Cumartesi Anneleri: Berfo Ana’yı buradan gözü açık uğurladık
Cumartesi Anneleri: Berfo Ana’yı buradan gözü açık uğurladık
Cumartesi Anneleri: Berfo Ana’yı buradan gözü açık uğurladık
Galatasaray Meydanı'nda bir araya gelerek gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini soran Cumartesi Anneleri, bu hafta 1995 yılında kaybedilen Murat Yıldız'ın akıbetini sordu. Eylemde yaptığı konuşması esnasında fenalaşan Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız, "Berfo Ana'yı, 33 yıl sonra biz buradan gözü açık uğurladık. Daha kaçımızın gözü açık gidecek" diye sordu.
Her hafta Cumartesi günü "Failleri belli kayıplar nerede?" pankartıyla gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini soran Cumartesi Anneleri, eylemlerinin 413'üncü haftasında da Galatasaray Meydanı'nda bir araya geldi.
12 Eylül 1980 darbesinin hemen ardından gözaltına alınan ve kendisinden bir daha haber alınamayan oğlu Cemil Kırbayır'ın kemiklerini bulmak için 33 yıldır mücadele veren ve önceki gün yaşamını yitiren Cumartesi Anneleri'nden Berfo Kırbayır'ın fotoğrafı da karanfillerle bezenerek pankartın üzerine kondu. Eylemde ilk sözü alan Berfo Ana'nın torunu Gökmen Gülmez, "Dedemiz gibi nenemiz de gözleri açık gitti. Nenemin son sözü 'Çocuğumu alanlara hakkımı helal etmiyorum' oldu. Biz de hakkımızı hiçbir şekilde helal etmiyoruz" dedi. Her hafta Galatasaray Meydanı'nda faillerin belli olduğunu söylediklerini belirten Gülmez, "Devlet zahmet etmesin biz buluruz. 'Sen devlet bulmadın halk olarak biz bulduk' diyeceğiz. Nenemizin bütün feryatlarına rağmen sorumlular hala rahat uyuyorlarsa diyecek bir şey yok artık" diye konuştu.
1993 yılında Urfa'nın Siverek ilçesinde gözaltına alındıktan sonra bir daha kendisinden haber alınmayan Hüseyin Taşkaya'nın eşi Sultan Taşkaya ise, "Biz bugün Berfo Ana için buradayız. O 32 yıl boyunca oğlunun kemiklerini aradı. Biz onun bıraktığı yerden devam edeceğiz. Benim eşim 19 yıl önce kaybedildi. Çocuklarım hala 'babamız nerede?' diye soruyor. Çocuklara alıştım ama artık torunlar soruyor. Oysa etrafta katiller cirit atıyor. Berfo Ana gibi gözümüz açık gitse de biz her hafta burada olacağız" diye konuştu.
İzmir'de 1995 yılında gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız ise, "Berfo Ana'yı, 33 yıl sonra biz buradan gözü açık uğurladık. Biz onu oğluna kavuşturamadık. Umarım o orada oğlu Cemil ile görüşmüştür. O gitti; ama bizimle burada mücadele içinde olacak" dedi. Konuşmasının devamında "Daha kaçımızın gözü açık gidecek" diye soran Yıldız, "Bizi dinleyenlere soruyorum utanmıyor musunuz? Ben 18 yıl önce güvendiğim adalete teslim ettim oğlumu. Güvendiğim o adalet beni buraya getirdi. Adaletsizlerin adaletinden habersizdim. Onların adaleti beni 18 yıldır bu acıya mahkum etti. Biz artık adaletin peşinde değiliz. Benim düştüğüm ateşte kimse yanmasın" dedi. Konuşması boyunca sık sık titreyen Yıldız fenalaştı. Yıldız'a eylemde bulunan bir doktor ilk müdahaleyi yaptı. İlk müdahalenin ardından Yıldız, sakinleşmesi için alandan uzaklaştırıldı. Yıldız'ın götürülmesinin ardından söz alan Sezgin Tanrıkulu, "Bu manzarayı görüp herkesin utanması gerekiyor. Başta biz siyasetçiler" dedi.
Bu haftanın açıklamasını 1980 yılında kaybedilen Hayrettin Eren'in yeğeni Setenay Yarıcı okudu. İzmir Bornova'da gözaltında kaybedilen Murat Yıldız'ın bugün ölüm yıldönümü olduğunu söyleyen Yarıcı, Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız'ın 18 yıldır oğlunun kemiklerini aradığını belirtti. Yarıcı, "Kendi eliyle teslim ettiği oğlunu devletten istiyor. Murat'ın gözaltında kaybedilmesinde başta Komiser Ramazan Kaya ve Tahir Şerbetçi olmak üzere İzmir Emniyet Müdürü Kemal Yazıcıoğlu, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, İzmir Valisi Kutlu Aktaş sorumludur. Murat'ın akıbeti hakkında tanıklığı olanlara sesleniyoruz, gerçekleri gizlemeyin. Murat'a ulaşabilmemiz için gerçek adaletin yerini bulması için bildiklerinizi anlatın" diye konuştu. Açıklamanın ardından eylem sona erdi.