Talepleri kabul edilmeden müzakereyi gündemlerine almayacaklarını belirten BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Biz senin ne kardeşliðini ne de kalleşliðini istiyoruz. Bu saatten sonra bütün hakaretlere ve tutuklamalara karşı bu sistemin içinde kalalım mı kalmayalım mı? diye tartışıyoruz.” dedi. Diyarbakırlıları, Başbakan Erdoðan'ın 2 Haziran'da Diyarbakır'da katılacaðı mitingi protesto etmeye çaðıran Demirtaş, , "AKP'yi çetesiyle yalnız bırakmak lazım Amed sokaklarında" dedi.
BDP Ümraniye Ýlçe Örgütü tarafından Prenses Düðün Salonu'nda halkla buluşma şöleni düzenlendi. Şölene BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP Ýstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, PM Üyesi Ömer Aşkara, Dr. Hüseyin Güngör, BDP MYK Üyesi Gülçin Ýsbert, BDP Ýstanbul Ýl Eşbaşkanları Asiye Kolçak ve Ali Rıza Bilgili'nin yanı sıra BDP'nin çok sayıda il ve ilçe yöneticisi katıldı. Yüzlerce kişinin katıldıðı şölende, sık sık "Bijî Serok Apo", "Bê Serok jiyan nabe", "Şehîd namirin" sloganları atıldı.
‘KÜRT HALKI ORTAYA KOYMUŞ OLDUÐU ÝRADEDEN BAŞKA ÝRADE TANIMIYOR’
Şölende konuşan Selahattin Demirtaş, her alanda faşizm ve zulümle karşılaşan Kürt halkının büyük siyasal mücadele verdiðini belirterek, "Şu an terbiyesizce, çılgınca bize saldıran bir iktidar bizi teslim alamaz. KCK operasyonlarıyla ve askeri operasyonlarla Kürt halkını korkup evinden çıkamaz duruma geleceðini sanıyordu. Ortadoðu'da tarih yazılıyor. Kendi anavatanımızda köle ve ikinci sınıf vatandaş olarak yaşamamızı istiyorlar. Kürt halkı ortaya koymuş olduðu iradeden başka irade tanımıyor" dedi.
‘TALEPLERÝMÝZ KABUL EDÝLMEDEN MÜZAKEREYÝ GÜNDEME ALMAYACAÐIZ’
Siyasi iktidarın "Ya Kürt halkını tanıyacaðını ya da topyekun savaşı seçeceðini" belirten Demirtaş, AKP hükümeti ve Başbakan Erdoðan'ın açıklamalarına ilişkin şu deðerlendirmelerde bulundu: "Şu anda da bunun gayreti içindeler. Kürt halkının tek bir ferdi yoktur ki, köyü yakılmamış, yakını öldürülmemiş ya da sistemin bir zulmünden nasibini almasın. Kürt halkı her alanda bu mücadeleyi vermektedir. Bir halk elbette diliyle kültürüyle var olduðunu, topraðıyla yani vatanıyla var olacaðını söyleyecek. Kürdistan'ı ile vardır. AKP hükümeti taleplerimizi kabul etmeden başka bir şekilde müzakereyi gündemimize almayacaðız. Bunun ne altında ne üstünde bir müzakere süreci yoktur. Buradan AKP Başbakanı'na sesleniyorum. Sen bu katliamları yürüterek, tecrit politikalarıyla tehdit ederek, bizi teslim alabileceðini sanıyorsan avucunu yalarsın. Bunlar sıkıştıkça gelip bizimle mücadele ediyorlar. Müzakere ve barış talebinde bulunuyoruz. Başbakan sanki kendisine yalvardıðımızı zannediyor. O da bizimle görüşmeye bakacakmış. Sen neye bakıyorsun. Sana bir defa bile rant için gelmedik. Müzakere çaðrısı yapmışsak artık ölümler olmasın, annelerin gözyaşları dursun diye yaptık. Sen bizi etrafındaki kaç kuruşa satın aldıðın Kürtlerle mi karıştırdın. Tavrına yaklaşımına dikkat et senin karşında çocuk yok. Ortadoðu'nun en güçlü hareketi var. Haddini bileceksin; boyunun ölçüsünü bileceksin ona göre konuşacaksın."
