Batman'da 16 tutsak 1700 km uzağa sürgün edildi

Batman'da 16 tutsak 1700 km uzağa sürgün edildi

AKP rejiminin cezaevlerindeki siyasi tutsaklara yönelik baskıları giderek boyutlanıyor.  Yoğun tepkilere ve devam eden açlık grevine rağmen  Batman'da 16 siyasi tutsak "yer darlığı" iddiasıyla sürgün edildi. Sürgün sırasına bazı askerler ırkçı bozkurt işareti yaptı.

AKP iktidarının Kürt siyasi tutsaklara yönelik sürgün politikası derinleşiyor. Tutsaklar ailelerinden binlerce kilometre uzaklıktaki cezaevlerine gönderilerek tecrit ediliyor. Batman M Tipi Cezaevi'nde bulunan biri engelli olmak üzere 16 siyasi tutsak,  "yer darlığı" gerekçesiyle yaklaşık 1700 km uzaklıktaki Tekirdağ F Tipi Cezaevi'ne sürgün edildi.

Sürgün öncesi haberi duyan aileler, bu sabah erken saatlerden itibaren cezaevi önüne gelerek beklemeye başlarken, "Baskılar bizi yıldıramaz" ve "Bijî berxwedana zindanan" sloganları ile sürgün kararını protesto etti.  Cezaevi önünde bekleyen aileler bir bacağı olmayan tutsak Salih Şimşek'in posterlerini taşıdı.

Aileler, çocuklarının sürgün edilmesi sırasında duygulu anlar yaşadı. Bekleyişin ardından tutsaklar 8'erli gruplar halinde ring araçlarına konularak cezaevinden çıkarıldı. Akrep tipi zırhlı araçlar eşliğinde cezaevinden çıkarılan tutsakları aileler slogan ve zılgıtlar ile karşıladı.  Bir annenin beyaz tülbendiyle ring aracının arkasından koşması duygulu anlara sahne oldu. Sevk sırasında bazı kadınların zırhlı akrep tipi aracın hareket etmesini önlemek amacıyla önünde kalkan oluşturdukları görüldü. Bir bacağı olmayan Salih Şimşek isimli tutsağın yakınları arasında bulunan torununun gözyaşları arasında, "Polisler dedemi niye götürdü" şeklinde tepki gösterdiği gözlendi. Bu sırada ring araçlarında bulunan askerlerin bozkurt işareti yapması dikkat çekti.

Bir bacağı olmayan PKK'li tutsak Salih Şimşek'in avukatı Kemal Üner, sürgün kararına tepki göstererek, Batman Başsavcılığı ve cezaevi 2'nci müdürü ile kararın bozulması ile ilgili görüşme yaptıklarını; ancak kararın bozulmadığını söyledi. Bu karar Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü tarafından çıkartıldığını belirten Üner, "Cezaevi 2. Genel Müdürü ile yaptığımız güreşmede bu ay içinde 2'nci grubun sürgün edildiği bilgisini bize verdi. Ancak bu tutukluların ismi beli değil. Bu karar Bakanlık tarafından hükümlü ve tutuklu ailelerine verilen bir cezadır. Bu süreçte bu sürgünlere hiç gerek yoktu. Salih Şimşek'in sürgün edilmesi ise kendisine veren ikinci bir cezadır" diye konuştu.

Edinilen bilgilere göre, sürgün edilen tutsakların isimleri şöyle: Ali Aykaç, Celal Aykaç, Delil Yılmaz, Ercan Tunç, Ferhat Yıldırım, Habip Tekin, İsmail Yüksel, Mazhar Çınar, Mehmet Acar, Melek Çurpan, Müslüm Temel, Rıdvan Çoban, Salih Şimşek, Serdar Şahin, Süleyman İlik ve Veysel Yürek.

SİİRT CEZAEVİ'NDE ENGEL

Cezaevlerindeki keyfi uygulamalar ve ihlaller de bitmek bilmiyor.  Bugün sabah saat 08.00'dan itibaren Siirt E Tipi Cezaevi'nde bulunan tutuklu ve hükümlüler "arama yapılacağı" gerekçesi ile aileleri ile görüştürülmedi. Bir ihbar üzerine cezaevinde arama yapıldığı öğrenilirken, arama için sabah erken saatlerden itibaren çok sayıda asker cezaevine sevk edildi.  Avukatların cezaevi yönetimi ile yaptığı görüşmenin ardından, arama sonrası ailelerin öğleden sonra cezaevinde bulunan yakınları ile görüşebileceği belirtildi. 

AÇLIK GREVİ SÜRÜYOR

Bu arada yaşanan adaletsizlikler ve sürgünleri protesto etmek amacıyla Van cezaevindeki açlık grevi devam ediyor.   Van F Tipi Kapalı Cezaevi'nde kalan 48 tutsağın hak ihlali, kötü muamele, tecrit ve baskıya karşı başlattığı açlık grevi 15'inci gününde. DİHA'ya konuşan Van Barosu Cezaevi Komisyonu üyesi Av. Cahit Ertan, cezaevi idaresinin tutsaklara keyfi muamelede bulunduğunu, tutsakları tecride tabi tuttuğunu, Bingöl Cezaevi'nden firar sonrası Van Cezaevi'ne sürgün edilen PKK'li tutsaklara çatal ve kaşık dahi verilmediğini dile getirdi. 

BDP ULUSLARARASI MÜDAHALE İSTEDİ

BDP Hukuk ve İnsan Haklarından Sorumlu Eş Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, ceza infaz kurumlarının yönetimi ile ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazı hakkında tüzüğün, ‘Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazında gözetilecek temel ilkeler’ başlıklı 4.maddesindeki ilkelerin tamamı uygulamada ihlal edildiğini belirtti. BDP, Adalet Bakanlığı başta olmak üzere Türkiye'deki ilgili kurumların duyarsızlığı nedeniyle uluslararası insan hakları örgütlerini müdahaleye çağırdı.

Beştaş şunları ifade etti: "Ceza infaz kurumlarının yönetimi ile ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazı hakkında tüzüğün; ‘Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazında gözetilecek temel ilkeler’ başlıklı 4.maddesindeki ilkelerin tamamı uygulamada ihlal edilmekte ve adeta hasta tutsaklara işkence yapılmaktadır.

 MADDE 4 – (1) Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin kurallar hükümlülerin ırk, dil, din, mezhep, milliyet, renk, cinsiyet, doğum, felsefi inanç, milli veya sosyal köken ve siyasî veya diğer fikir yahut düşünceleri ile ekonomik güçleri ve diğer toplumsal konumları yönünden ayırım yapılmaksızın ve hiçbir kimseye ayrıcalık tanınmaksızın uygulanır. Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazında zalimane, insanlık dışı, aşağılayıcı ve onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz.

Üzün süredir Barış ve demokrasi partisi Hukuk ve İnsan hakları komisyonun cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleriyle ilgili olarak yürüttüğü çalışmada tespit edilen hak ihlallerinin çözümüne ilişkin Adalet bakanlığı başta olmak üzere yetkili kurumlara yapılan sorunların çözülmesi yönündeki taleplerinin karşılanmaması ve ilgili kurumların ihlallere karşı duyarsız kalması sebebiyle barış ve demokrasi partisi Hukuk ve İnsan Hakları komisyonu, Birleşmiş Milletler İşkenceyi Önleme Komitesi, Af Örgütü, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi ,Başbakanlık İnsan Hakları Kurumu, TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’na Türkiye cezaevlerinde özellikle hasta tutsakların maruz kaldığı hak ihlallerini önlemek amacıyla müdahale talebinde bulunuyor."