Bingöl'de 8 uzman çavuşun cinsel istismarına uğrayan E.A. davasında, tutuklu yargılanan Uzman Çavuş M.T. tahliye edildi. Mahkeme heyeti, avukatların tüm sanıkların tutuklanması talebini reddetti. Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, tamamı asker olan 8 kamu görevlisinin 2 yıl boyunca küçük bir çocuğa cinsel istismar suçunu işlediklerinin altını çizerek, "Hala 15 yaşından küçük kız çocuğunun 8 kişinin tecavüzüne uğramasını ve intihara teşebbüs etmiş bir çocuğun halen ruhsal bütünlüğünün bozulup, bozulmamasını yargı tartışıyor. Bunu anlaşılmaz buluyoruz" dedi.

Bingöl'de 8 uzman çavuşun cinsel istismarına uğrayan E.A. davasının ilk duruşması Bingöl Adliyesi Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada mahkeme heyeti, E.A'nın 18 yaşından küçük olması nedeniyle duruşmanın kapalı celse olarak görülmesine karar verdi. Geç saatlere kadar süren duruşmada kararını açıklayan mahkeme heyeti, avukatların tüm sanıkların tutuklanması talebini reddederek, "Delillerin toplanmasına rağmen sanıkların delilleri karartma şüphesi olmadığı" iddiasıyla tutuklu yargılanan Uzman Çavuş M.T'nin de tahliyesine karar verdi. Bir sonraki duruşmanın tarihi ise mahkeme heyeti tarafından 3 Aralık olarak belirlendi.

Duruşmanın ardından gazetecilere açıklama yapan Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, bütün sanıkların tutuklanmasına ilişkin taleplerinin reddedildiğini, ayrıca tutuklu olan sanığın tahliye edildiğini belirterek, Türkiye'de yargının en sıradan suçlar için çok uzun tutuklama yoluna gittiğini, bu suçla ilgili tutuklama talebinin reddedilmesini anlaşılmaz bulduklarını söyledi. Tamamı asker olan 8 kamu görevlisinin 2 yıl boyunca 15 yaşından küçük bir çocuğa cinsel istismar suçunu işlediklerinin altını çizen Elçi, şunları ifade etti: "Buna karşın yargının bugünkü tutumu anlaşılır değil. Hala 15 yaşından küçük kız çocuğunun 8 kişinin tecavüzüne uğramasını ve intihara teşebbüs etmiş bir çocuğun halen ruhsal bütünlüğünün bozulup, bozulmamasını yargı tartışıyor. Yargı bugün ağır cinsel istismar suçu karşısında tutuklama yolunu tercih etmemiştir. Bunu anlaşılmaz buluyoruz." Ardından konuşan Bingöl Baro Başkanı Erdal Aydemir ise, bölge baroları olarak bu davanın takipçisi olacaklarını belirtti. Aydemir, Diyarbakır, Bingöl ve Ankara barolarının temsilcilerinin duruşmada yer aldığını anlatarak, verilen tahliye kararının hukuki cinayet olduğunu savundu.

E.A'nın avukatı Canan Çakabay Erdoğan da, verilen karara itiraz edeceklerini belirterek, "Ne yazık ki; istediğimiz sonucu alamadık. Duruşmada sanıklar savunmalarını yaptı. Mağdur E.A. ayrıntılı bir şekilde beyanda bulundu. Mahkeme hiç beklemediğimiz bir şekilde karar verdi. Tutuklu olan sanığın tahliyesine, diğer sanıklarının da tutuklanma taleplerinin reddine karar verdi. Sanıkları yurtdışına çıkmamaya ilişkin adli kontrolle hükmetti. Karar, kamuoyunun vicdanını ciddi bir şekilde zedelemiştir. Kararın doğru olmadığını düşünüyoruz. Karara itiraz edeceğiz" diye konuştu.

Diyarbakır Barosu avukatlarından Reyhan Yalçındağ Baydemir ise, "Hukuk pratiği anlamında bir Türkiye izledik. Bütün ısrarlı çalışmalarımıza 10 yıldır yürüttüğümüz kadına yönelik, çocuğa yönelik her türlü şiddetin elimine edilmesi mücadelemize böylesi bir yanıt verilirse eğer bundan sonraki işimizin ne kadar zor olduğunu gördük. Bu mücadelemizden geri adım atmayacağız. Buradan aileye de teşekkür ediyorum, çok yönlü baskı sarmalı altında suçluların cezalandırılması için insanüstü bir çaba sarf ettiler. Bundan sonra da tüm ailelere çağrımdır; bu tür olaylarda susmasınlar, haklarını sonuna kadar kullansınlar" diye belirtti.