak istedikleri zaten şu an bize yaşattıkları. Öcalan'nın da özellikle söylediği demokratik, komünal toplum vurgusu var. Sosyalizmin başka bir tarifi bence bu. En azından benim anladığım kasıt bu. Şimdi bu savaşa karşı yapılacak örgütlenme de bunun temelinde olabilir. Aynı zamanda yeni bir enternasyonalin temeli de bu olabilir.”