HDP Urfa Milletvekili İbrahim Binici, Kobanê’de sınırında yaşadığı gelişmeleri ve gözlemlerini Meclis kürsüsüne taşıyarak, milletvekillerine “Her gün onur mücadelesi uğruna toprağa düşen gencecik bedenleri buz gibi toprağa yatırmak nasıldır bilir misiniz acaba?” diye sordu.

Urfa Milletvekili İbrahim Binici, Kalkınma Bakanlığı bütçesi üzerine Meclis’te yaptığı konuşmada Kobanê’de yaşanan gelişmeleri ve izlenimlerini parlamento gündemine taşıdı. Suruç’ta pişen yemeğin kokusunun Kobanê’den, Kobanê’de çobanın çaldığı kavalın sesinin Suruç’tan duyulduğunu belirten Binici, “Aramızda geçen tren yolu, bağrımıza saplanmış bir hançer gibi dursa da yoktur aslında birbirimizden farkımız. Tıpkı Akçakale ile Tel Abyad, Ceylanpınar ile Serêkaniyê, Nusaybin ile Qamışlo  gibi. Aynı dili konuşur, aynı türküleri söyleriz. Aynı şeylere güler, aynı acılarla hüzünleniriz” diye konuştu.

“Kobanê düştü düşüyor. Kobanê ile Türkiye’nin ne alakası var” diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştiren Binici Cumhurbaşkanına seslenerek, “Buradan kendisine sesleniyorum: İşte Suruç, Kobanê; Kobanê, Suruç’tur. Kobanê, yalnız Suruç değildir. Kobanê, Diyarbakır’dır; Kobanê, Siirt’tir; Kobanê, Bingöl’dür; Kobanê, Bitlis’tir, Van’dır, Hakkâri'dir, Mardin’dir. Kobanê, İstanbul’da, Ankara’da, Bursa’da, İzmir’de, Manisa’da, Rize’de vicdandır be vicdan. İşte, bu yüzden, DAİŞ çetelerinin Kobanê’yi kuşatmasından hemen sonra insanlar sınırdaki tel örgülere dayandı çünkü tellerin ardında kiminin dayısı, kiminin amcası, kiminin de evladı vardı.

İşte, bu yüzden, Türkiye'nin dört bir tarafından gelenler, gece demeden, gündüz demeden sınırda nöbet eylemi yapıyorlar çünkü sizde bulunmasa bile Türkiye'de vicdan sahipleri hâlen var, var olmaya da devam edecekler” diye konuştu. Kobanê yandıkça ateşinin Suruç'a, Amed’e, Siirt’e, Mardin’e, Bingöl’e, Bitlis’e, Ankara’ya, Bursa’ya düştüğünü belirten Binici siyasi parti gruplarına mensup milletvekillerine “Her gün onur mücadelesi uğruna toprağa düşen gencecik bedenleri buz gibi toprağa yatırmak nasıldır bilir misiniz acaba? O gencecik insanlar, atalarının binlerce yıldan bu yana yaşadığı yurtlarını, evlerini, onurlarını, namuslarını DAİŞ çetelerinin vahşetinden, talanından, yağmasından ve tecavüzünden korumak için bedenlerini siper ediyorlar, kimi Kobanêli, kimi Diyarbakırlı, kimi Siirtli, kimi Bitlisli” diye seslendi.

“Türkiye’nin Suriye’ye de çetelere gönderdiği tırlar dolusu silahlarla  öldürülen insanların, kaybolan hayatların TÜİK istatistiklerinde yeri var mıdır acaba?” diye soran Binici,  “Siz Dicle'nin, Fırat'ın suyu ile bu toprakları yarım asırdır sulayamadınız. Ama Kürtlerin yiğit evlatları adalet, insanlık onuru ve namusları için gerekirse bu toprakları da, Kobanê'yi de kanlarıyla sulayacak” dedi.