‘BÝZ BEDENÝNÝ ÖLÜME, ATEŞE YATIRAN MAZLUM DOÐANLARIN ARKADAŞLARIYIZ’
Başbakan Erdoðan'a "Müzakere istiyorsan önce bu halka saygı duyacaksın" çaðrısında bulunan Demirtaş, "Her gün katliam yapacaksın ve tutuklayacaksın, biz seninle müzakere edeceðiz. Seninle müzakere deðil mücadele ederiz. Biz diz çöküp barış dilemiyoruz. Kimin diz çöktüðünü gördüðümüz fotoðrafından biliyoruz. Sen kimsin? Biz Kenan Evren'in faşizmine karşı bedenini ölüme ateşe yatıran Mazlum Doðanların arkadaşlarıyız. Peki ya sen kimsin? Biz senin önünde diz çökmek deðil göz bile kırpmayız. Sen bir BDP'linin diz çöktüðünü rüyanda bile göremezsin. Onların faşizan zihniyetlerini parti olarak kabul etmiyoruz. Bu sorunun çözümünde tek parti vardır o da BDP'dir. Roboski Katliamı'nda bile bir özür dilemeyi çok gören AKP hükümetinin içindeki Kürtlerin de bunda payı vardır. Onlar da bu katliamın sorumlusudur. Pilotlar, AKP Başbakanı'ndan emir alıp Roboski'yi vururken, yanındaki satılmış Kürtlere güveniyordu. Bizleri tutuklarken, öldürürken, yanlarındaki Kürtlere güveniyorlar. Birazcık onuru, vicdanı olan varsa AKP'den ayrılır ve istifa eder" diye konuştu.
ERDOÐAN’I PROTESTOYA ÇAÐIRDI
Başbakan Erdoðan'ın 2 Haziran'da Diyarbakır'a gideceðini belirten Demirtaş, Diyarbakır halkına seslendi. Demirtaş, "Bütün Amed halkına sesleniyoruz; halkımdan rica ediyorum. Roboski'nin sorunlusu olan Başbakan ve yandaşları Amed'e gelince sokakta tek bir Kürt göremesin. Kimse çıkmasın sokaða, yüzüne çarpsın Kürt halkı. 'Ne yüzle Amed'e geliyorsun' diye cevap versin ona. AKP'yi çetesiyle yalnız bırakmak lazım Amed sokaklarında" dedi.
‘KÜRT HALKI ALTERNATÝFSÝZ DEÐÝLDÝR’
Barış girişimlerimizin suiistimal edilerek partilerine yöneldiklerini ifade eden Demirtaş, "Biz senin ne kardeşliðini ne de kalleşliðini istiyoruz. Bu saatten sonra bütün hakaretlere ve tutuklamalara karşı bu sistemin içinde kalalım mı, kalmayalım mı? diye tartışıyoruz. Kürt halkı sizin bu zulmünüzü çekmeye mecbur deðildir, alternatifsiz de deðildir. Bu faşizan düzen deðişmiyorsa biz de bununla yaşamaya mecbur deðiliz. 'Tek vatan' deniliyor bizim de o tek vatan içerisinde Kürdistanımız var. Seninle özgürlüðümüzü kazanana dek mücadele edeceðiz. Sen müzakereden anlamıyorsun. 'Benim Kürt halkıyla sorunum yok' diyorsun. Başbakan, peki sen niye bizimle görüşeceksin. Bizim söyleyeceklerimiz belli Başbakan" diye konuştu.
‘SORUN KÜRT HALKININ ÖZ GÜCÜYLE ÇÖZÜLÜR’
Kürtlerin taleplerini yineleyen Demirtaş, açıklamasını şu cümleler ile bitirdi: "Sayın Öcalan özgürleşmeden, KCK tutukluları serbest bırakılmadan, Kürt halkı anadiliyle eðitim görmeden ve yasal statü kazanmadan, Kürdistan özerkleşmeden ve Kürt halkı kendi kendini yönetmeden başka bir çözüm kabul etmiyoruz. Senin bunları konuşmaya cesaretin var mı? Senin deðil konuşmaya, duymaya bile cesaretin yok. Biz kendi kitabımızı da dilimizi de konuşuruz. Sen yeter ki gölge etme Başbakan. Bu sorun Kürt halkının öz gücüyle çözülür. Arkamızda ordu, tank ve tüfek yok, biz varız el ele omuz omuza vermekten başka çaremiz yok. Çocuklarımıza özgürlüðü armaðan edene dek mücadele edeceðiz. Artık final aşamasındayız, zafer aşamasındayız. Tüm çalışanlarımız tutuklansa bile biz halk hareketiyiz. Yok edemezsiniz. Bizi halk yarattı, ancak onlar yok edebilir. Annelerin kutsal ellerine barışı teslim edene dek mücadele edeceðiz."
Demirtaş'ın konuşmasının ardından kitle "Kürdistan seninle gurur duyuyor" sloganları attı. Şölen; Koma Gulê Xerzan, Hozan Weysi ve Serkan Kanireş'in verdiði müzik dinletileri ve halaylarla son buldu.
ANF NEWS AGENCY