Baluken: Hükümet'in pratiği terazinin çatışma kefesine tekabül ediyor
Baluken: Hükümet'in pratiği terazinin çatışma kefesine tekabül ediyor
Baluken: Hükümet'in pratiği terazinin çatışma kefesine tekabül ediyor
BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, AKP Hükümeti'nin son 10 günde sergilediği pratiğin endişe verici olduğunu belirtti. Kısa ve orta vadede atılacak adımları sıralayan Baluken, “bizler için terazinin iki kefesinden biri çözüm için umudu ortaya koymaktayken diğeri çatışmayı derinleştirecek, ölümleri arttıracak gelişmelere tekabül etmektedir” dedi.
BDP Grup Başkan Vekili Baluken, Kürt Halk Önderi Öcalan'la görüşmeler ve son dönemdeki gelişmelerle ilgili yazılı açıklamada bulundu. Açıklamasında Baluken, Kürt Halk Önderi Öcalan’la görüşmeler ve BDP’den 2 heyetin İmralı’ya gitmesinin Kürt sorununun çözümü ve demokratikleşme konusunda olumlu havayı pekiştirdiğini kaydetti. Bu sürecin halk tarafından da büyük oranda destek gördüğünü vurgulayan Baluken, “tabii bu hususlar madalyonun bir yüzünü ortaya koyarken, çözüm sürecinin ana aktörlerinden olan AKP hükümetine yönelik Türkiye’de kalıcı barışı sağlanması ve demokratikleşme için adım atması talepleri de madalyonun diğer yüzünü göstermektedir” dedi.
KISA VADEDE YASALARDA DÜZENLEME YAPILMALI
Baluken AKP Hükümeti’nin kısa ve orta vadede atması gereken bazı adımları da şöyle sıraladı:
“22 Şubat 2013 Cuma günü TBMM’ye sevk edileceği ifade edilen 4. Yargı Paketinin Türkiye’nin demokratikleşmesi ve Kürt Meselesinin çözümüne katkı sağlamasına yönelik bir içerikle bir an önce yasalaştırılması gerekmektedir. 4. Yargı Paketinin demokratik bir içeriğe sahip olması marjinal bir kesimin ifade ettiği gibi KCK tutuklularının serbest bırakılmasına yardımcı olmaktan öte Türkiye’deki adaletsizliğin giderilmesine yardımcı olacağı hususunun altını çizmek gerekir. 4. Yargı Paketi ile beraber yol temizliğine yönelik yasal düzenlemelerin yapılması da beklenmektedir. Gerek Türk Ceza Kanunu gerekse de Terörle Mücadele Kanunu’nda köklü reformların gerçekleştirilmesi barış süreci için ön açıcı olacaktır. Türkiye’de demokratikleşme önünde engel olan ve Askeri Darbenin postal izlerini taşıyan Siyasi Partiler Kanunu’nda ivedilikle çalışma yapılması ve Siyasi Partilerle ortaklaşa bir çalışmanın gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
ORTA VADEDE ÇOK DİLLİ HİZMETİN ÖNÜ AÇILMALI
Kısa vadede atılması beklenilen bu yasal adımların yanı sıra orta vadede kamusal alanda çok dilli hizmetin verilmesi, yer adlarının iadesi için çalışma yapılması, anadilde eğitim için şartların oluşturulması ise orta vadede AKP hükümetinden adım atılması beklenilen adımlardır. Tüm bu çalışmalar, Türkiye’de kalıcı barışa giden yolun patikaları olmakla beraber Türkiye toplumunda barışa özlem duyan kesimlerin de talep ettiği ve desteklediği çalışmalardır.”
AKP’NİN ON GÜNLÜK PRATİĞİ ENDİŞELERİ ARTIRDI
BDP Grupbaşkan vekili Baluken buna karşılık AKP Hükümeti’nin son bir hafta on günlük pratiğinin ise endişe yarattığının altını çizdi.
“Van’da Savcılığın toplum yararına çalışan 10 Sivil Toplum Örgütü’ne Terörün Finansmanı Kanununa dayanarak soruşturma açması, TSK tarafından Bingöl, Lice, Mardin’de askeri operasyonların gerçekleştirilmesi, sınır ötesi hava operasyonlarının sürdürülmesi, Bingöl başta olmak üzere bölgede korucuların istihdam edilmesi” gibi kimi gelişmelerin çatışmaları derinleştirecek uygulamalar olduğunu belirten Baluken operasyonlara da dikkat çekti:
“Sayın Öcalan’ın görüşmelerin kalıcı barışa evrilmesi için gönderdiği hayati öneme sahip mektupların Kandil’e ulaştırıldığı süreçte, TSK tarafından Kandil’in, görüşmelerin olgunluğa erişmeye başladığı günden beri yoğun bir bombardımana tutulduğu ve bu bombardıman sonucunda 4 PKK’linin yaşamını yitirdiğinin açığa çıkması da endişeleri arttırıcı farklı bir gelişmedir. Bir taraftan silahsızlandırma hedefi güden hükümetin diğer taraftan ise şu an için herhangi bir eylemlilik pozisyonunda olmayan PKK’ye karşı operasyonları sürdürmesi oldukça düşündürücü ve kaygı vericidir.”
SİYASET KANALLARI 148 YIL HAPİS CEZASIYLA NASIL AÇILACAK?
Görüşmelerin siyaset kanallarını açması beklenirken, aralarında milletvekili İbrahim Ayhan’ın da aralarında bulunduğu 22 kişiye Urfa KCK davasında toplam 148 yıl hapis cezası verilmesine tepki gösteren Baluken sözlerini şöyle sürdürdü:
“Diyarbakır’da polis tarafından öldürülen Şahin Öner’in öldürülmesine ilişkin kolluk kuvvetleri ve amirleri hakkında herhangi bir soruşturma açılmazken, otopsi raporlarından ötürü sağlık emekçilerine soruşturma açılması, Paris’te katledilen 3 Kürt Kadın Siyasetçinin öldürülmesi ile ilgili Fransız Makamları tarafından tutuklanan Ömer Güney’in katliamdan önce Türkiye’ye giriş çıkış yaptığı ve istihbarat görevlileri ile görüştüğüne yönelik güçlü iddialara ilişkin AKP hükümetinden herhangi bir açıklama olmaması, bu süreci sabote etmek üzere Sinop’ta, Samsun’da, Hatay’da milletvekillerimize, partimize yönelik saldırı örgütlemesi ve planlaması, yapanlara ilişkin AKP hükümetinin sessiz kalması, son olarak ise dün gece yarısı itibariyle TSK’nın Şırnak sınırına yoğun bir sevkiyat gerçekleştirmesi başlatılan görüşmelere ilişkin kapsamlı kuşkular uyandırmaktadır.”
AKP’yi görüşmeler sürerken ortaya çıkan bu kaygı verici gelişmelerle ilgili kamuoyuna izah yapmaya davet eden Baluken, “bizler için bu terazinin iki kefesinden biri çözüm için umudu ortaya koymaktayken diğeri çatışmayı derinleştirecek, ölümleri arttıracak gelişmelere tekabül etmektedir” dedi.
AKP’nin kamuoyuna yaptığı duyarlılık ve itidal çağrılarını kendi uygulamalarına yönelik tekrar gözden geçirmesini istedi.