Dayikên Şemiyê eyleminde, 1994 yılında kaybedilen Ýhsan ve Bahri Arslan'ın kaybedilme hikayeleri anlatıldı. Eylemde, cezaevlerinde yaşanan açlık grevlerine dikkat çekilerek, tutsakların taleplerinin kabul edilmesi istendi.
Dayikên Şemiyê (Cumartesi Anneleri), faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması ve gözaltında kaybedilenlerin akıbetlerinin açıklanması talebi ile başlattıkları oturma eylemlerini bu hafta da Cizre Lisesi önünde sürdürdü. Çok sayıda kayıp yakınının katıldıðı ve kayıpların fotoðraflarının taşındıðı eylemde konuşan anneler, "Bayramda anaların gözyaşları durmadı" dedi. "Bizim bayramımız yok" diyen anneler, akan kanın durması için hükümet ve devlet yetkililerine çaðrıda bulunarak, "Biz anneler olarak cezaevlerinde 46 gündür açlık grevinde olan tutsakların taleplerinin yerine getirilmesini istiyoruz" dedi.
ZORLAN EVDEN ÇIKARILARAK GÖTÜRÜLDÜLER
Ýhsan ile Bahri Arslan'ın kaybedilme hikâyelerini anlatan Şevke Arslan, 1994 yılında kaçırılan eşi Ýhsan ile kardeşi Bahri Arslan'ın dönemin korucubaşı olan Kamil Atak, oðlu Tamer Atak, kardeşi Kukel Atak ve Hakim Güven ile yanlarında bulunan onlarca korucu tarafında tarafından evden zorla çıkarılarak, götürüldüðünü söyledi. Yakınlarının bırakması için "Kamil Atak'ın evine gittim" diyen Arslan, "Eşimi ve kardeşimi bırakmasını söyledim. Eşimin ve kardeşimin onlarda olmadıðını söyledi. Korucu ve silahlı adamlar vardı. Korkup geri geldim. Savcılıða dilekçe verdik, ama kabul edilmedi. Kamil Atak'a birçok tanıdık gönderdik. Burada da bir sonuç alamadık. Atak ile adamları katilimizdir, bunu herkes biliyor. Mahkemeye o kadar kanıt sunduk onlarca görgü tanıðı var" diye konuştu.
Yapılan açıklamanın ardından 5 dakikalık oturma eylemi yapıldı.