Çin tek çocuk politikasını terk etti
Çin tek çocuk politikasını terk etti
Çin tek çocuk politikasını terk etti
Çin yönetimi uzun süreden bu yana uygulamada olan tek çocuk politikasını yumuşattı. 1.35 milyar insanın yaşadığı Çin’de artık ebeveynlerden birinin ailenin tek çocuğu olması durumunda ikinci bir çocuk sahibi olmalarına izin verilecek.
Çin Komünist Partisinin ülkede uyguladığı en sert politikalardan biri olan nüfus planlaması konusunda yeni düzenlemeler yapıldı. Partinin hafta başında bir araya gelen Merkez Komitesi ülkedeki tek çocuk sınırlamasını şartlı olarak kaldırdı.
Çin’de artık ebeveynlerden birinin ailesindeki tek çocuk olması durumunda ikinci bir çocuk sahibi olmasına izin verilecek. Bu durumda yaklaşık 10 milyon ailenin ikinci çocuk sahibi olabileceği tahmin ediliyor.
Çin’in nüfus planlaması konusundaki politikaları bölge ve küresel alandaki rolü üzerinde direkt olarak etki sahibi. Dışa kapalı dönemde ülke içinde artan nüfusu besleyecek kadar üretim yapamayan Çin, küresel alanda ekonomik bir güç haline gelmesiyle paralel olarak nüfus artışıyla ilgili kaygılarını geride bırakıyor.
1979’da tek çocuk sınırlaması yürürlüğe girdiği sırada 984 milyon olan ülkenin nüfusu günümüzde yaklaşık 1.35 milyar. Sınırlamanın konulmaması durumunda tahminlere göre Çin’in bugünkü nüfusu yaklaşık 1.75 milyar olacaktı.
Çinli uzmanlar tek çocuk politikasının ülkenin ekonomisinin gelişmesine yardımcı olduğunu ve bugünkü yüzde 10luk büyümenin bu politikanın bir sonucu olarak ortaya çıktığını ifade ediyor.
Çin tek çocuk sınırlamaları nedeniyle insan hakları örgütleri tarafından da ağır baskı altında tutuluyordu. Zira özellikle kırsal kesimlerde ikinci çocuklarına hamile kalan kadınlara zorla kürtaj yaptırıldığı ve sağlıksız ortamlardaki kürtajlar nedeniyle her yıl 4 bini aşkın kadının öldüğü düşünülüyor.
Çin’de endişe yaratan bir diğer konu ise doğumlardaki cins dengesizliği. Halihazırdaki doğum trendlerine göre Çin’de her 6 erkek çocuğa karşılık sadece 1 kız çocuk dünyaya geliyor. Bu durum tek çocuk politikası nedeniyle ailelerin daha ziyade erkek çocuk sahibi olmak istemeleri ve kız olduğu anlaşılan bebekleri aldırmalarıyla açıklanıyor.
Tahminlere göre mevcut dengesizliğin sürmesi durumunda önümüzdeki 6 yıl içinde 30 milyon Çinli erkeğin evlenme şansı olmayacak.
Çin’in aynı zamanda genç ve dinamik bir nüfusa olan ihtiyacı artıyor. Zira şu anda ülke nüfusunun yüzde 10’unu oluşturan 65 yaşının üzerindeki kesim 2050 yılında nüfusun yüzde 25’ini oluşturacak. Yaşlı ve emekli nüfusun bakımı için genç ve dinamik bir nüfusa ihtiyaç duyulacağı ifade ediliyor.
Bütün bu faktörlerin Çin’in politikasını yumuşatmasında pay sahibi olduğu düşünülüyor.
Çin şu anda dünyanın en büyük ikinci ekonomisi durumunda. Ancak Gayrı Sarfi Milli Hasıla seviyesi henüz ABD’nin 5’te 1’i.
Nüfus uzmanlarına göre Çin’de sürekli bir nüfus korunmasının sağlanması için kadın başına 2.1 doğum gerekiyor. Şu andaki trendler Çin’in 2017 yılında en yüksek nüfusa ulaşacağını ve bundan sonra da nüfusun azalacağını gösteriyor.