Demir: Anayasa Mahkemesi valiliğin istediği şekilde karar alıyor
Anayasa Mahkemesi, Kürt kentlerinde "sokağa çıkma yasağı" adı altında uygulanan sıkıyönetimin son bulması için yapılan 3. başvuruyu da reddetti.
Anayasa Mahkemesi, Kürt kentlerinde "sokağa çıkma yasağı" adı altında uygulanan sıkıyönetimin son bulması için yapılan 3. başvuruyu da reddetti.
Anayasa Mahkemesi, Kürt kentlerinde "sokağa çıkma yasağı" adı altında uygulanan sıkıyönetimin son bulması için yapılan 3. başvuruyu da reddetti.
ÖHD Genel Sekreteri Ramazan Demir, Anayasa Mahkemesi'nin, valilikle yaptığı telefon görüşmesinden sonra bu kararı aldığını belirtti.
İlk başvuru Cizre'de yaşayan iki vatandaş adına, 28 Kasım'da katledilen Amed Barosu Başkanı Tahir Elçi tarafından yapıldı. Anayasa Mahkemesi, "henüz bir zararın oluşmadığını" belirterek başvuruyu reddetti.
İkinci başvuru HDP Genel Başkan Yardımcısı ve Adana milletvekili Meral Danış Beştaş tarafından gerçekleştirildi. Beştaş, vekil olarak sokağa çıkma yasağının olduğu bölgelere giremediğini, polis tarafından engellendiğini belirtti. AYM'nin bu kez ret gerekçesi, "Milletvekilisiniz. Ankara'da oturuyorsunuz. Yasaktan etkilenmiyorsunuz" oldu.
Özgürlükçü Hukukçular Derneği'nin yaptığı 3. başvuru da benzer gerekçe ile reddedildi.
Ret kararını ANF'ye değerlendiren ÖHD Genel Sekreteri Ramazan Demir, Anayasa Mahkemesi'ne tedbir amacıyla başvurduklarını hatırlattı ve ekledi: "Sokağa çıkma yasağının bütün sonuçlarını yaşam hakkını ihlal eder durumda. Polis, sokağa çıkan herkesi öldürme kabiliyeti ve yetkisine sahip. Bunları belirterek, AYM'den sokağa çıkma yasağını durdurmasını istemiştik. Bir tedbir kararı alınması talebinde bulunmuştuk. Diğer iki başvuru da bu taleple yapılmıştı."
Şehre su verilmesinden sorumlu Cizre Belediye işçisi İrfan Uysal adına başvuru yaptıklarını belirten Demir, "İrfan Uysal ve sokağa çıkma yasağı boyunca çalışacak tüm personelin isimleri kaymakamlık ve emniyetle paylaşılmış. Bu işçiler, sokağa çıkma yasağı başladığı günden bu yana çalışıyorlar. Belediyeden çıkıp vanaların olduğu yere gidene kadar her dakika her saniye 155 polis ile irtibat halinde gidiyor. Ona rağmen hedef gözetilerek vurularak, omzundan yaralanıyor. Zamanında hastaneye götürülmediği için kolu kesilmek zorunda kaldı" dedi.
'MAHKEME GERÇEĞİ ARAŞTIRMADI'
AYM'nin kararı için "Rezil bir karar" diyen avukat Demir, mahkemenin kararını Şırnak Valiliği ile yaptığı telefon görüşmesi sonucunda verdiğini söyledi.
ÖHD Genel Sekreteri Demir şöyle konuştu: "Anayasa Mahkemesi, valiliği arıyor, Valilik de 'Söz konusu kişi hastanede. Sorunu yok' diyor. Ardından AYM kararını veriyor. Birincisi; bu insan kolunu kaybetmiş. İkincisi, eşi ve çocukları hala sokağa çıkma yasağının uygulandığı mahallede. Can güvenlikleri yok. Anayasa Mahkemesi hiçbir inceleme, araştırma gereği görmeden valiliğin telefonuyla karar veriyor. Ayrıca valilik, 'Çatışmada yaralandı. Polis tarafından hastaneye yetiştirildi' diyerek yalan söylüyor. AYM bu söyleneni kararına koyuyor. Gerçekten de akıl sır erer gibi değil. "
AYM, 'BENİ BU İŞE KARIŞTIRMA' DEDİ
Avukat Demir, Anayasa Mahkemesi'nin ret kararlarını "Beni bu işe karıştırmayın" olarak yorumladı ve ekledi: "Anayasal bir şikayet kurumu olan Anayasa Mahkemesi, toplumun ihtiyacını gideremeyecek bir konumda. Polisin Silopi'de katlettiği Mele Hasan kadar fonksiyonu olmayan bir mekanizma haline gelmiş durumda. Mele Hasan'ın Silopi'de, Şırnak'ta çözdüğü toplumsal sorunlara karşılık olamayacak kadar bir etkisizliği var. Anayasa Mahkemesi, başta yaşam hakkı ve işkenceden korunma hakkı olmak üzere ihlal edilen anayasal hakları güvence altına almak için kurulmuş bir mahkeme. Bizim başvurumuz tam da bununla ilgili. Hakları güvence altına almak üzere kurulan bir mekanizma hiçbir işe yaramıyor. Hiçbir olayı dahil olmuyor. 'Beni karıştırmayın' dercesine kararlar veriyor. İnsanların mağduriyetine mağduriyet katıyor."
Türkiye'de iç hukuk yollarının tükendiğini hatırlatan Avukat Demir, sokağa çıkma yasakları ile ilgili olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuruda bulunacaklarını belirtti.