Gazi’de ‘reis’ terörü

Gazi’de ‘reis’ terörü

Gazi Üniversitesi’nde, küpe takan, mini etek giyen, oruç tutmayan öðrencilere polisin ve okul yönetiminin desteðiyle saldıran faşist gruplar ölümle tehdit ediyorlar. Can güvenliði bulunmayan öðrenciler başvuruda bulundukları Başbakanlık’tan da yanıt gelmeyince çareyi okulu bırakmakta buluyor.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin bir süre önce “Okullarda şiddeti bitireceðiz” sözlerinin aksine Gazi’de, faşistler saldırılar durmuyor. Geçtiðimiz yıl, küpe takan bir erkek öðrenciye okulun kazan dairesinde işkence yapan, oruç tutmayan öðrencilere satırlarla saldırarak darp eden, mini etek giyen kız öðrencileri tehdit eden “reis”ler, okul yönetimi ve okuldaki sivil polisler tarafından da destekleniyor.

“OKUL YÖNETÝMÝ BUNLARA SAHÝP ÇIKIYOR”

Faşistler, son olarak Beden Eðitimi ve Spor Yüksekokulu’nda eðitim gören öðrencileri tehdit etti. Toplantıya katılmayan öðrencilere ise satırlarla saldırdı. Üniversite yönetiminin ve polisin izlemekle yetindiði saldırıda öðrenciler darp edildi, okula alınmadı. Saldırı sonrası TEM’de ifadesi alınan öðrenciler, polisten, “Çok fazla şikayet var ancak okul yönetimi bunlara sahip çıkıyor” yanıtını aldılar.

Eðitim görmeleri engellenmek istenen 6 öðrenci ise, üniversitede yaşanan saldırılara ilişkin “Can güvenliðimiz yok” diyerek, 21 Mart günü Ankara Adliyesi’nde suç duyurusunda bulunmuştu.

Gazi Üniversitesi Beden Eðitimi ve Spor Yüksekokulu’nda eðitim gören bir öðrenci ise, daha önce faşist grup tarafından soyunma odasında tartaklanarak tehdit edildi.

BÝMER’E SORUNU BÝLDÝRDÝ YANIT ALAMADI

Adını vermek istemeyen bir öðrenci saldırıda faşistlerin öldürmek amacıyla kendilerine satırla saldırdıðını söyledi. Okulda bu saldırıların üç yıldır sürdüðünü ve her an yeniden tekrarlanabileceðini belirten öðrenci, “Bu saldırılardan kaynaklı birçok kişi okulu bıraktı. Ben de olay gününden bu yana gitmiyorum, bırakma durumum var. Bu olayların maðduru biziz. Tehditle insanları yanlarına çekiyorlar. Mesela, birini dövüyorlar bir bakıyorsunuz çocuk ertesi gün onlarla geziyor. Çünkü korkuyor. Reisler okulda yapılan her türlü etkinlik ve sosyal faaliyet için haraç topluyorlar” diye konuştu.

Olaydan iki gün sonra savcılıða suç duyurusunda bulunduklarını anlatan öðrenci, olaydan iki ay önce ise Başbakanlık Bilgi Ýletişim Merkezi’ne (BÝMER) olayları anlatan bir dilekçe yazarak çözüm istediðini belirtti ve ekledi, “Ancak hiçbir çözüm bulunamadıðı gibi bir yanıt da gelmedi”. Okuldaki polislerin ve yönetimin olaylar karşısındaki tavırlarına da dikkat çeken öðrenci şöyle konuştu:

“Okulda özellikle birkaç hoca var destek görüyorlar. MHP’den milletvekili olan eðitimciler vardı, onlar da bunları destekliyordu. Saldırıyorlar sonra karakola gidiliyor ancak olay orada kalıyor. Zaten yönetim destekliyor bunları. Destek almadan yapamazlar bunları. Mesela bir çocuðu polisin yanından alıp götürdüler, dövdüler polis izlemekle kaldı. Müdahale etmedi. Bir de Hako isimli bir otoparkçı var, o da teşkilata destek veriyor. Böyle desteklendikçe daha da pervasızlaşıyorlar.”

“OKULA GÝDEMÝYORUM”



Bir başka öðrencinin anlattıkları ise diðerinin anlattıklarını destekliyor. Durumu Ýçişleri Bakanlıðı ve Başbakanlık’a bildirmelerine raðmen hiçbir müdahalede bulunulmadıðını anlatan öðrenci, emek vererek kazandıkları eðitim haklarının engellenmek istediðini ifade etti. Öðrenci, “Beni keseceklerini söyleyerek tehdit ettiler, işten çıkmamı istediler. Polise de söylediler. Ancak polis sadece izliyor. Polise söylüyorum polis, ‘hayatın mı işin mi önemli’ dedi. Saldırıya uðrayan biziz ancak bizi şikayet ediyorlar. Okul yönetimi bunların siyasi uzantısı olduðu için ses çıkarmıyor tabi. Ben okula gidemiyorum, can güvenliðim yok. Benim okul hayatım bitti” diye konuştu.

EVLERÝ CEPHANELÝK GÝBÝ

Ankara polisinin Gazi Üniversitesi’ndeki ülkücü gruplara yönelik Eylül ayında gerçekleştirdiði operasyonda 36 “reis” gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan ülkücülerin evlerinde ise, 10 adet ruhsatsız tabanca, 6 adet ruhsatsız tüfek, çok sayıda sallama tabir edilen bıçaklar, samuray kılıçları, elektro şok cihazları ve göz yaşartıcı sprey ile birlikte suikast silahı denilen “Kanas” bulunmuştu.

ANF NEWS AGENCY