Başaran: ‘Kürdistan’ sözü değil, Kürdistan’a gönderilen karanlık ekip yaralayıcıdır

Başaran, Meclis’te kullandığı “Kürdistan” kelimesine yönelik tepkilere ilişkin, , “Başbakan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan da defalarca ‘Kürdistan’ demiştir. Buradaki rahatsızlık, AKP’nin kirli eli olan Esedullah timlerinin deşifre olmasıdır” diye konuştu.

Meclis’te Kuzey Kürdistan’da sivillerin ‘Esedullah timi’ tarafından katledildiğine dikkat çekmek için söz hakkı alan HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran’ın kullandığı ‘Kürdistan’ kelimesi Meclis tutanaklarına ‘yaralayıcı söz’ olarak geçti. Meclis’te, ‘Kürdistan’ kelimesini kullanmasına AKP cephesinin gösterdiği tepkiye açıklık getiren Başaran, “Başbakan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan da defalarca ‘Kürdistan’ demiştir. Buradaki rahatsızlık, AKP’nin kirli eli olan Esedullah timlerinin deşifre olmasıdır” diye konuştu.

1990’lı yılların başında devlet içerisinde yapılanan ve 17 bin kişinin katledilmesinde parmağı olan JİTEM mensupların yargılanması için avukat kimliği ile uzun yıllar hukuki mücadelede yerini alan HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, son 4 aydır ‘Esedullah Timi’ ile Kürdistan’da onlarca sivilin katledilmesine neden olan yapılanmanın açığa çıkartılmasını istedi. Meclis konuşmasında ‘Kürdistan’da sivil halk üzerinde terör estiriliyor’ sözüne tepki gösteren AKP cephesi, mecliste ‘Kürdistan’ telaffuzuna karşı çıktı. Bunun üzerine HDP’li Başaran’ın ‘Kürdistan’ sözü ‘yaralayıcı söz’ olarak meclis tutanağına geçildi. Konu ile ilgili ANF’ye konuşan HDP Milletvekili Ayşe Acar Başaran, binlerce yıldır ‘Kürdistan’ olarak bilinen coğrafyanın ‘Kürdistan’ olduğunu söyledi.

CUMHURBAŞKANI DA ‘KÜRDİSTAN’ DEDİ!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da ‘Kürdistan’a defalarca ‘Kürdistan’ dediğini hatırlatan Başaran, “Kürdistan coğrafyası terimini oradakiler sanki ilk kez duymuş gibi tepki gösterdi, ama onların başbakanı, cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından defalarca ‘Kürdistan’ kelimesinin kullandığını da biliyoruz. Biz de her yerde adı Kürdistan olan o coğrafyayı sürekli ‘Kürdistan’ olarak telaffuz ederiz. Ama nedense meclis tutanaklarına ‘yaralayıcı bir söz’ olarak girdi. Bu AKP’nin son dönemde hazmedemeyen bir takım yaklaşımlarının utanç verici durumu ile söz konusudur. Şu an AKP zihniyetinin ne kadar ırkçı, faşist olduğu orada kullandığım kelimeye yaklaşımlarını ortaya koyuyor” dedi.

Kürdistan’da yaşanan sivil katliamların gündeme getirilmesinin AKP cephesinde rahatsızlığa yol açtığını söyleyen Acar Başaran, Meclis’teki tahammülsüzlüğün kelimeler üzerine dışa vurulduğunu şöyle ifade etti: “Biz Kürdistan’da yaşanan sivil katliamlardan söz edersek edelim kendilerinde hendeklerle karşımıza gelerek katliamları meşru gösteren bir zihniyet var. Orada yaşananların manası nedir? Dediğimizde bize verebilecekleri tek cevap aslında Kürdistan’da AKP’nin yürüttüğü politika kesinlikle kurulan hendeklere yönelik değildir. Kürdistan’da sokağa çıkma yasağı kaldırıldıktan birkaç saat sonra duvarlarda ‘Kürtler itaat etmeli’, ‘Kurdun dişline kan değdi’ gibi bazı çirkin yazılamalar, aslında onların tamamen işgalci, halkın iradesini yok sayan, oradaki halkın iradesini baskı altına almaya çalışan AKP zihniyetinin meclisteki yansımasıdır. Aslında bunu ‘Kürdistan’ kelimesi ile net bir şekilde görebildik.”

