Perşembe günü görüşülmesi beklenen tezkereye ilişkin Meclis'te basın toplantısı düzenleyen BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, tezkerenin Hükümet'in tutumunu daha da sorgulanır hale getirdiğine dikkat çekti. Tezkerenin geri çekilmesini istedi. 

BDP Grup Başkanvekili ve Iğdır Milletvekili Pervin Buldan Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Önümüzdeki günlerde Meclis gündemine gelecek olan tezkerenin geri çekilmesini isteyen Buldan, Genel Kurul'a getirilmesi durumunda “Hayır” diyeceklerini belirtti. Buldan, Meclis açılır açılmaz ilk gündemin savaş tezkereleri yapıldığına dikkat çekerek, "Güvenlikçi bakış açısını bir türlü terk etmeyen ve sorunlara halen güvenlikçi politikalarla çözüm bulmaya çalışan bu hükümet, önce Suriye ardından şimdi de Güney Kürdistan'a operasyon tezkeresini parlamento gündemine getirmiştir" dedi.

Müzakerelerin derinleştirilmesi, çatışmasızlığı kalıcı hale getirecek adımların hız kazanması gereken bir süreçte hükümetin savaş tezkeresini gündemine almış olmasının barış sürecinin ruhuna ters bir yaklaşım olduğuna dikkat çeken Buldan, "Parlamentoya demokratik çözüm adımlarını getirmesi gereken hükümetin bunun yerine savaş tezkerelerine öncelik vermesi zaten tıkanıklık yaşayan çözüm sürecini daha da sekteye uğratacaktır" dedi. 

Yıllardır bu parlamentodan savaş tezkereleri geçirildiğini ve bu tezkerelere dayanarak sayısız sınır ötesi operasyon düzenlendiğini ifade eden Buldan, "Peki ne sonuç elde edildi? Acı ve gözyaşından başka bu tezkereler bu ülkeye ne getirdi? Tezkereler ve operasyonlar hangi sorunu çözdü? Bu tarihi ve acı deneyimlerden ders çıkartması gereken hükümet ne yazık ki, güvenlikçi politikalardan vazgeçmemekte ısrar ediyor. Madem sorun çözülecekse, hükümet, Kürt sorununu çözeceğini iddia ediyorsa, bu tezkereye ne ihtiyaç var? Bu noktada hükümetin tutumu kuşku uyandırmakta ve samimiyetini sorgulanır hale getirmektedir" ifadelerini kullandı.

HÜKÜMET'İN TUTUMU SAMİMİ DEĞİL

Hükümetin çatışmasızlığın başladığı ilkbahar aylarından bu yana süreç karşısında sergilediği tutumun samimi ve güven verici olmadığına dikkat çeken Buldan, bu konuda ise şunları söyledi: "Sürekli oyalamacı bir pozisyon içerisinde olmuştur. Meclisin görevi savaş tezkeresi çıkartmak değil, barışı tesis etmektir. Bu gün bu parlamento barış rolünü oynayamıyorsa bunun baş sorumlusu hükümet ve onun zihniyetidir. Hükümet ne yazık ki, aylardır çatışmasızlığı kalıcı hale getirecek, çözümü ilerletecek, güven verici hiçbir adım atmamıştır. Barış sürecine samimi yaklaşmamıştır. Yeni karakol inşaatları, korucu alımları, politik tutukluların cezaevlerinde siyasi esir olarak tutulmaya devam etmesi ve daha sıralanacak bir çok olumsuz gelişme bu hükümetin izlediği çözümsüzlük politikasının bir sonucudur." 

TEZKERE GERİ ÇEKİLSİN

"Güney Kürdistan'a operasyon tezkeresi de bunun en son örneğidir. Hükümet biran önce bu yanlış yoldan dönmeli ve çatışmalara, ölüm ve gözyaşlarına neden olan bu savaş tezkeresini derhal geri çekmeli, güvenlikçi yaklaşımı terk etmelidir" diyen Buldan, "Türkiye'nin ihtiyacı operasyon tezkeresi değil, demokratikleşme ve çözüm adımlarıdır. Hükümet tezkerelerle, güvenlikçi politikalarla uğraşacağına müzakereleri derinleştirmelidir. Sayın Öcalan bu hükümete bir mektup gönderdi. Hükümet bu mektuba ne zaman cevap verecek? Sayın Öcalan süreci yeni bir formatta ilerletmek istediğini açıkladı ve hükümete çağrıda bulundu. Peki bunun karşılığı sınır ötesi operasyon tezkeresi çıkartmak mıdır? Sürece cevap olmayan, gerçek anlamda demokratikleşme adımları içermeyen bu paketle mi hükümet sorunu çözecek?" diye sordu. 

ÇÖZÜMSÜZLÜK POLİTİKASINA ORTAK OLMAYIN

'Hükümetin biran önce bu yanlıştan dönmesini, sürecin ciddiyetini kavramasını ve ona göre yaklaşmasının elzem olduğunu belirten Buldan, "Biz hem tezkereye hem de hükümetin bu süreci ağırdan alan yaklaşımına karşı olmaya, demokratik muhalefetimizi sürdürmeye devam edeceğiz. Çözüm noktasında hükümeti demokratik bir çizgiye çekmek için politik mücadelemizi yükselteceğiz. Barış ve Demokrasi Partisi olarak tezkereye şimdiye kadar olduğu gibi karşı çıkmaya devam edeceğiz, bu yöndeki demokratik muhalefetimizi sürdüreceğiz ve Genel Kurul'a getirilmesi halinde de 'hayır' oyu kullanacağız" diyerek parlamentoya savaş tezkeresine onay vermemesi, çözümsüzlük politikalarına ortak olmaması çağrısında bulundu.