Gazetenin yorumunda, sol, laik, liberal kesimler ve Kürtlerin Almanya’daki etkinliklerinin arttığı, buna karşın Erdoğan yanlısı kuruluşların ciddiye alınmadığı ifade edildi.

Erdoğan’ın yeniden Almanya’ya geleceğini ve G20 Zirvesi’ni fırsat bilerek yine yandaşlarıyla miting yapmak istediğini yazan Die Zeit yazarı Michael Thumann, Erdoğan’ın çevresinden ‘Avrupa’yla ilişkileri geliştirmek istenildiğini’ duyduğunu dile getirdi. Ancak bu yıl referandum öncesinde Erdoğan’ın Alman başbakanı ve siyasetçilere yönelik ‘Nazi’ benzetmelerini hatırlatan Thumann, “Yani şimdi herşey yolunda mı gidecek? Bu biraz zor. Erdoğan Almanya’da pek iyi karşılanmıyor, kutuplaştırıyor. Hükümet de dahil birçok kesim miting yapmasını istemiyor” diye yazdı.

NEGATİF FİGÜR OLARAK GÖRÜLÜYOR

Erdoğan da dahil yabancı liderlere miting yasağından önce yayınlanan yazıda Thumann, Erdoğan’a yönelik Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’in mitinge karşı sözlerini paylaştı.

Thumann, “Kendisinin kemikleşmiş taraftarları dışında Erdoğan (Almanya’da) negatif figür olarak görülüyor. Birçok Türkiyeli de onu kabul etmiyor” tespitinde bulundu.

‘ALMANYA’YI ELİNDE TUTTUĞUNU SANIYOR, ELİNDEN KAYDIĞINDAN HABERİ YOK’

Tayyip Erdoğan’ın uzun yıllar Almanya’daki rahatlığına dikkat çeken Michael Thumann, Erdoğan’ın AB üyelik müzakerelerini ilk olarak Gerhard Schröder döneminde başlattığını, geçtiğimiz yıl Merkel’le ise mülteci anlaşmasında uzlaştığını kaydetti. AKP ve Erdoğan’ın ‘Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’ gibi bir kuruluşu da hayata geçirdiğini yazan Thumann, bunun içişleri, dışişleri, konsolosluklar ve Diyanet’e bağlı DİTİB’e ek olarak faaliyette olduğunu belirtti.

Michael Thumann, Erdoğan’ın kendisini Almanya’da işleri kontrol ettiğini sandığını ama gerçeğin öyle olmadığını yazdı. Thumann’ın değerlendirmesi şöyle: “Erdoğan, Almanya’yı elinde tuttuğunu düşünüyordu. Ancak fark bile edemeden (Almanya) elinden kaydı gitti...”

ESKİDEN EN ÇOK SAVUNANLAR BUGÜN EN SERT ELEŞTİRENLER

AKP‘nin iktidara geldiği 2002 yılından sonra Erdoğan’ın Almanya’da birçok destekçisi olduğunu hatırlatan Die Zeit gazetesi yazarı Michael Thumann, bunlar arasında Sosyal demokratlar (SPD) ve Yeşiller’in olduğunu dile getirdi.

1998-2005 arasında iktidarda olan SPD’li Başbakan Gerhard Schröder ile Yeşiller’den Dışişleri Bakanı Joschka Fischer’in AKP’nin Avrupa Birliği politikasını desteklediklerini yazan Thumann, günümüzde ise en sert eleştirilerin bu kesimlerden geldiğine dikkat çekti.

Thumann, Erdoğan’ın artık Almanya’da bir lobisi olmadığı tespitine yer verdi.

LİBERAL, SOL, LAİK KESİMLER VE KÜRTLER DAHA ETKİLİ

Die Zeit yazarı, liberaller, sol kesimler, Kürtler ve laik Türkiyeli kesimlerin Almanya’daki etkinliğine vurgu yaptığı yorumunda, bu kesimlerin birçok alanda giderek yetkinleştiğini ve Almanya’da daha fazla dikkate alınır olduklarını dile getirdi.

UETD VE DİTİB’İ CİDDİYE ALAN YOK

Michael Thumann, buna karşın Erdoğan’ı savunan kesimlerin giderek tecrit olduğunu vurguladı. Thumann, başta UETD ile DİTİB gibi kuruluşların ‘Almanya’da ciddiye alınmadığının’ altını çizdi.

Thumann, şu yorumu yaptı: “Bu birlikler Almanya için çalışmaktan ziyade müdavimleri için çalışıyorlar. (UETD ve DİTİB) Erdoğan için seçim öncesinde seçmenleri toplayacak mobilizasyon araçları. Ancak Almanya’da bir sesleri yok... Ve kimse de onları ciddiye almıyor, hatta onların farkında bile olmuyorlar.”

Die Zeit yazarı, Erdoğan’ın kutuplaştırma politikasının kendi taraftarlarını Almanya’da giderek daha fazla toplumdan uzaklaştırdığı ve kenara ittiği uyarısında da bulundu.