Cansız'ın ‘Hep Kavgaydı Yaşamım‘ kitabı okuyucuyla buluşuyor

Cansız'ın ‘Hep Kavgaydı Yaşamım‘ kitabı okuyucuyla buluşuyor

9 Ocak 2013 tarihinde Paris’te katledilen PKK’nin kurucularından Sakine Cansız’ın “Hep Kavgaydı Yaşamım” kitabının 1. Cildi Mezopotamya Yayınları tarafından basıldı. Kitap Paris Katliamı’nın yıldönümü dolayısıyla 11 Ocak’ta Paris’te yapılacak büyük yürüyüşte okuyucuyla buluşacak.

“Erken çağlarda hakikate ermiş bir kadın. Olağan ve normal bir yaşamı heyecansız ve ruhsuz bulan, yaşamın kendisine hükmetmesine asla müsaade etmeyen bir asalet.

İktidar sahiplerinin, egemenlerin yarattığı adaletsizlikleri izah etmeyen, onları değiştirmek için savaşan bir inat.

Hep ateş hattında dolaşmayı seçen çelik irade.

Machiavelli insanları ikiye ayırırdı: Tarihi yapanlar ve tarihin malzemesi olanlar. Sakine Cansız hep yapma ve yaratma eyleminin aktörü oldu.

MÜZMİN BİR HUZURSUZLUĞU VARDI, GECİKMİŞ OLMAK!

Onun müzmin bir huzursuzluğu da vardı: Gecikmiş olmak, geç kalmak! Bir ırmak, denize ulaşmak için nasıl sabırsız, düzenli ve inatçı akarsa, Sara da devrime öyle aktı. Hiç durmaksızın, dinlenmeden, yavaşlamadan ve yatağından sapmadan…

Sakine Cansız’ın hayatının özeti: Söz ve eylem arasında şaşmayan bir tutarlılık, risk alarak yaşamayı seven bir cesaret, yol arkadaşlarına, kadınlara ve topluma sonsuz güven; dünyanın adaletsizliklerine, zorbalıklara, haksızlıklara asla boyun eğmeyen bir asalet.”

Gazeteci Ferda Çetin, “Hep Kavgaydı Yaşamım” kitabının birinci cildinin önsözünde Sakine Cansız’ı böyle anlatıyor.

BİR BANYAN: SAKİNE CANSIZ

Önsöz “Bir banyan: Sakine Cansız” başlığını taşıyor. Başlıktaki ‘banyan’ sözcüğünün anlamını ve neden Cansız için böyle bir tanımlamada bulunduğunu da satır aralarında buluyorsunuz: “Banyan, Hindistan’da yaşayan bir ağaç. Dalları aşağıya doğru sarkan ve toprağa değer değmez filiz verip kök salarak yüzlerce yeni ağaca dönüşen bereket… Tek bir ağaçtan kocaman bir ormana, sürekli çoğalan, ölümsüz ağaç… Fis Köyü’nde, 27 Kasım 1978 toplantısına katılan iki kadından biriydi o. Sonra ne oldu? Kürdistan’ın dört parçasında, Ortadoğu’da, Avrupa’da; dağlarda, köylerde, şehirlerde, her tarafta binlerce, onbinlerce banyan oldu. Tüm kadınların ve tüm insanlığın banyanı…”

Cansız’ın 1996 yılında Kürdistan dağlarında başlayıp 1998 yılında Ortadoğu sahasında tamamladığı 3 ciltlik kitabının birinci cildi Paris Katliamı’nın yıldönümünde Mezopotamya Yayınları tarafından hazırlandı. Kitap ilk olarak 11 Ocak’ta katledilen 3 Kürt kadın devrimci için yapılacak büyük yürüyüşte okuyucularla buluşacak.

ÖCALAN’IN YAŞAM YAZDIRIR SÖZÜ ÜZERİNE…

Kitabın birinci cildi, Cansız'ın doğumundan başlayarak, ailesi, yetiş̧me koş̧ulları, Özgürlük Mücadelesi’yle tanışması ve katılımı, yürüttüğü çalışmalar, o dönem yaş̧anan gelişmeler ve tutuklanma sürecini kapsayan 1977-1979 yıllarını anlatıyor. 

Kitabın bölümlerine geçmeden önce, Sakine Cansız’ın Ekim 1997 tarihli giriş yazısı var; Kitapta anlatılanlar kadar yazım sürecinin de ‘kavgalı’ geçtiğini anlatıyor:

“Bir yıl önce kaleme aldığım notlarımı kitaplaştırma süreci de az kavgalı geçmedi. Çünkü, onları yazarken bu şekilde yayınlamayı asla düşünmedim. Uzun süre yazdıklarım bir ‘yük’ gibi kaldı.

1996 Eylülü’nde defterler sırtımda Önderlik Sahası’na geldim. Başkan’ın “yaşam yazdırır” belirlemesi ve her defasında yazmanın gerekliliğini önemle vurgulaması, değer vermesi adeta bir boyun borcu haline getirdi yazmayı.

Yazdıklarımı tekrar elime almak çok zor geldi. Onları hiç beğenmedim. Hala da öyle! Ama bir emekti, yazıldığı koşullarıyla birlikte bir anlam ifade ederdi ancak. Ama olanları olduğu gibi ve anımsadığım oranda vermeye çalıştım. Yine de yazılanlar yaşananları tam ifade etmedi. Kitap konusundaki tüm diğer değerlendirmeler okuyucunundur ve değer ifade eden bunlar olacaktır.”

Kitapta yayınevi notunda da belirttiği gibi; Sakine Cansız’ın bu kitabı kadın bakış açısı ile özgürlük hareketi tarihinin anlatıldığı ilk kitap niteliğinde.

Sakine Cansız’ın tabiriyle bir nevi, çağdaş Kürdistan tarihinin bir kadın diliyle anlatımı. Sakine Cansız, kendi yaşadıklarını anlatırken aslında Özgürlük Hareketi'ni, onun örgütlenme biçimini, ilk kadın çalışmalarını, PKK’nin kısa bir sürede nasıl Kürdistan’ın birçok yerinde kök saldığını da kavratıyor herkese.

Anlatırken hiçbir kaygı taşımıyor Sakine Cansız. Her şeyi olduğu gibi en doğal biçimiyle ifade ediyor. Öfkelerini, sevinçlerini, yanlışlıklarını, kavgalarını tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor.

Bu kitabı okuyan herkes Sakine Cansız’ı daha yakından tanıyacak, anlayacak ve öğrenecek…