Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetinin açıklanması ve belli olan faillerin yargılanması istemiyle Galatasaray Meydanı’nda 638’inci kez bir araya gelen Cumartesi Anneleri, Şırnak’ta 1993 yılında Güçlükonak Jandarma Komutanlığı tarafından gözaltına alınan ve vahşice katledilen Emin Kaya’nın yaşadıklarını aktardı.

Gözaltında kaybedilen insanların fotoğraflarının taşındığı eylemde, “Failler belli, kayıplar nerede” yazılı pankart açıldı.

Gözaltında kaybedilen Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız, yıllardır adalet için haykırdıklarını ancak seslerinin duyulmadığını vurguladı. Meydandan Türk Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a seslenen Yıldız, “15 senedir Cumartesi Anneleri'ni duydun mu? Bir kere duydu, onda da bizlere yalan söyledi" dedi.

Yıldız, ölüm yıl dönümü vesilesiyle Berkin Elvan'ı ve açlık grevleri kritik aşamada olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'yı hatırlattı.

Adalet mücadelesi veren herkesin yanında olduklarını vurgulayan Yıldız, adaletin bir gün herkese lazım olacağına işaret etti. Hanife Yıldız, adaletin olmadığı bir ülkede zulmün bitmeyeceğinin altını çizdi.

GÖZÜ OYULDU, KARNI DEŞİLDİ…

Emin Kaya’nın yeğeni Emine Kaya, dayısının işkencelerden geçirilerek katledildiğini anlattı. Dayısı gözaltına alındığında 23 yaşında olan Kaya, “Jandarma ve korucular tarafından yol gösterme bahanesiyle evinden alındı. Çok ağır işkencelerden geçirildi; gözü oyuldu, alnına haç işareti yapıldı, karnı kesilip içine taş koyarak Dicle Nehri'ne attılar” dedi. Dayısı gözaltına alındığında 4 çocuğu olduğunu belirten Kaya, Türkiye’de adalet olmadığını vurguladı.

HAFTANIN AÇIKLAMASI

Konuşmaların ardından bu haftaki açıklamayı okuyan Leyla Kaya, Türkiye'de adalete yönelmiş bir hukuk düzeni olmadığını söyleyerek, herkesi hukuk ve adalete sahip çıkmaya çağırdı. "Adalet yoksa hukuk yoktur" diyen Kaya, Emin Kaya'nın katledilmesinden Cemal isimli Yüzbaşı ve 24- 29 Aralık 1993 tarihlerinde Güçlükonak İlçe Jandarma Komutanlığı'nda görev yapmış tüm personel ile başta Başbakan Tansu Çiller ve İçişleri Bakanı Nahit Menteşe olmak üzere 50. DYP-SHP hükümetinin sorumlu olduğunu söyledi. Kaya, "Emin Kaya'nın Cizre Cumhuriyet Başsavcılığı'nın tozlu raflarında bekleyen dosyasında yerelden ulusala tüm sorumlular adil bir yargı önünde hesap verinceye kadar, hakikat ve adalet talebimiz hak ettiği karşılığı buluncaya kadar Emin Kaya'yı ve bu hukuksuzluğu hatırlamaya ve hatırlatmaya devam edeceğiz" dedi.