‘Azerbeycan’dan Kürtçenin geliştirilmesine yardımcı olun’
‘Azerbeycan’dan Kürtçenin geliştirilmesine yardımcı olun’
‘Azerbeycan’dan Kürtçenin geliştirilmesine yardımcı olun’
Azerbaycan Kürtleri asimlasyona karşı direnmekte kararlı. Ancak bunu sadece Azerbaycan’da yaşayan Kürtler olarak yapmaları da çok zor. Baku’de faaliyet gösteren Ronahi Kürt Kültür Merkezi’nin başkanlığına yeni seçilen Fexreddin Paşayev, Azerbaycan’da yaşayan Kürtlerin ciddi bir asimlasyonla karşı karşıya olduğunu belirtiyor. Kürdistanlı kurum ve kuruluşların desteği omadan kendi imkanlarıyla bu asimilasyon politikasının üstesinden gelmenin de çok zor olduğunu vurguluyor.
20 yıl önce kurulan Ronahi Kürt Kültür Merkezi, Kürtçe gazete ve bazı kültürel faaliyetleriyle Azerbaycan’da Kürt varlığını ayakta tutmaya çalıştı. Şubat ayı başında eski başkan Kamil Hasanov’un istifa etmesiyle birlikte Ronahi çalışanları yeniden örgütlendi. Yapılan konferansla yeni bir yönetim oluşturuldu ve Fexreddin Paşayev, Ronahi Kürt Kültür Merkezi’nin bakanlığına seçildi. Ünlü yazar Ehmedê Hepo, “Dengê Kurd” gazetesinin editorü Seymur Alıxanov, Namik Nasibov, Barzani Eskerov da yeni yönetimde yer aldı. ANF’nin sorularını yanıtlayan Ronahi Kürt Kültür Merkezi’nin yeni başkanı Fexreddin Paşayev, şu anda Azerbaycan’da yaşayan Kürtlerin ciddi bir asimilasyon sorunu ile karşı karşıya olduklarını söyledi.
Azerbaycan kanunlarının, ülkede yaşayan tüm halkların anadil ve kültürünü geliştirmeyi garanti altına aldığını belirten Paşayev, “Fakat topraklarımızın Ermenistan işgalı altında oması dil eğitimini verimli bir şekilde organize etemize imkan vermiyor, çünkü Kürtler, Azerbaycan’ın farklı bölgelerine daşılmış ve mülteci durumundalar. Ama bu, dilimizi ölüme terk edeceğimiz anlamına da gelmiyor. İmkanlarımız dahilinde dil kurslarını yeniden canlandırmayı planlıyoruz. Kültür çalışmaları da önceliklerimiz arasında. Kültür merkezimizin ofisi zaten devlet tarafından tesis edilmiştir. Bügün Azerbaycan’da Kürtce ve Azerice yayın yapan 2 gazete bulunmakta, haftada yarım saat Kürtçe radyo yayını yapılmaktadır. Kuşkusuz bunlar şu anda Azerbaycan’da kaybolmakta olan bir dili ve kültürü ayakta tutmaya yetmez. Belli ki kendi kıt imkanlarımızla bu yönlü çok da başarılı olamayız. Kürdistanlı dil ve kültür kuruluşlarının yardım ve desteğine ihtiyacımız var” dedi.
Azerbaycan’ın 20. Yüzyılın ikinci yarısına kadar da Güney Kafkasya’daki en kalabalık Kürt nüfusuna sahip olduğunun altını çizen Paşayev şöyle devam etti: “Azerbaycan’da bugün Kürtçe bilenlerin sayısı neredeyse yok denecek kadar azaldı. Yüz yıllarca tarihi vatandan kopukluk ve anadilde eğitim olanaklarından yoksunluk Azerbaycan Kürtlerinin tehlikeli boyutlara varan asimlasyona uğramasına neden oldu. 11. yy’da Kafkasya’da bugünkü Azerbaycan, Ermensitan ve Gürcistan arazilerin büyük bir kısmını içine alan Şeddadi devletini kuracak kadar güçlü ve Sovyetler Birliği’nin başlanğıç yıllarında Kızıl Kürdistan özerk bölge statüsüne sahip olan Kürtler, bugün Azerbaycan’ın çeşitli bölgelerine serpilmiş ve 20 yıldan fazladır mülteci durumunda yaşamaktalar. Eski Kızıl Küdristan bölgesine ait Kelbecer, Laçin, Kubatlı ve Zengilan kentleri 1992-93 yıllarında Ermenistan işgalına uğradı ve Kürt nüfusu bölgeyi tümüyle terk etmek zorunda kaldı. Toplu yaşadakları bölgelerden göçetrilmeleri zaten gelişmekte olan asimlasyonu daha da derinleştirdi.”