Rehin tutulan Kürt siyasetçi Aysel Tuğluk’un sağlık sorunlarına dikkat çekmek ve özgürlüğünü talep etmek için İstanbul Sirkeci’de bulunan PTT şubesi önünde bir açıklama yapıldı.

Demokrasi İçin Birlik (DİB) tarafından yapılan açılamada Tuğluk için Kocaeli Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’ndaki 9 uzman doktorun hazırladığı rapor hatırlatıldı.

DİB üyesi Ayşe Devecioğlu, sözkonusu raporda Tuğluk’un hafıza kaybının kronik olduğu, ilerleyen bir özellik gösterdiği, hapishane koşullarında hayatını sürdüremeyeceği, bu nedenle cezasının infazının ertelenmesi tespitinin yapıldığını belirtti.

Buna rağmen Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) Tuğluk’un cezaevinde kalabileceğine karar verdiği tepkisinde bulunan Deveciğoğlu, “ATK Başkanlığı tıbbi etikten tamamen yoksun bir tutumla siyasi mahpusların cezalarını ertelemiyor. Tam teşekküllü hastanelerin vermiş oldukları raporlar ATK tarafından kabul görmüyor. Devlete tutuklu ve hükümlülerin sağlığı ve yaşam hakkı ile ilgili yükümlülük getiren bütün uluslararası sözleşmelere rağmen hastalık iktidar tarafından cezalandırma aracına dönüştürülüyor” dedi.

Devecioğlu, İnsan Hakları Derneği (İHD) verilerine göre, 604’ü ağır olmak üzere bin 605 hasta tutuklunun cezaevlerinde olduğunu hatırlatırken, özellikle siyasi tutsakların ölüme terk edildiğini belirtti.

Devecioğlu, şunları ifade etti: “Cezaevlerinde yaşamını tek başına idame ettiremeyecek ağır hasta tutuklular var. Tedavileri gerektiği gibi yapılmayan mahpuslar hapishanelerde yaşamını yitiriyor. 2013 yılında İnfaz Yasası’nda, ağır hastaların tahliye edilmeleriyle ilgili maddeye ‘toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı’ koşulunun eklenmesiyle siyasi mahkûmlar ağır hastalıkların pençesinde ölüme terk ediliyor. Alaattin Çakıcı gibi muhalefeti açıktan tehdit eden faşist mafya babaları ise toplum için güvenlik tehdidi oluşturmadığından serbest.”

Devecioğlu “Aysel Tuğluk ve hapishane koşullarında tedavisi yapılamayan hasta mahpuslar derhal tahliye edilmelidir. Demokrasi İçin Birlik olarak Aysel Tuğluk ve hasta mahpusların uğradıkları yaşam ve sağlık hakkı ihlallerine karşı mücadelemizi sürdüreceğiz” diye noktaladı.

Yapılan bu açıklamadan sonra Eminönü PTT şubesine giden DİB’liler Tuğluk’un serbest bırakılması talebiyle Adalet Bakanlığı’na faks gönderdi.