Halkların Demokratik Partisi (HDP) Amed Milletvekili Dersim Dağ, 21 Şubat Dünya Anadil Günü’nde partisinin Kürtçe eğitim üzerine başlatacağı kampanyayı ANF’ye değerlendirdi. HDP’nin Kürtçe konusunda şimdiye kadar yetersiz kaldığını söyleyen Dağ, kapsamlı bir çalışma için komisyon kurduklarını kaydetti.

Anadilin korunmasının kültürel anlamda hayati bir nitelik taşıdığını ifade eden Dersim Dağ, bir halkı yok etmek için ilk saldırının o halkın anadiline olduğunu şu sözlerle anlattı:

‘ANADİL HALKLAR İÇİN HAYATİ ÖNEME SAHİPTİR’

“Bellek inşasında dil temel bir öneme sahiptir, dil üzerinden temellendirilen bellek yine dil aracılığı ile kuşaklara aktarılır. Bir toplumu var eden temel unsurlardan olan kültürel kodlar, tarihsel kodlar ve hafıza dil ile şekillenir kendini var eder. Toplumların kendini var edebilmesi, kültürlerini, yaşanmışlıklarını ve mücadelelerini yarınlara taşıyabilmesi için dillerini koruyabilmeleri ve her şeyden önce iyi bir şekilde öğrenebilmeleri elzemdir. Kendi anadilini sağlıklı bir şekilde öğrenemeyen ve koruyamayan toplumlar yok olmaya mahkum toplumlardır. Nitekim dünya tarihinde bunun somut birçok örneği mevcuttur. Muktedirler her daim bir halkı yok etmek, mücadelelerini sekteye uğratmak için ilk olarak o halkın anadiline saldırmaktadır, keskin bir asimilasyon politikası uygulamaktadır. Dili kırıma uğrayan bir halk kendi kültüründen, benliğinden, belleğinden uzaklaşır çünkü diline yabancılaşan ya da yabancılaşmak zorunda kalan haklar onları var eden toplumsal kodlarını gelecek nesillere aktaramadıkları için yok olmaya mahkumdurlar. Böylesi bir gerçeklikten kaynaklı anadili, halklar için hayati bir öneme sahiptir.”

‘ASİMİLASYON VE KIRIM POLİTİKALARI İNSANLIK SUÇUDUR’

Bir halkın ana dilinin yok edilmesini insanlık suçu olarak nitelendiren Dağ, ”Şüphesiz ki muktedirlerin, halkların dillerine yönelik sürdürdüğü asimilasyon ve kırım politikalarının hepsi birer insanlık suçudur. En temel hakların başında gelen anadili hakkının gasp edilmesi hiçbir gerekçe ile açıklanamaz, hukukilik kılıfına uydurulamaz. Maalesef dünya tarihine baktığımızda birçok dil muktedirlerin izlediği acımasız politikalardan kaynaklı yok edildi. Bu kirli politikalar hala devam etmektedir. Bu kirli politikalara en çok maruz kalan hakların başında biz Kürtler gelmekteyiz. Uzun yıllardır dilimiz üzerinde asimilasyon politikaları yürütülmektedir, devlet bu yasakçı zihniyet ile bizleri yok etmeye çalıştı ve hala da çalışmaktadır. İşte bu nedenle dile sahip çıkmak kendi benliğimize, kültürümüze ve mücadelemize sahip çıkmaktır. Dilimize sahip çıkmak asimilasyon politikalarını boşa çıkarmaktır, insanlık suçuna karşı durmaktır” diye konuştu.

‘HER KÜRDÜN ÖNCELİĞİ ANADİLİ OLMALI’

HDP olarak Kürtçe ile ilgili kapsamlı bir yol haritası belirlediklerini kaydeden HDP Amed Milletvekili Dersim Dağ, her Kürdün önceliğinin anadili olması gerektiğini de şu sözlerle aktardı:

“Komisyonumuz tarafından hazırlanan Kürtçe yol haritası kapsamında ilk olarak parti içinde il-ilçe yöneticilerimize, seçilmişlerimize ve parti çalışanlarımıza yönelik Kürtçe kurslar verilecektir. Komisyonumuz uluslararası sözleşmeleri baz alarak bir dizi raporlama faaliyetinde bulunacaktır. HDP olarak bugüne kadar özellikle Kürtçe konusunda eksik kaldığımız noktalar oldu, bütünlüklü bir dil politikası yürütemedik ama oluşturduğumuz bu komisyon ile beraber daha bütünlüklü ve sürdürülebilir bir dil politikası ortaya koyacağız. Dilimize yönelik sürdürülen kirli politikaları boşa çıkarmak, bunlara karşı mücadele etmek ve bu bilinci parti içinden başlayarak topluma aşılamak temel önceliğimiz olacaktır. Dilimize sahip çıktığımız oranda mücadelemizi başarıya ulaştırabilir, mutlak zafer ile taçlandırabiliriz. 7’den 70’e her Kürdün temel önceliği anadili olmalıdır, evde, sokakta, mahallede, akademilerde yani yaşamın her alanında dilimizi korumalı, sahip çıkmalı ve güçlendirmeliyiz.”