ESEDULLAH JİTEM’İN DEVAMIDIR

Esedullah Timi’nin JİTEM’in devamı olduğunu da sözlerine ekleyen Acar, AKP’nin Kürtleri katleden karanlık yapılanmalarla ittifak kurduğunu daha önce açıkladıklarını hatırlatarak, “Esedullah Timi kimdir? AKP, son süreçte özellikle JİTEM davalarına verilen beraat kararları 1990’lı yılların karanlık güçleri ile ittifak içerisine girdiğine hepimiz buna tanıklık etmiştik. Aslında 1990’lı yıllarda karanlık JİTEM örgütünün gerçekleştirdiği katliamları yapanlar aslında bugün ‘Esedullah’ adı ile ortaya çıkanlar birebir kendileridir. JİTEM nasıl Kürdistan halkını katletme üzerine eğitim gördüyse işte bugün sivil halkı katleden ‘Esedullah Timi’ 90’lı yılların karanlık örgütünün devamıdır. Bu karanlık yapılanma olarak ortaya çıkartılan ‘Esedullah Timleri’ JİTEM ile aynı örgüttür. Önümüzdeki yıllarda bunu artık saklayamayacaklar ve ortaya çıkacaktır. ‘Esedullah Timi’ DAİŞ ile beraber çalışıyor da olabilir. Belki de DAİŞ’in eğitimli elemanları da olabilir. Bunlar önümüzdeki süreçte açığa çıkacaktır. Önemli olan bu Esedullah’ın kim olduğu değil, önemli olan AKP politikalarının uyguladığı ve açığa çıkan bir ekip olduğudur. Eğer Esedullah’ı DAİŞ ile tanımlarsak AKP’yi aklamış oluruz. Bizim AKP’yi temize çıkartmamız söz konusu olamaz. Çünkü Esedullah Timleri, AKP’nin karanlık elidir. AKP’nin Kürdistan’a gönderdiği ve halkı katletmesi için görevlendirdiği bu karanlık ekibi ‘ben tanımıyorum’ diyor. Ama biz biliyoruz ki bu Esedullah adıyla Kürdistan’a gönderdiği bu karanlık ekip AKP’nin elidir.

‘ESEDULLAH AKP’NİN KİRLİ ELİDİR’

“Biz HDP olarak ‘Esedullah Tim’in araştırılması için soru önergesini Meclis’e sunduk. Ancak önergemiz reddedildi” diyen Başaran, Kürdistan’da sivil halkı katleden Esedullah gibi karanlık yapılar deşifre olana kadar mücadele edeceklerini kaydederek, “Şu an AKP’nin Kürdistan’da yaptığı katliamların üstünü örtmek için verdiğimiz bütün bu tarz önergeleri reddediyor. Ancak biz bıkmadan, usanmadan AKP’nin katliam politikalarının üzerine gideceğiz. Çünkü AKP eliyle gerçekleşen katliamlar kabul haline gelmiştir. Çünkü tüm bu karanlık pratiklerinin üzerini örtmeye dönük bir politikaları söz konusudur. Biz yine Meclis çatısı altında meclis çatısı altında araştırılması için çalışmalarımızı daha da hızlandıracağız. Ama verdiğimiz soru önergeleri bugün reddedilse de arşiv olarak mecliste önümüzdeki süreçte araştırmaya değer olacaktır. Şu an AKP Esedullah Timi gibi karanlık bir olayı araştırmasına red oyu veriyorsa bilin ki bu kirli ekipte AKP’nin parmağı vardır. Türkiye toplumu bu hakikati görene kadar mücadelemiz sürecek” diye konuştu.