Ücret ve tazminatları ödenmeden işsiz bırakılan Feniş Alüminyum fabrikası  işçilerinin direnişi 29. gününe girdi.

Gebze'de bulunan Feniş Alüminyum fabrikası 9 Eylül günü üretime ara verdiğini duyurduktan iki gün sonra bütün işçilerin iş akitlerini feshetti. 3 aylık ücretleri, kıdem ve ihbar tazminatları ödenmeden işsiz kalan, 420 işçi fabrikayı terk etmeyerek direnişe başladı. Çelik-İş Sendikası üyesi işçiler, 29 gündür fabrikada nöbet tutuyor.

Etha haber ajansının geçtiği habere işçilerden 5'i ise her gün Feniş Holding'in Mecidiyeköy'deki merkezi önünde nöbet tutuyor. Havaların soğumasıyla birlikte direnişte bulunan işçiler için yaşam koşulları da ağırlaşıyor.

Sinem Özyaşar koşullarını şöyle anlatıyor: “Bu soğukta buradaysak çok zor durumda oluğumuz için buradayız. 7 senedir bu fabrikada çalışıyordum. Nasıl duyarsız bu insan. Bu adam çok güçlü, her tarafı kapatıyor, büyük kanallar vermiyor."

Direnişte yer alan işçilerden Aynur Çebi, "Kapısına geliyoruz paramızı alabilmek için. Bu kadar yıl çalıştırdı, emeğimiz verip çıkarmadı. Vicdanen rahat mı acaba" şeklinde tepkisini dile getiriyor.

19 yaşındayken fabrikaya girdiğini ve 18 yıldır çalıştığı fabrikadan bu şekilde atıldığını anlatan Çebi, "28 gündür fabrikada yatıp kalkıyoruz, eve gitmiyoruz. Nöbetleşe fabrikadayız. Paramızı alana kadar da gitmeyeceğiz. Biz paramızı alana kadar Sedat Aloğlu'nun gölgesi olacağız" diyor.

Çelik-İş Sendikası Gebze Şube Sekreteri Fırat Güneş, "İşsiz kalmak büyük bir sorun ama bunun dışında toplumsal olarak bu kadar aşağılanmak ya da sistem tarafından bu kadar hor görülmek... Artık isyan olmalı..." diyor.

Gezi isyanında sendikaların olmadığı hatırlatılınca da "Sistem sendikaları da maalesef kendisine benzetmiş" yanıtını veriyor ve işçi sınıfının ayağa kalkmasında devrimcilere demokratlara büyük görev düştüğünü söylüyor.