Dağlı bir şairin öyküsü

Dağlı bir şairin öyküsü

17 yıldır gerilla olan Azad Welat, uzun bir süredir edebiyat çalışması yürütüyor. Welat’ın ‘Bir Çocuk Saflığında Gül’ adlı şiir kitabı Medya Savunma Alanları’nda basıldı.

Azad Welat 17 yıllık bir gerilla. Uzun bir süredir dağlarda edebiyat çalışması yürütüyor. “Bir Çocuk Saflığında Gül” adlı bir şiir kitabı var. Halen yazmaya devam eden Welat, mevcut sistem ve yaşam modellerine alternatif olabilecek bir dünyayı inşa etmenin şairane kavgasını veriyor. Welat, Medya Savunma Alanları’nda bulunan Şilan Baki Edebiyat Okulu’nda şiir yazmanın yanısıra araştırma ve inceleme çalışmaları yürütüyor.

Kürdistan dağlarında 17 yıldır gerillalık yapan Azad Welat 1978’de Dêrsim’de dünyaya geldi. 1995’de gerilla saflarına katıldı. Savaşın en sıcak bölgelerinde kaldı. Birçok ölüme, çatışmaya tanıklık etti. Özgürlük mücadelesine katılmadan önce Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın yapmış olduğu bir çözümlemeden etkilendi ve yazmaya başladı. Yaşadıklarını hep not ettiğini söyleyen Welat, “Yazmayı hep istedim. Önderliğimiz,  ‘Onlarca arkadaş yanınızda şehit düşüyor, isimlerini bile bilmiyorsunuz. Unutulup gidiliyor. Mezarları nerededir dahi bilinmiyor. Bu büyük bir trajedidir’ değerlendirmelerinde bulunmuştu. Bu sözler çok dokunmuştu. Bundan yola çıkarak örgüte katıldığım günden beri her günümü yazmaya çalışıyorum” dedi. Yaşadığı olayları şiir ve günlük tarzında yazan Welat, daha önce edebiyatla ilgili herhangi bir eğitim görmüş değil. “Yaşadığım çelişkileri sanatla, edebiyatla yazma eğilimim vardı. Onun için de çaba harcadım” diyen Welat’ın 2005’te Medya Savunma Alanları’nda yayınlanan ‘Bir çocuk saflığıyla gül’ adlı şiir kitabı var.

EN GÜÇLÜ KARŞI DURUŞTUR ŞİİR

“Asi bir çığlıktır şiir / insan yüreğinden kopup gelen / bir kıvılcım iken, bir yangına dönüşen…” dizesiyle şiiri tanımlayan Welat, gerilla ve şiirin birbirinden ayrılmaz bir bütün olduğunu söylüyor: “Şiirin doğasını anlamaya çalışırken fark ettiğim bir diğer önemli nokta ise gerillanın yaratmak istediği dünya ile şiirin şairden talep ettiği dünyanın aynı dünyalar olduğuydu. Ve bu dünyayı şiirden ve şiirle inşa etmek her zamankinden daha da olanaklıdır. Çünkü mevcut zalim ve yalancı erkek egemenlikli dünyaya karşı ana tanrıçalarımızın ve ona dayalı değerlerin isyanını ifade eden en güçlü ses, en güçlü tavır ve karşı duruştur şiir.”      

Şiirlerini özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren gerillalara, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a, kadına ve özgürlüğe atfen yazan Welat, özgürlük mücadelelerinin sanatsız ve edebiyatsız gelişemeyeceğine de dikkat çekti.

HER GERİLLA BİR ŞAİRDİR

Herkesin bir şeyler yazarak kendisini şair sandığı böylesi bir dönemde şair olmanın zor olduğunu dile getiren Welat, “Şair olmak, şiir yazmak hiç de sanıldığı gibi kolay değil. Tam aksine şiirin insandan güçlü bir tarihi bilinci, yoğun bir duygu ve ruh derinliği ve de estetik ustalığı talep ettiğini her şiir yazdığımda çok daha yoğun hissettim” diyor.

Şiir yazmanın zor olduğunu fakat her bir gerillanın da şair olduğunu unutmamak gerektiğini dile getiren Welat, gerillada bu kadar şiir yazılmasının yaşanılan yerle de bağlantılı olduğunu, gerillanın yaşamış olduğu ruh ve duygu derinliğinin onu şair yaptığını dile getiriyor. 

EN ÖZGÜR ÇALIŞMA DAĞDA YAPILIR

Welat, 2000’de Öcalan’ın önerisiyle kurulan Sarya Baran Edebiyat Okulu’nda yer aldı. Şiirlerin yanısıra gerilla günlüklerini düzenleme, araştırma ve inceleme çalışmaları yürüttü. Ayrıca bağlama da çalan Welat, bir süre dağda yürütülen kültür çalışmalarından Koma Awazê Çiya ekibinde yer aldı. Sistemden kopuk edebi çalışmaların yapılmasını direniş edebiyatı açısından önemli bulunduğunu belirten Welat, “Edebiyat çalışmalarında dağın sağladığı avantajlar var. Sistemden kopuk özgür alanlarda edebiyat çalışmalarının gelişmesi önemlidir. Zira Kürdistan dağları her zaman halkımıza kucak açtı ve korudu. Dağlar bir nevi sistemden karşısında direnişin kendisidir” dedi. 

Dağlarda şiir, roman, deneme, araştırma ve inceleme alanında belli bir gelişmenin yaşandığını söyleyen Welat, savaş koşullarından kaynaklı bazen bu çalışmaların sekteye uğradığını dile getirdi. Welat, “Bu çalışmaları süreklileştirememe, istikrarlı bir şekilde yürütememe durumu da oluyor.   Örgütlenmesi de biraz siyasi ve askeri durumlara göre oluyor. Gerillada her zaman edebiyat yapılır fakat kurumlaşması daha farklıdır. Koşullar bazen kurumlaşmanın gelişmesini zorlayabiliyor. Sonuçta savaş koşullarında yaşıyoruz” dedi.