Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş 13 Kasım günü Fransız Parlamento toplantı salonunda düzenlenecek olan Kürt konferansı öncesi Paris’in Melun banliyösünde halk toplantısında iki bine yakın Kürdistanlıyla buluştu.

Dünya Düğün Salonunda 91 Bölgesi Halk Meclisi tarafından düzenlenen toplantıya halkın ilgisi büyüktü. Saat 20.00’da saygı duruşuyla başlayan etkinlikte Selahattin Demirtaş son siyasal gelişmeleri değerlendiren bir konuşma gerçekleştirerek halkın sorularını yanıtladı.

Demirtaş, sözlerine Avrupa’da yaşayan Kürdistanlıların bugüne kadar maddi ve manevi olarak Kürt halk mücadelesindeki emeklerinden dolayı teşekkür etti. Mücadelede etkin güç olan halkın önemine vurgu yapan Demirtaş, “Ortadoğu’da silinmek istenirken halkın direnişiyle mücadelenin aktörü haline geldik. Yediden yetmişe herkesin katkısıyla bugüne geldik. Bugün devletle masada sorunlarımızı çözmek için görüşebiliyorsak bu halkın direnişinin ürünüdür” dedi.

İmralı’da yürütülen görüşmeleri değerlendiren Demirtaş, “Dün ‘Öcalan’ı asalım’ diyorlardı. Onlarca arkadaşımız ‘barışın elçisi İmralı’da’ dediği için içeriye alındı. Her türlü propaganda yapıldı. Ama Kürt halkının direnişi, Avrupa’da ve ülkedeki eylemsellikler inkarı kırdı. Arkamızda nasıl bir güç olduğunu gördüler” diyerek İmralı görüşmelerinin devletin bir imkanı değil halkın direnişinin sonucu olduğunu vurguladı.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’la iki buçuk yıl sonra yapılan heyet görüşmelerini değerlendiren Demirtaş’ın “İsminin bile yasaklandığı bir lider şimdi masada düşünce sistemi, bir halk lideri, moraliyle duruyor. Bizi bir ev sahibi sıcaklığı ve moraliyle karşılıyor” şeklindeki sözleri salonda “Biji Serok APO” sloganlarıyla karşılandı. Devlet heyetiyle 50 görüşmenin gerçekleştiğini şu ana kadar da BDP’nin 10 civarında görüşme gerçekleştirdiğini vurgulayan Demirtaş, “bu görüşmeler AKP’nin bir hediyesi değil. Kürt gençlerinin, analarının, Kürt halkının ödediği bedelin sonucudur” dedi.

Öcalan’ın ne Kürt ne de Türk gençlerinin kanının aktığı bir savaşın tarafı olmadığı, savaşın bir seçenek olmaması için elinden geleni yaptığını belirten Demirtaş, “bu diyalog süreci koparsa, bu çatışmadır. Bunu istemiyor. Savaşı başlatacak kişi o olmayacak. Süreç koparsa bu savaş anlamını taşıyor. Bu nedenle masayı sürekli ayakta tutan Kürt halk önderidir” dedi. Demirtaş’ın “Her görüşme sırasında halka selamlarını  yolluyor. Kendisinin mesajı budur. Asıl güven kaynağı kendi halkıdır. Halka güveniyor. AKP ya da devlete değil” şeklindeki cümleleri salondaki yüzlerce Kürdistanlının sloganlarıyla bölündü.

Paris katliamına da dikkat çeken Demirtaş, Öcalan’a yapılan komployu hatırlattı. Paris katliamının da aynı anlamı taşıdığını belirten Demirtaş, “görüşmelerin başladığı noktada Kürt halk önderini konuşamaz hale getirmek istediler. Hedef barışın ve halk önderinin kendisiydi. Kürt halk önderi gücünü halkından alıyor. Ordulardan ya da diktatörlerden değil. Tek tek siyasetçileri öldürebilirler. Ama bir halkı toptan yok edemezler” dedi.

Rojava’daki gelişmelere de değinen Demirtaş, Rojava’da geçici hükümet ilanına giden yolda atılan adımları selamladı.

HDP’nin kuruluş amaçları, seçimler, Gezi direnişi vb birçok konuya değinen Demirtaş, toplantıda çoğunluğu Serhat bölgesinden katılan kitleye seslenerek Seçim sürecinde aktif rol almaları gerektiği çağrısında bulundu. Özellikle Avrupa’da yaşayan Kürdistanlıların hem bulundukları ülkelerde halk diplomasisi yürütmesi gerektiği, hem de ülkeyle bağlarını koparmadan ülkedeki siyasal süreçler duyarlı olması gerektiğini vurgulayan Demirtaş, bir saatlik konuşmanın ardından halkın sorularını yanıtladı. İki saat süren etkinlik Fransa Kürt dernekleri Federasyonu başkanı Mehmet Ülker’in hafta sonu Berlin’de gerçekleşecek yürüyüşe yaptığı çağrıyla son buldu.