Demokratik İslam Kongresi: AKP, Müslümanların kutsal yerlerine saldırıyor
Demokratik İslam Kongresi (DİK) ve bileşenleri, AKP'nin savaş politikalarına ve kutsal alanlara saldırmasına ilişkin açıklama yaptı.
Demokratik İslam Kongresi (DİK) ve bileşenleri, AKP'nin savaş politikalarına ve kutsal alanlara saldırmasına ilişkin açıklama yaptı.
Demokratik İslam Kongresi, AKP'nin Kürdistan'da halkı ve kutsal alanları hedeflemesine tepki gösterdi. Kongre, AKP'ye 'masaya dön' çağrısında bulunurken, yaşananlara sessiz kalan İslami grupları da eleştirdi.
Demokratik İslam Kongresi (DİK) ve bileşenleri, AKP'nin savaş politikalarına ve kutsal alanlara saldırmasına ilişkin açıklama yaptı.
Yazılı açıklama yapan DİK, "Tarihten günümüze kadar hegomonik iktidarlara karşı insanlığı merkeze alarak bu canavara alternatif sunan tek olgunun İslam olduğunu düşünüyoruz. Bu canavar sistem, tarihin her döneminde İslamiyet'i kendi hizmetine almayı başarmıştır. Özelikle bu zihniyet temsilcileri, İslam tarihinde Emeviler, Abasiler, Büveyhiler, Fatımiler, Selçuklu ve Osmanlılar gibi anlayışlardır. Her ne kadar bunlar, retorik olarak İslami gözükseler de hiçbir zaman İslamiyet'i özümsememiş ve içselleştirmemişlerdir" dedi.
'İNSANLIK DIŞI POLİTİKALAR KÜRDİSTAN'DA SÜRDÜRÜLÜYOR'
İslamiyet'in siyasal emeller için kullanılmak istendiğine dikkat çekilen açıklamada, şöyle devam edildi:
"(...) Türk ulus devleti, Mezopotamya ve Anadolu'da yaşayan bütün halkları asimile ederek tehcir, sürgün ve katliamdan geçirmiştir. Bu anlaşılmaz insanlık dışı politikalarını, kırk yıldan beri Kürdistan üzerinde sürdürmektedir. Bu kirli savaş, daha önce kırsal kesimde verilmiş, binlerce köy yıkılmış ve yakılarak boşaltılmıştır. Bunun sonucunda binlerce insan yerinden yurdundan edildi ve bir o kadarı da katledildi. Son olarak bu kirli savaş çirkin yüzünü, Kürtlerin en yoğun olarak yaşadığı şehir merkezlerine sıçramıştır. Bunun sonucu olarak insanlığa malolmuş tarihi eserler nasibini almışlardır. Türk ulus devleti, bir haftadan beri Diyarbakır’ın Sur ilçesinde sürdürülmekte olan sokağa çıkma yasağıyla mahallelere saldırmış, Müslümanların kutsal yerleri olan Mabetler tahrip edilmiştir. Bunun somut örnekleri Dört Ayaklı Minare ve Kurşunlu Camisi olmuştur. Malazgirt'ten bu yana kendini Kürtlerin yokluğu üzerinde var eden Türk ulus devleti, bin seneden beri yürüttüğü bu kirli politikadan vazgeçmeli ve bir an önce Mezopotamya'nın en kadim halklarından biri olan Kürtlerle, siyasi olarak kangrenleşmiş olan Kürt sorununu muhataplarıyla masadan sürdürmelidir."
İSLAMİ GRUPLARA ELEŞTİRİ
DİK, açıklamasının sonunda şu eleştiride de bulundu: "Bugün kendini İslami hassasiyetle lanse eden iktidar ve kimi gruplar, dünyanın herhangi bir köşesinde İslami değerlere yönelim olduğunda hassasiyet gösterirlerken, nedense Kürdistan'ın İslami değerleri söz konusu olduğunda hatta bu İslami değerler yakılıp yıkıldığında malesef hassasiyet gösterilmemektedir."