BDP, ana dilde eğitim için yapılacak olan okul boykotunu desteklediğini açıklayarak; milletvekilleri, belediye başkanları ve yöneticilerinin de katılım sağlayacağını bildirdi. Açıklamada, tüm duyarlı kesimlere de eyleme katılım çağrısı yapıldı.

BDP Genel Merkezi, 16 Eylül'de başlayacak yeni eğitim-öğretim yılında anadilde eğitimin yapılması için planlanan okul boykotuyla ilgili açıklama yaptı. 

Kürtçe üzerinde yaklaşık 100 yıldır sistemli bir asimilasyon ve yok etme politikasının sürdüğüne dikkat çekilen açıklamada, "Bir halkın dili yani var oluşu tanınmıyorsa, bu o halka karşı bir soykırım uygulandığını gösterir. Soykırıma yabancı olmayan ülkemiz ve halkımız, bugün de devam ettirilmek istenen dil, kültür ve kimlik kırım politikalarının bundan bağımsız olmadığını bilmektedir" denildi.

AKP hükümeti tarafından Kürt dil gerçekliğine karşı yürütülen politikanın, geçmiş devlet politikasından bağımsız değerlendirilemeyeceğinin kaydedildiği açıklamada, Kürt dilini haftada iki saatlik bir seçmeli derse sıkıştırma ve mahkûm etmenin, bu dile yaklaşımı ortaya koyduğu ifade edildi. 

'AKP ANA DİLİ PAZARLIK KONUSU YAPMAMALI'

BDP'nin açıklamasında şu ifadeler yer aldı: "Kürtler onurlarını ve gerçekliklerini haftada iki saatle hatırlayıp rahatlatılacak bir halk değildir. Kaldı ki yalnız Kürt halkı değil, Türkiye’de yaşayan tüm halklar aynı gerçeklikle yüz yüzedir. 

Demokratik kurtuluş, özgür yaşamı inşa etme süreci olarak adlandırdığımız bu süreçte AKP’nin yaklaşımını; anadilimize, kimliğimize ve irademize yaklaşımı üzerinden okuyacağımız bir gerçektir. Bugün hükümet yetkilileri kendi sorumluluklarını yerine getireceklerine, süreci geliştirecek adımlar atacaklarına, Kürtçe’nin neden eğitim dili olamayacağına dair kuru ve boş söylemler geliştirmektedirler. Çözümü geliştirecek olan, bu yaklaşım değildir. 

Ana dil; tartışma konusu dahi yapılamayacak, her yurttaşın en kolay yararlanabileceği ve yaşamında, kamusal alanda kullanabileceği zorunlu bir gerçekliktir. AKP hükümeti bunu bir pazarlık konusu yapmaktan çıkarmalıdır. İnsanı insan yapan en temel hakkı bir lütuf gibi topluma sunmamalıdır. Bu politikalarını meclisin açılacağı şu günlerde değiştirmelidir. 

Kürt dili bir eğitim, bilim, edebiyat-sanat, siyaset ve yaşam dilidir. Hiç yokken, özel çabalarla oluşturulmamıştır. Binlerce yıllık bir sürecin ve her zorluğa, katliama, baskıya, zulme karşı direnen bir halkın emeğiyle bugüne getirilmiştir. Bu nedenle bundan sonra da yaşayacak, yaşatılacak ve gelişecektir."

MİLLETVEKİLLERİ, BELEDİYE BAŞKANLARI VE TÜM ÜYELERDEN BOYKOTA DESTEK

Kürt dilinin özgür ve bilimsel gelişiminin bu topraklarda yaşayan ve dünyada konuşulan diğer dillerin özgür gelişimiyle de bağlantılı olduğu tespitinin yapıldığı açıklamada, şöyle denildi: "Dilleri yarıştırmadan, onların kardeşliğini esas alarak herkesin dilini özgürleştirme ve geliştirme, çabamız olacaktır. Dili değerli ve anlamlı kılan, onu konuşan halkın güçlü ya da güçsüz oluşu değildir. Dilin değeri onun bir anne, tarih, kültür, uygarlık ve kolektif çabanın ürünü olmasından gelir. Dili inkâr etmek, bu gerçeklikleri inkâr etmek anlamına gelir. Dillerin kardeşliği halklarımızın da özgürlük yöntemi olmaktadır."

BDP, boykota olan desteğine ilişkin, "Bu anlayışla, TZP-Kurdî öncülüğünde başlatılan 'Anadilde Eğitim İçin Bir Haftalık Okul Boykotu' eylemini partimiz, örgütlerimiz, yöneticilerimiz, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız ve üyelerimizin katılımıyla destekleyecek; katılımcılar eylem ve etkinliklerde 'Kürtçe ana dilde eğitim için, kendi çocuklarımızı bir hafta boyunca okullara göndermeyeceğiz' beyanında bulunacaktır" dedi.

BDP, tüm halklar için ana dil hakkının tanınması ve yasal güvenceye alınması amacıyla tüm duyarlı kesimleri, okulların açılacağı ilk haftada okul boykotuna çağırdı.