Roboski Katliamı'nın 4. yıl dönümü ve son günlerde Sur, Cizre, Nusaybin, Dargeçit, Silopi ve Silvan ilçelerindeki devlet katliamları Van'da protesto edildi. DEM-GENÇ tarafından düzenlenen kitlesel yürüyüşün ardından, İki Nisan Kavşağı'nda yapılan basın açıklamasına HDP Van Milletvekili Lezgin Botan, DBP Van İl Eş Başkanları Caziye Duman, Münir Aras, HDP Van İl Eş Başkanı Veysi Dilekçi,  Belediye Eş Başkanları, STÖ temsilcileri, Barış Anneleri Meclisi aktivistleri, KJA bileşenleri ve DEM-GENÇ aktivistleri katıldı.

Kitle sık sık ‘Katil devlet’ ve ‘Biji Serok Apo’ sloganları atarak, ‘Lı Rêber Apo Û Xweseriye Demokratik Xwedî Derkeve’,’Olur mu ecelsiz 34 can almak’ yazılı pankart ve dövizler açtı.

'KATLİAMLAR ERDOĞAN-AKP ELİYLE YAPILDI'

Kitle adına basın açıklamasını yapan Xezal Şahin, Ortadoğu’da ve özelde Kürdistan’da '3. Dünya Savaşı' anlamına gelen kaosun tüm yıkımı karşısında destansı direnişin devam ettiğini söyledi. Savaşın en büyük bedelini Kürt halkının verdiğini kaydeden Şahin, "Kürt halkı fiziki, kültürel, siyasi, ekonomik; her bakımdan baskı, zulüm, işkence ve katliamlarla yüz yüze bırakıldı" dedi. Şahin,  1925 isyanının ardından başlayan katliamların 2011 yılında yaşanan Roboski Katliamı ile sürdüğünü ifade etti. Bununla yetinmeyen Erdoğan’ın şimdi Sur, Silopi, Silvan, Cizre, Nusaybin, Gever’de katliamlarını sürdürdüğünü dile getirdi.

Roboski Katliamı'nın Erdoğan ve AKP devleti eliyle gerçekleştiğini söyleyen Şahin, 5 Haziran, 20 Temmuz ve 10 Ekim Ankara katliamlarının bu sürecin bir devamı olduğuna vurgu yaptı. 

'ÇÖZÜM; ÖCALAN'IN FİZİKİ ÖZGÜRLÜĞÜNÜN SAĞLANMASIDIR'

Şahin, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bunların tamamı özgürlük, demokrasi, eşitlik ve adaletin büyük savunucusu olan Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın İmralı’da tutulması ve tecridin derinleştirilmesiyle gerçekleşiyor. Özellikle Önderliğine bağlı olan biz gençler üzerinde her türlü baskı, işkence, tutuklama ve katletme pratikleri olmaktadır. Önderliğimiz İmralı’da olduğu sürece devletin mevcut katliamlarının süreceği bir gerçektir. Çözüm bellidir; hiç zaman kaybetmeden Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanmasıdır. DEM-GENÇ Van Meclisi olarak yaşanmakta olan katliamları, gerçekleştiren Erdoğan-AKP devlet politikalarını kınıyoruz. Buna karşı sonuna kadar direneceğimizi, tüm katliamların hesabını soracağımızı ve Önderliğimizin fiziki özgürlüğü gerçekleşinceye kadar mücadelemize devam edeceğimizi bir kez daha belirtiyoruz. Teslimiyet ihanete, pasifizm yenilgiye, direniş zafere götürür."

Açıklamanın ardından Cumhuriyet Caddesi'ne doğru yürüyüşe geçen grup, bir süre ‘Katil devlet’ sloganları attıktan sonra dağıldı.