Hakkari'nin Çukurca ilçesine baðlı Geliyê Tiyare (Kazan Vadisi) bölgesinde çıkan çatışmada 3 arkadaşı ile birlikte yaşamını yitiren HPG gerillası Cezmi Altıntaş'ın (Botan Erdal) cenazesi Tatvan’da kitlesel bir törenle topraða verildi.

DEHAP ile siyasi parti çalışmalarına katılan vebir dönem DTP MYK üyeliði yapan Cezmi Altıntaş (Botan Erdal), birçok kez gözaltına alındı, tutuklandı ve her cezaevi çıkışında çalışmalarına kaldıðı yerden devam etti. 2009'daki ilk KCK operasyonunda hakkında arama kararı çıkarıldıktan sonra yüzünü daða çeviren Altıntaş, 16 Kasım'da Çukurca'da çıkan çatışmada 26 yaşında iken yaşamını yitirdi.

Altıntaş’ın cenazesi dün ailesi tarafından Malatya'dan alındıktan sonra memleketi Bitlis’in Tatvan ilçesine getirildi. Tatvan Merkez Camisi'ne getirilen Altıntaş’ın cenaze törenine aralarında BDP milletvekilleri Özdal Üçer, Husamettin Zenderlioðlu, Sebahat Tuncel, BDP MYK üyesi Necla Yıldırım, Hüseyin Koçuk, BDP PM Üyesi Pelin Yılmaz ile Kibriye Evren, Altıntaş’ın görev yaptıðı dönemdeki birlikte çalıştıðı arkadaşları, belediye başkanları, BDP’nin il ve ilçe başkanları, sivil toplum örgütü temsilcilerinin de bulunduðu kalabalık bir grup katıldı. Camide dini vecibeler yerine getirildikten sonra Altıntaş’ın cenazesi omuzlara alınarak Karşıyaka Mezarlıðı'na götürüldü.

‘ŞEHÝT NAMÝRÝN’ SLOGANLARIYLA TOPRAÐA VERÝLDÝ

"Şehit namirin" pankartının açıldıðı yürüyüşte HPG gerillası Altıntaş’ın posterleri taşındı. Yoðun kar yaðışına raðmen cenaze törenine binlerce kişi katıldı. Çevre illerden katılımın olduðu cenaze törende başta milletvekilleri olmak üzere yüzlerce kişinin gözyaşı döktü. Gözyaşları içinde yapılan defin işlemlerinden sonra konuşan BDP Bitlis Milletvekili Husamettin Zenderlioðlu, "Şehit Kürt halkının şehididir. Bu şahadetin anlamını idrak edemeyiz. Bunun ne anlama geldiðini bilenler burada duramazlar, onun mücadelesini devam ettiricisi olurlar ancak. Cezmi yoldaş, DTP’nin MYK üyesiydi. Baskılara karşı çözümü daðlarda aradı. Herkes bilsin ki geçmişte boðun eðmediðimiz gibi bugün de yarın da boðun eðmeyeceðiz. Daha güçlü durabilmek için birlik olmalıyız. Cegerxwin'in dediði gibi; em nebin yek, em ê biçin yek bi yek. Burada şehidin mezarı başında zalimlere sesleniyoruz: Bilsinler ki Kürt halkı ölmedi ve ölmeyecektir. Her zaman yaşayacaktır” diye konuştu. Konuşmalardan sonra kitle Tatvan merkezde kurulan taziye evini ziyaret ettikten sonra daðıldı.

CEZMÝ ALTINTAŞ KÝMDÝR?

Hakkari'nin Çukurca ilçesine baðlı Geliyê Tiyare (Kazan Vadisi) bölgesinde 16 Kasım'da çıkan çatışmada 3 arkadaşı ile birlikte yaşamını yitiren HPG'li Cezmi Altıntaş'ın (Botan Erdal) hayat hikayesi, Türkiye'de siyasal alanda faaliyet yürütme konusunda Kürtlerin yaşadıðı baskı ve engellemeleri özetliyor. 1986 yılında Bitlis Tatvan'da dünyaya gelen Altıntaş, 1993'te köyleri Sarıdal'ın (Sımban) devlet tarafından zorla boşaltılmasından sonra anne, babası ve 15 kardeşi ile birlikte Ýstanbul'a göçetti. 17 kardeşin en küçüklerinden olan Altıntaş, daha küçük yaşta okul sistemini kabul etmediðinden dolayı ilkokuldan itibaren okula gitmedi. Ailesinin anlatımına göre, sürekli bir arayış içinde olan Altıntaş, mahallede gençlerle birlikte DEHAP'ın çalışmalarında yer almaya başladı. 2003 yılında henüz 17 yaşındayken Sultanahmet'te bulunan Ýstanbul Adalet Sarayı'na ''Kürt sorununa demokratik çözüm. Ýmralı Cezaevi kapatılsın" pankartı asarak eylem yaptı. Bu eyleminden dolayı bir süre Bakırköy Çocuk Cezaevi'nde tutuklu kalan Altıntaş, tahliye edilmesinin ardından DEHAP Baðcılar Ýlçe Gençliði içinde çalışmalara başladı. Ýlçe gençliðiyle başladıðı çalışmaları önce il ve sonra bölge bazında sürdüren Altıntaş, birçok alanda sorumluluk alarak siyasi çalışma yürüttü. DEHAP'ın feshedilmesinin artından kurulan Demokratik Toplum Partisi (DTP) gençlik çalışmalarına dahil olan Altıntaş, DTP'nin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi ve Yurtsever Demokratik Gençlik Meclisi'nin (YDG-M) sözcülüðüne seçildi. Bu süre zarfından birçok defa tutuklanan Altıntaş, cezaevinden her çıkışında çalışmalarını sürdürdü. Katıldıðı halk toplantıları, miting ve açıklamalarda Kürt sorununun barışçıl yollarla çözülmesi yönünde konuşmalar yapan Altıntaş, 1 Haziran 2008'de YDG Meclisi'nin 2. Olaðan Kongresi'nde yaptıðı konuşmasında, yaşanan savaştan en çok gençlerin etkilendiðini ve bedel verdiðini söyleyerek, "Biz savaşın içinde doðan bir kuşak olarak, savaşın içinde büyüdük. Savaşın etkilerini her gün bizler yaşıyoruz. Bu savaşın devam ettiði her gün birileri ölüyor" diyerek süren savaşın gerçekliklerini ifade etmişti. 14 Nisan 2009'da çok sayıda Kürt siyasetçi ve belediye başkanının gözaltına alındıðı ilk "KCK" operasyonunda hakkında arama kararı çıkarılanlardan biri de DTP MYK üyesi görevi yapan Altıntaş'tı. Tıkanan legal çalışma ortamından dolayı yapacak bir şey kalmadıðına karar veren Altıntaş, o yıl gerilla saflarına katıldı.