Eğitim Sen Amed Şubesi, 2009’da havan mermisiyle yaşamını yitiren Ceylan Önkol ile ilgili davada hiçbir gelişme sağlanmadığına dikkat çekerek, "Ceylan'ın öldürülmesi kadar, ardından yaşanan resmi kayıtsızlık daha çok tepki yaratıyor. Kürtlerle devlet arasındaki mesafe gittikçe açılıyor" dedi. Eğitim Sen Amed Şubesi, bu yıl beşincisi düzenlenen 'Ceylan Önkol Resim Yarışması'nın sonuçlarını da açıkladı.

Eğitim Sen Amed Şubesi Çocuk Komisyonu, Ceylan Önkol için her yıl ilköğretim öğrencileri arasında düzenledikleri resim yarışmasının sonuçlarını açıkladı. 28 Eylül 2009'da Lice'de havan mermisiyle bedeni parçalanan 12 yaşındaki Ceylan Önkol'un ölümüyle ilgili olarak, hiçbir sorumlunun yargılanmadığını da hatırlatan Eğitim Sen Diyarbakır Şubesi Çocuk Komisyonu, açıklamasında, "Ceylan'ın ölümünün üzerinden dört yıl geçti. Dört yıl boyunca dava ilerlemedi, tek bir sorumlu dahi bulunmadı, yargılaması yapılmadı. Son olarak da soruşturmaya 'takipsizlik' kararı verildi" dedi.

'ÖLÜM KADAR RESMİ KAYITSIZLIK DA TEPKİ YARATIYOR'

"14 yaşındaki Ceylan’ın etrafa dağılan parçalarını toplayarak bir araya getirmeye çalışan annenin ruh halini anlamaya çalışmak imkânsız olmalı. İmkânsız bir çabayla parçalanan bedeni birleştirmeye çalışmış. Sanki toplansa yeniden canlanacakmış, her zamanki gibi evin etrafında oyunlar oynayacak, pişirmesi için annesinden makarna yapmasını isteyecekmiş gibi" denilen açıklamada, devamla şu ifadelere yer verildi:

"Hayır; hiçbiri olmayacak. Masum Ceylan'ın yaşamla olan bağı koptu ama ailesinin yaşamla bağı hala sürüyor. Sürüyor sürmesine fakat ülke ile olan bağlarının sürdüğü ise kuşkulu. Yaşanan kopuş bulaşıcı bir hastalık gibi, hızla Ceylan'ın köyüne, oradan kasabasına, ilçesine, ülkesine dalga dalga yayılıyor. Küçük Ceylan’ın öldürülmesinin yarattığı etki büyük. Ceylan'ın öldürülmesi kadar, ardından yaşanan resmi kayıtsızlık daha çok tepki yaratıyor. Kürtlerle devlet arasındaki mesafe gittikçe açılıyor."

Savcının olay günü "can güvenliğim yok" diyerek olay bölgesine gelmediğinin hatırlatıldığı açıklamada, "Patlama sesini duyan köylüler tarafından bulundu Ceylan’ın paramparça cesedi. Ceylan'ın 6 saat bekletildiği, Lice Cumhuriyet Savcısı’nın 'can güvenliğim yok' diyerek gelmediği olay yeri iki tabur arasında yer alıyordu. Ceylan’ın otlattığı hayvanların patlamadan zarar görmemesi, herhangi bir çukurun oluşmaması Ceylan’ın doğrudan hedef alındığı iddiasını kuvvetlendiriyordu. Genelkurmay Başkanlığı ise yaptığı açıklamada, 'olay sırasında bölgede herhangi bir havan atışı yapılmamıştır' diyerek Ceylan’ın ölümündeki rolünü inkâr etti" diye kaydedildi.

'SAVAŞ İKLİMİ SÜRDÜKÇE...'

"Ceylan’ı suçlu buldular. Ceylan’ın ölümünden üç gün sonra soruşturma başlatan Diyarbakır Başsavcılığı, araziye atılmış ancak patlamamış mühimmata tahra ile vurulması sonucu ölümün gerçekleştiği yönünde, utanç verici bir açıklama yaptı. Makine Kimya Endüstrisi de üç yıl sonra hazırladığı skandal raporda, Ceylan’ın ölümüne 40 milimetrelik bomba atar mühimmatın neden olduğu ve patlamanın Ceylan’ın mühimmatın üzerine demir bir cisimle vurması sonucu gerçekleştiğini iddia ederek savcılıkla aynı görüşü paylaştı."

Komisyon, 'bu acı son bulsun' temennilerinin savaş iklimi sürdüğü müddetçe bir temenniden ibaret olacağının, en son Şemdinli’de Behzat Özen isimli bir Kürt çocuğunun daha savaş mühimmatının infilak etmesi sonrası yaşamını yitirmesiyle bir kez daha anlaşıldığını belirtti.

Açıklamada, yaşanan kayıpların sorumlularının adaletin önünde hesap vermesini istenerek, bu yıl beşincisi düzenlenen 'Ceylan Önkol Resim Yarışması'nın sonuçları duyuruldu:

"I.Kademe Dereceleri

1.   Rojin AKIŞ Vali Ahmet Cemil Serhadlı İlkokulu 4/B

2.   Muhammed Ayhan ÖZBEK Fatih İlkokulu 3/H

3.   Serkan USLU Fatih İlkokulu 2/E

II.Kademe Dereceleri

1.   Berfin Demet AHİ  Lice Demirçelik Ortaokulu 7/B

2.   Esma Nur BAŞBOĞA Piri Reis Ortaokulu 6/K

3.   Remziye ÇELİK Demirçelik Ortaokulu 6/B."