Bingöl’deki cinsel istismar skandalı Amed’de protesto edildi

Bingöl’deki cinsel istismar skandalı Amed’de protesto edildi

Bingöl’de E.A’ya cinsel istismarda bulunan 8 askerin serbest bırakılmasına tepki gösteren KESK üyesi Alak, “Tecavüzcü militaristler hala üniformalarını giyip işlerinde olabiliyorlarsa bu tecavüze ortak olmaktır. Hatta teşvik etmektir” dedi.

Bingöl’ün Solhan ilçesinde 2 yıl önce 16 yaşındaki E.A adlı çocuğa cinsel istismarda bulunan 8 asker hakkında mahkemenin tahliye kararı vererek davaya gizlilik kararı koyduğu ikinci bir N.Ç. davası skandalı olarak nitelendirilen E.A davasındaki hukuksuzluğa karşı tepkiler büyüyor.

KESK Amed Kadın Platformu, Bingöl’deki tecavüz skandalına karşı Sanat Sokağı’ndan AZC Plaza önüne yürüyüş gerçekleştirdi.

“Tecavüzcüleri koruyan yargıdan hesap soracağız” yazılı pankart ile “Taciz, tecavüz karşısında susmuyoruz”, “Kadınlar yargının size ulaşamayacağı yerlere saklanınız”, “Kadın kırımına son” yazılı dövizler açıldı. ESP, Partizan, HDK ve Amed’de bulunan kadın kurumlarının da katıldığı yürüyüşte sık sık “Tecavüzcü devlet hesap verecek”, “Susma haykır yargı utansın”, “Teşhir et korkma tecavüze dur de” sloganları atıldı. Yargının kararı ıslıklar ve alkışlarla protesto edildi.

AZC Plaza önünde KESK Amed Kadın Platformu adına açıklamada bulunan Rojda Alak, Bingöl’de iki yıl önce E.A’ya cinsel istismarda bulunan 8 askerin serbest bırakılmasını sert bir şekilde eleştirdi. “Militarist güçlerin kadınlara yönelik bölgede gerçekleştirdiği cinsel istismar ve tecavüz olayları geçmişten bu yana sistematik olarak yaşanmaktadır” diyen Alak, kadınların gözaltında, ev baskınlarında devletin kolluk güçleri tarafından yıllarca cinsel şiddete, tecavüze maruz kaldıklarını vurguladı. Alak, “Bingöl’de yaşanan bu olay münferit değildir. Aksine sistemli organizeli bir yönelimdir” ifadesini kullandığı konuşmasında, Pozantı, Şakran cezaevlerinde cinsel istismara uğrayan erkek çocuklarının yaşadığı vahşetin de benzer bir durum olduğunu kaydetti.

Mardin’de utanç davasına dönüşen N.Ç. davasının cinsel istismar ve tecavüzün sistematik olarak devlet eliyle işlendiğinin göstergesi olduğunu söyleyen Alak sözlerini şöyle sürdürdü: “Ne yazık ki yargı cinsel istismar ve tecavüz olaylarında faili serbest bırakıp koruma altına alarak bu tür olayların yaygınlaştırılmasına sebebiyet vermektedir. Devlet adeta mağduru daha fazla mağdur etmekle kalmayıp tecavüzcüleri koruyan yaklaşımına Bingöl’de bir yenisini daha eklemiştir. Devlet bu tavrıyla topluma, ‘Tecavüze uğrarsan sus bunu açığa çıkarma’ mesajını vermektedir.”

E.A’nın ve tecavüz mağduru tüm kadınların, ailelerinin böyle suçları teşhir etmeleri ve çocuklarının yanında olmalarının tecavüz kültürüne karşı durmak ve bu suçların yaygınlaşmaması açısından önemli olduğunu kaydeden Alak, Türk devletini görevini yapmaya çağırdı. Sanıkların biran önce tutuklanmasını, dosya üzerindeki gizliliğin kaldırılmasını ve soruşturma sürecinin kamuoyuyla açık bir şekilde paylaşılmasını isteyen Alak, “Tecavüzcü militaristler hala üniformalarını giyip işlerinde olabiliyorlarsa bu tecavüze ortak olmaktır. Hatta teşvik etmektir” dediği konuşmasını tecavüzcülerin tutuklanmaması durumunda tecavüzcüleri isimleri ve fotoğrafları ile kamuoyunda teşhir edeceklerini belirterek sözlerini tamamladı.

Alak’ın sözlerinin ardından yargıdaki hukuksuzluğa tepki olarak avukat cübbesi yere atıldı.

Eylemin ardından polisin Eğitim-Sen Amed Şube yöneticilerinden birinin kimliğini istemesi üzerine kitle ile polis arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Kitle polisin keyfi tutumunu sloganlarla protesto etti.